BİTLİS - Ramazan öncesi İlke Haber Ajansı'na konuşan Bitlis İl Müftüsü Abdülkerim Akbaba, fıtır sadakasından zekata, teravih namazlarından teheccüt namazlarına, iftardan sahura, sabırdan paylaşmaya birçok konu hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Bu ayın rahmet, bereket, mağfiret ve cehennemden azat olma ayı olduğunu ifade eden Akbaba, “Bu ayın en önemli özeliklerinden birisi de oruç tutulmasıdır. Oruç, bizlerden öncekilere farz kılındığı gibi bizlere de farz kılınmıştır. Bu ayı fırsata çevirmek için Müslümanların dikkat etmeleri gerekiyor.

Ramazan Kur’an ayıdır
Bu ay Kur’an ayıdır. Hakla batılı ayıran Kur’an bu ayda indirilmiştir. Mukabeleler olacak. Tüm camilerimizde farklı saatlerde okunacak olan bu mukabele halkalarına tüm halkımızın iştirak etmelerini bekliyoruz. Kur’an-ı Kerim'i her zaman okuyacağımız gibi bu ay da daha çok okumalıyız.” dedi.

Sıkıntı içinde olan Müslümanlara dua edelim
Sıkıntı içinde olan Müslümanlara dua edilmesi gerektiğini belirten Müftü Akbaba, "Dünyanın dört bir yanında zalimlerin zulmü altında inleyen, iftarını açacak bir lokma ekmeği bulunmayan, bu mübarek ayda kanı akıtılan, başına ne zaman bombanın düşeceğini bilmeyen Müslüman kardeşlerimize, İman bağımızın olduğu herkese dua etmeliyiz." ifadelerini kullandı.

İftar sofralarımız israf sofrasına dönüşmesin
İftar sofralarında israftan kaçınılmasının önemine değinen Müftü Akbaba, "Ramazan ayında iftar sofralarımızı israf sofrasına çevirmeden, insanlarımızı kırmadan onlara yardım ulaştıralım. Yine bu ay içerisinde vereceğimiz zekat ve fıtır sadakamızı geçiktirmeden fakir ve fukaraya ulaştırmalıyız. Bunu en yakın çevremizde başlamak suretiyle yapmalıyız."

Müftü Akbaba, bu yapılacak ibadetler konusunda şu tavsiyelerde bulundu: "Teravih namazlarımızı en yakın bulunduğumuz camilere giderek cemaatle kılalım. Cami cemaatleriyle kaynaşarak birlik ve beraberliğimizi sağlamaya çalışalım. Nafile namazlarımızı eksiksiz kılmaya çalışalım. Sahur vakitlerinde bir bardak su içme dahi olsa kalkalım bu sünneti ihya ederek hayır ve bereketinden mahrum kalmayalım.

Sahur vakitlerinden kalktığımızda gafillerden olmamak için, Allah’a yakın olmak için teheccüt (Gece namazı) namazını kılalım.

“Kimse kimsesiz kalmasın”
Bu ay aynı şekilde sabır ayıdır. Oruç kişiyi sakinleştirir. Dolayısıyla bu ayda işte ‘Oruç başıma vurdu’ diyerek insanların kalbini kırmamalıyız. Dargın ve küskün olan kardeşlerimizin aralarını yapmalıyız. Bu ayda birbiriyle konuşmayan kardeşlerimiz kalmasın. Bununla beraber Ramazan ayı paylaşma ve kaynaşma ayıdır. ‘Kimse kimsesiz kalmasın’ sloganıyla tüm kardeşlerimizin yardımına koşalım.”

“Meydanları değil, camileri dolduralım”
Akbaba son olarak, Ramazan ayının eğlence ayına çevrilmemesi gerektiği uyarısında bulunarak, “İftarlardan hemen sonra açık veya kapalı alanlarda oluşturulan programlara gitmek yerine camilere gidelim. Öyle yapılan bazı programlarda camiler boş bırakılarak, meydanlar dolduruluyor. Bunlara meyletmeyelim. Bu ayda meydanları değil, camileri, dolduralım. İbadetlerimizi engelleyecek her türlü eğlence yerlerinden uzak duralım. Bu ayı dolu dolu geçirmeye gayret gösterelim.” şeklinde konuşarak Ramazan’ın mahiyetine uygun olarak hareket edilmesi gerektiğini belirtti.   (Şükrü Tontaş - İLKHA)