Ramazan El Buti rejimi terketme hazırlığında mıydı?

Ramazan El Buti rejimi terketme hazırlığında mıydı?

Şam'da İman Camii'ne düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden İslam alimi Buti'nin ailesinin olayda bir gün önce Türkiye'ye sığındığı ortaya çıktı.

Suriye'nin başkenti Şam'daki İman Camii'ne önceki akşam yapılan saldırıda hayatını kaybeden Kürt alim Muhammed Said Ramazan el-Buti'nin ailesinin bir kısmının Lübnan Trablusşark üzerinden Türkiye'ye kaçtığı öğrenildi. Beşşar Esed yanlısı fetvalarıyla muhaliflerin tepkisini çeken Buti'nin de rejimi terketme hazırlıkları yaptığı sıralarda saldırının gerçekleştirildiği öne sürüldü. Türkiye hükümeti tarafından güvenlik altına alınan Buti ailesi ise, özellikle Suriye istihbaratı Muhaberat'ın kaldıkları mahallenin giriş-çıkışlarını tuttuğunu ve Şam yönetiminin kendilerini sürekli izlediğini belirtti.

HİTO İLE AKRABA

Öte yandan geçtiğimiz gün Suriye muhalefetinin geçici olarak Başbakanlığa seçtiği Gassan Hito ile Buti'nin akraba olduğu öğrenildi. Buti'nin öldürüldüğü saldırıya Suriye muhalefetinden de tepki geldi. Saldırıyla ilgili açıklama yapan Nusra Cephesi, bölgenin rejimin elinde olduğunu belirterek, 'Biz Allah'ın evlerine saldırmayız' dedi. Özgür Suriye Ordusu'nun da kınadığı saldırıya bir tepki de Suriye Müslüman Alimler Birliği'nden geldi. Birlikten yapılan açıklamada, 'Şeyh Buti'nin mücrim rejimi destekler tutumuna karşı olmamıza rağmen, mescitleri, alimleri ve sivilleri hedef alan saldırıları şiddetle kınıyoruz' denildi.

Alime saldırı kabul edilemez

İslam alimi el-Buti'nin akrabalarından Abdulhadi Timurtaş, 'Haberi alır almaz Buti'nin eşini ve çocuklarını aradım. Durumları çok kötüydü' dedi. Olayı medyadan takip ettiğini söyleyen Timurtaş, 'Bunu kim yaptı? Şu an net bir şey söylemek mümkün değil. Muhaliflerin daha önce buna benzer bir şey yapmadığını bildiğimiz için rejimin yapmış olma ihtimali yüksek' dedi. Buti'nin korktuğu için rejim yanlısı olduğu iddialarına katılmayan Timurtaş, böyle bir alime yapılan saldırıyı kınadığını da ifade etti. Ramazan el-Buti ile ilgili birçok çalışmaya imza atan Mustafa Özcan ise 'Alimin ölümü alemin ölümü gibidir. Dünyada bir gedik açılması demektir. Bu tarz suikastları kim yaparsa yapsın kabul edilemez' şeklinde konuştu. El-Buti'nin yazdığı Fıkhu's-Siyre adlı kitabı Türkçe'ye tercüme eden Ali Nar da 'Suriye'de ve dünyada belli alimlerden biriydi. Mahşeri kalabalıklar toplanıp, onu dinlerdi. Son devirde yaşayan değerli bir alimdi' ifadeleri kullandı.

(Yenişafak)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.