Sakarya'da Macron protestosu
Sakarya'nın Akyazı ilçesinde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, İslam'a ve İslam peygamberine yapılan hakareti "fikir özgürlüğü" adı altında savunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Mocron'u protesto etti.
Akyazı ilçesinde faaliyet gösteren birçok STK'nın destek verdiği protesto ve basın açıklaması Cuma namazı sonrasında Gazi Süleymanpaşa Cami önünde gerçekleştirildi.
STK'lar adına basın açıklamasını okuyan Sinan Şahin, İslam Peygamberi Hazreti Muhammed'e (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ve İslam dinine yönelik yapılan saldırılara karşı Zeydler ve Ebu Dücaneler olunması gerektiğini vurguladı.
Şahin, "Avrupa’da İslam’a ve Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve engellemeler, fiziki saldırılara ve aleni bir düşmanlığı dönüşmüş durumdadır. Sözde demokrasi ve özgürlükleri ile övünen Fransa, bu düşmanlık ve ötekileştirme furyasının başını çekmektedir. Söz konusu Müslümanlar ve İslam olunca, bütün özgürlükçü ilkeleri helvadan birer puta dönüşen Fransa, kendi vatandaşı Müslümanları haklarından mahrum edebilmektedir." dedi.
Fransa’nın Cumhurbaşkanı Macron'un açıklama ve uygulamalarıyla İslam’a karşı olan kin ve nefretini artık aleni bir savaşa dönüştürdüğünü belirten Şahin, "Fransa’nın hem insanlığa, hem de İslam’a karşı sicili çok bozuktur. Son iki asırda başta Cezayir olmak üzere Afrika’nın birçok ülkesinde İslam topraklarını işgal ve talan etmiş, yüzbinlerce Müslümanı katlederek soykırım uygulamıştır. Şu andaki refah ve zenginliğini, halen sömürmekte olduğu İslam topraklarına borçludur. Müslümanlar bunların hiç birini unutmuş değildir. Fransa halen bunların hesabını vermemiştir. Aynı şekilde önceden sömürgesi olan Benin, Burkina Faso, Gine, Fildişi Sahili, Mali, Nijer, Senegal, Togo, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Kongo, Ekvator Ginesi ve Gabon gibi Afrika ülkeleri Fransa'ya hala sömürge vergisi ödeyen ülkelerdir." ifadelerini kullandı.
"OHAL ve Terörle Mücadele Yasası, İslam’a ve Müslümanlara karşı devlet eliyle bir cadı avına dönüştürüldü"
Fransa'nın Afrika’da Müslümanlara karşı uygulamış olduğu tekniklerin bir benzerini kendi ülkesindeki Müslümanlara karşı uygulamaya çalıştığını dile getiren Şahin, "Her türlü misyonerlik ve ifsat faaliyetleriyle dinlerinden koparamadığı Müslümanlara ‘terör ve aşırılıkla mücadele’ adı altında her türlü baskı ve ayrımcılığı yapmakta, Charlie Hebdo gibi İslam düşmanı basın ve medyayı himaye ederek onları cesaretlendirmektedir. 2015 yılında Paris’te Charlie Hebdo’ya yapılan saldırıların ardından çıkarılan OHAL ve Terörle Mücadele Yasası, İslam’a ve Müslümanlara karşı devlet eliyle bir cadı avına dönüştürüldü. Okullarda başörtü, çarşı ve pazarda ‘burka ve peçe’ yasaklandı. Müslümanların cami, dernek, lokal ve okul gibi kurumların kapatılmasını adli makamların elinden alarak valilerin keyfi kararlarına bırakıldı." dedi.
"Filistin’i işgal eden, Filistin halkına soykırım uygulayan siyonist rejimi eleştirmek ise antisemitizm diye yasaklanmıştır"
"Ayrımcılıkla Mücadele Kanunu" ile her türlü zulmün yapıldığını belirten Şahin, Müslümanlar'ın her tarafta şiddet ve tacize uğradığını vurguladı.
Şahin, "Fransa’da yapılan bir araştırmaya göre, yaklaşık her iki Müslümandan biri, tesettürlü kadınların yüzde 60’ı hayatlarında en az bir defa ayrımcılığa maruz kalırken, ömürleri boyunca hiç başörtüsü takmayan kadınların yüzde 44’ü de bu ayrımcılığa uğramaktan kurtulamadı. Fransa’daki bütün cami, lokal, okul ve kurumlar her türlü kontrol ve ağır denetimlere tabi tutulmaktadır. İslam’a ve kutsal değerlerine her türlü hakaret ve düşmanlık himaye görürken, Filistin’i işgal eden, Filistin halkına soykırım uygulayan siyonist rejimi eleştirmek ise antisemitizm diye yasaklanmıştır. Bununla birlikte Fransa başkanı Macron, ‘Fransa Müslümanı’ adıyla kendilerine göre bir Müslüman tipi oluşturmaya çalışmaktadır. İçişleri Bakanı ise market raflarında ‘helal gıda’ reyonunun bulunmasını hazmedemediğini, Charlie Hebdo’nun rezil karikatürlerinin okullarda öğrencilere gösterileceğini ve kitaplara girebileceğini söylemektedir." diye konuştu.
"Aziz İslam’a karşı mücadele etmeye çalışanlar, dün olduğu gibi bugün de kaybedenlerden olacaktır"
Bütün bu yaşanaların İslam ve Müslümanlara açılan topyekûn bir savaş olduğunu ifade eden Şahin, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
Avrupa ülkelerinde Müslümanlara mal edilmeye çalışılan şaibeli saldırılar, İslam’ı Batı’da yok etme projesinin bir parçasıdır. Avrupa ve Fransa, İslam’a karşı açtığı bu savaşı kazanamayacaktır. Aziz İslam’a karşı mücadele etmeye çalışanlar, dün olduğu gibi bugün de kaybedenlerden olacaktır. Tevbe Suresi’nde Rabbimiz buyuruyor ki: 'De ki: eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, resûlünden ve allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık allah emrini getirinceye kadar bekleyin. allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez.' İzzet ve şeref sahibi Müslümümanlar! Bugün Resulullah’a yağan oklara Katade gibi kendimizi siper etmeliyiz. Atılan taşların önüne Zeyd gibi set örmeliyiz. Ebu Dücane gibi kalkan olmalıyız. Mutlaka bir şeyler yaparak Resulullah’ın yanında saf tuttuğumuzu göstermeliyiz.
Şahin açıklamanın sonunda Avrupa'nın İslama gebe olduğunu ve Fransa mallarının boykot edilmesi gerektiğini ifade etti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.