İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) Şanlıurfa Şubesi tarafından "11. Yılında Mavi Marmara ve Kudüs" isimli program gerçekleştirildi.

Program, Rabia Meydanı'nda Filistinli Müslümanlara destek amacıyla kurulan "Kudüs'e destek çadırı" yanında düzenlendi.

Etkinlik alanında kurulan stantla Filistinli Müslümanlar için bağış toplandı.

Programa Ak Parti Şanlıurfa İl Başkanı Abdurahman Kırıkçı, HÜDA PAR Haliliye İlçe Başkanı Ali Durmaz, HÜDA PAR İl Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Polat, Şanlıurfa İl Müftüsü Ramazan Tolan, Şanlıurfa Sivil Toplum Kuruluşları Platform Başkanı Osman Gerem, Memur-Sen Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, daire amirleri, Mavi Marmara gazileri ve halk katıldı.

Programa katılan çok sayıda Suriyeli muhacir, dev Filistin bayrağı açarak, Filistin lehine slogan attı.

Programa video konferans yoluyla katılan Şehid Şeyh Ahmet Yasin'in oğlu Abdulgani Yasin, desteklerinden dolayı tüm Türkiyeli Müslümanlara teşekkür etti.

İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) Genel Başkanı Bülent Yıldırım da programa telefon bağlantısı ile katılarak Mavi Marmara'nın önemi ile ilgili konuştu.

Programın ardından İl Müftüsü Ramazan Tolan tarafından alanda akşam namazı kıldırıldı.

Sunuculuğunu Avukat Ali Acar'ın yaptığı program, Mahmut Aslan tarafından okunan Kur'an'ı Kerim ile başladı.

Programa katılan Mavi Marmara gazileri ve İslam coğrafyasından alim ve akademisyenler, Mavi Marmara saldırısının yıl dönümü nedeniyle birer konuşma yaptı.

"Mavi Marmara özgürlük meşalesini yaktı"

Mavi Marmara'ya binen vicdan sahibi insanların işgalci siyonistlerden korkmadığını belirten Mavi Marmara Gazisi Eyyüp Yaşar, "Mavi Marmara, özgürlük meşalesini yakarak bir kıvılcım gibi yayıldı Elhamdülillah. Belki o yardımlar Gazze'ye ulaşmadı, ama o yardımlardan daha fazla Gazze'ye katkısı oldu. Vicdan sahibi insanlar bir araya gelerek birkaç gemiyle israilden korkmadan canlarını ortaya koyarak gittiler, Elhamdüllillah çok faydalı oldu." diye ifade etti.

"Rabbim bize özgür Aksa'da namaz kılmayı nasip etsin"

Mavi Marmara gemisinde olmaktan dolayı Allah'a hamd eden Mavi Marmara gazisi Cevdet Ökenek, "Mavi Marmara'yı, Aksa'yı, Kudüs'ü anlatmak için saatler yetmez. Yazmak için kitaplar yetmez. Allah'a hamd olsun o gemiye binmeyi, o gemideki şehidlerle ve gazilerle yolculuk yapmayı bizlere nasip etti. Benim bir duam var sizlerin amin demesini bekliyorum. 'Rabbim bize özgür Aksa'da namaz kılmayı nasip etsin ve Aksa'nın, Kudüs'ün ve Filistin'in kurtuluşunun şahidi ve şehidi eylesin."

Siyonist işgalcilerin saldırısını göze alarak yola çıktıklarını belirten Mavi Marmara gazisi İHH Şanlıurfa Temsilcisi Behçet Atila, "Türkiye'deki ve dünyadaki Müslümanlar adına Gazze'ye doğru yol aldık. israil bu gemiye saldıracağını önceden bildirmişti. Büyüklerimiz bizlere ailenizle, eşinizle ve çocuklarınızla helalleşin, şehadeti göze almayan bu gemiye binmesin dedi. Biz de, sizlerin emanetlerinizi eksiksiz onlara ulaştırabilmek için yola çıktık. Siyonistler, bizlere saldırdı. O saldırıda Allah'a sözünde sadık kalan 10 kardeşimiz, şehid oldular. Bizler de ellerinde esir olduk. Daha sonra hükümetin girişimleri sonucu esaretten kurtulduk. Bazılar daha biz gemiye binmeden şunu demişler: 'Siyonist askerler o güverteye indikleri zaman eğer biz olsaydık kendimizi zincirlerle güverteye bağlardık, gelen o askerlere de gül uzatırdık ve bu olaylar yaşanmazdı." dedi.

"İslam'ın koruyucusu ve neferi olmamızı Allah'tan temenni ediyorum"

Konuşmasına Ahzab Suresi'nin 23'üncü ayeti ile başlayan Mısırlı Akademisyen Dr. Ahmet Zekeriya, " Allah Teala Kur'an'ı Kerim'de, 'Müminlerden öyle erler var ki, Allah’a verdikleri söze tam sadık kaldılar. Onlardan kimi adağını yerine getirdi (şehit düştü.) Kimisi de bekliyor. Ve (sözlerinde) hiçbir değişiklik yapmadılar.' (Ahzab-23) Bu güzel günde ve buluşmada bu programı gerçekleştiren sizlere çok teşekkür ediyorum. Allah'tan dileğim şudur ki daima İslam'ın koruyucusu ve neferi olmamızı bizlere nasip etsin. Bugün burada buluşmamızın sebebi; Allah'a vermiş oldukları sözde sadık olan kardeşlerimizi anmaktır. O kardeşlerimiz ki Allah'a verdikleri sözü yerine getirdiler. Ayasofya'da; İstanbul'da, Şam'a kadar olan bu yolculukta şehid oldular. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki 'Aramızdan bazıları küfürle ganimet için savaşır, bazıları ismi anılsın diye savaşır, bazıları başka nedenlerden dolayı savaşır. Allah katında kabul olan savaş, Allahu Teala'nın dininin en yüce olması için gayret gösterilen ve bu uğurda şehid olunan savaş olacaktır." şeklinde konuştu.

"Kassamın Füzeleri Filistin'i bölünmüş bir devlet olmaktan kurtardı"

Son Filistin saldırısının ardından siyonistlerin en önemli gündemlerinin "Kudüs" olduğunu ifade eden Filistinli Akademisyen Dr. Ramazan Ömer, "Daha önce düşman Kudüs meselesini en tali mesele olarak gündemden düşürmeyi başarmıştı. Ancak Kassam'ın son hamlesiyle Kudüs, siyonistlerin en önemli gündemlerinden biri olmaya başladı. Daha önce Filistin, bölünmüş bir devlet iken Kassam'ın füzeleri onu tek bir devlet haline getirdi." dedi.

"Müslümanlar Kudüs davasından asla vazgeçmeyecektir"

İslam düşmanlarının tüm plan ve hilelerine rağmen Müslümanların Kudüs'e sahip çıkacağını vurgulayan Iraklı Alim Ebu Ömer, "Netanyahu ve bütün dünya zalimleri bunu bilsin ki Müslümanlar, asla Kudüs davasından vazgeçmeyecektir. Her ne kadar plan, proje ve desise yapsalar da Müslümanlar, Kudüs davasından vazgeçmeyecektir. İşgalci güçler, Kudüs'te olduğu müddetçe Müslümanlar asla Kudüs davasından vazgeçmeyecektir." ifadelerini kullandı.

İslam düşmanlarının süslü kelimelerle bundan sonra Müslümanları aldatamayacağını belirten Moritanyalı Alim Muhammed Seyyid Şankıti, "Filistinli Müslümanlar kazandıkları son zaferlerle bize şunu anlattılar, Barış vb. sözcükler bizleri aldatmak için kullanılan kelimelerdir. Bir şiirde şöyle geçer 'Sana karşı zorbalıkla gelen kişilerin barış sözcüklerine aldırma.' Buradan şunu anlıyoruz ki Müslümanlar kendilerinden başkasına güvenmemelidir. Birleşmiş Milletler diğer örgütler kendi maslahatlarını korumak için kurulmuş yapılardır. Bu nedenle Müslümanlar kendilerine güvenecek ve Allah'a tevekkül ederek, bu şekilde kendi davalarını koruyacaklardır." şeklinde konuştu.

"Filistin davasına sahip çıkmak bir iman göstergesidir"

İlahiyatçı Dr. Cüneyt Gökçe ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"Bililyorsunuz ki Aksa bir semboldür. Biliyorsunuz ki Filistin bir semboldür. Yine bililyorsunuz ki Mavi Marmara bir semboldür. Mavi Marmara, sıradan bir seyahat ve sıradan bir gemi yolculuğu değildir. Bu yolculuk inanç ve iman seferidir ve bir iman zaferidir. Dolayısıyla nasıl ki 'şiar' dediğimiz semboller, ezan nasıl ki dinimizin, İlayı Kelimetullah'ın sembolü ise aynı şekilde Filistin davasına sahip çıkmak bir iman göstergesidir.