Şanlıurfa’da tarımda iş sağlığı ve güvenliği çalıştayı foto video
Şanlıurfa’da tarım işçilerine yönelik “Tarımda İş Sağlığı ve Güvenliği” konulu çalıştay düzenlendi.
Tarımda Türkiye’nin önemli şehirlerinden olan ve aynı zamanda mevsimlik işçi nüfusunun da fazla olduğu Şanlıurfa’da “Tarımda İş Sağlığı ve Güvenliği” konulu çalıştay düzenlendi. Özel bir otelde düzenlenen çalıştayın, 16-17 Nisan tarihlerinde iki gün süreceği belirtildi.
Çalıştayda temel olarak; Türkiye iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı açısından tarım sektörü, tarım alanında minimum sağlık ve güvenlik standartları, tarım sektöründe meslek hastalıkları ve bildirimi başlıkları altında çeşitli sunumların yapılacağı belirtildi.
Üç ayrı konferans ve 4 ayrı oturum şeklinde gerçekleştirileceği planlanan çalıştayın ilk konferansında, Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesinden Pof Dr Ahmet Mermut, “Dünyada ve Türkiye’de Tarım sektörünün geleceği” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
“Dünya gıda bakınmadan tükenirse en büyük kaynak Afrika”
Roma’daki Gıda Tarım Teşkilatı’nın görevinin artan nüfusa karşı gıdaya olan ihtiyacın karşılanması olduğunu belirten Mermut, “Bu güne kadar başarılı görünüyor ama yarın ne olacağını bilmek epeyce zor. Tahminler üzerinde konuşabiliriz, herkes fikrini beyan edebilir fakat geçek şu ki; kaynaklar sınırlı ve dünyanın ısındığı kesin.” dedi.
Dünyanın nüfusunun arttığını ve artışın en büyük kısmının Asya’da olduğunu söyleyen Mermut, “Bu artışın en büyük kısmı Asya’da, arkasından Afrika geliyor. Afrika o kadar da korkutucu değil. Afrika’nın bir özelliği şu; dünya, gıda bakınmadan tükenirse en büyük kaynak Afrika. Tek başına Etiyopya, Afrika nüfusuna gıda açısından yeter.” ifadelerine yer verdi.
Gıda ve tarım çalışması açısından Türkiye ile dünya ülkelerini kıyaslayan Mermut, “Şu anda çok fazla su var, bunun kontrol edilmesi ve bir yerlerde depo edilmesi lazım. Bugün bir teknoloji var, oturup düşünüldüğü zaman buna bir çare bulunur. Batı dünyasının akıl, mantık, felsefe veya genetik bakımdan bizden farkı yok. Kanada’dan gelen insanlar, Kanada sistemi içerisinde son derce önemli noktalara gelebiliyorlar. Yani mesele genetik meselesi değil, bizim çalışma stilimizde. Birbirimizi anlamakta, birbirimize fikir beyan etmekte bir takım kusurlarımız var.” şeklinde konuştu.İLKHA
/p>
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.