Abdulhakim SONKAYA
Şans kuşu-şan kuşu
“Talih kuşu” deyiminin efsanevi Hüma kuşu ile alakalı olduğunu söyleyenler olsa da fazla uzağa ve hayale gitmeye gerek yok. Çünkü “Talih kuşu” deyimi Kur'an'da da zikredilir(İsra:13). Ama Kur'an'da zikredilen bu kuş sadece şans kuşu değil insanın şanına uygun kuştur. Bu şan da şans da olabilir. İşbu, insanın ahvaline bağlıdır.
Talih kuşu, aynı zamanda “Devlet kuşu” anlamındadır. Buna göre devletin imkânları, makamları, bağışları havada uçuşan kuş gibidir. Gelir, rastgele ve sürpriz bir şekilde biri-lerinin başına konar.
Peki, doğrusu bu mudur? Kuş sıradan bir kafaya konar mı?
Kafanın kuşu çekme vasfı var mı?
Devlet kuşu, rastgele birine mi yoksa hak edene mi konar?
Asıl olan devlet kuşunun şans kuşu olması değil şan kuşu olmasıdır. Hak edenin hak isteyenin başına konması Hakkın şanıdır. Devlet de öyle şansla değil hakkın ve haklının şanına yaraşır şekilde başa konmalıdır.
“Ya devlet başa ya kuzgun leşe” demişler. Eğer iş şansa kalırsa kuş başa değil belki de leşe konar.
Kuşlara hükmedenler vardır.
Kuşlara mahkûm olanlar vardır.
Kuşlara Hükmedenler:
Hz. İbrahim ve Sıhriyet
“…kuşlardan dördünü tut da onlarla sıhriyet kur…”(Bakar:260)
Sıhriyet, sıcaklıktır, evlilik bağıdır. Ancak kadın vasıtasıyla olur. Demek ki sevgi, sıcaklık talih kuşunu insana çeker. İnsan, güzel bir sıhriyete sahip olunca talih kuşuna sahip olmuştur. Demek ki ünsiyet muhabbet aile mefhumu talih kuşlarını celbeder, cezbeder ve en büyük talih kuşudur. Nerde olursa olsun çağırdın mı hemen yanında bitiverir.
Hz. Davud ve Tesbih
"Ey dağlar! Davud'la beraber tesbih edin." dedik ve bunu kuşlara da emrettik.(Sebe:10)
Tesbih, en büyük talihtir. Herkes talih kuşları için başka yol ve çareler arar lakin tesbih, Hakkın şanını yüceltmenin en etkili ve kestirme yoldur. Allah'ın şanını yüceltenin işi şansa kalmaz. İnsan hakka dönerse hakkı esas alırsa en özgür en ürkek canlılar olan kuşlar bile ona gelir, ona eşlik ederler.
Bu durumda insan talih kuşunu beklemez çünkü bütün talihler onun yanında kuşa dönmüştür.
Hz. Süleyman ve Selamet
“…kuşlardan ordular Süleyman'ın hizmetinde toplandı”(Neml:17)
Süleyman, isminden de kaynaklı olarak selameti esas alınca, yerde sınır ve mıntıka tanımadan özgürce uçan kuşlar bile Ona güvenip etrafında toplandı. Hüthüt Ona haberci oldu. Mıntıkaları, mantıkları aşan haberler getirdi Ona. Hüthüt kuşu, Ona sırlara muttali ve vakıf olma talihini verdi. Ulaşılmaz sırları Onun için kuşa çevirdi.
Hz. İsa ve Nefha
Size, kuş biçiminde çamurdan bir şey yaparım da içine üflerim, Allah'ın izniyle o, kuş olur”(Ali imran:49)
Bazen ruhtan, kalpten bir nefha en büyük talih kuşunu canlandırır. İnsan karamsarlığa, çaresizliğe düştüğünde belki de havadan, üstten, devletten gelen kuşu değil içten gelen talih kuşunu beklemelidir.
En içten ruhtan bir nefha çamura bulanmış, kimsenin “bundan bir şey olmaz” dedikleri talihi canlanacaktır. O nefha tüm hasretlere son verecektir.
Ve farklı bir örnek Hz. Yusuf'un zindan arkadaşı…
O da talih kuşunu istiyordu. Ama bunu sırf beyniyle, başının üzerinde taşıdığı ekmekle yapmak istedi. Ve kuş geldi hem başının üzerindeki ekmeği hem de beynini yedi. Kimse sırf malına, beynine, şansına güvenip de talih kuşunun başına konacağını düşünmesin.
Talih kuşunu piyangodan şanstan beklemek yerine Hakkın şanından, kendi izzet ve kıymetinden beklemek gerekir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.