Yaklaşık 10 yıl önce Suriye'nin Haseki kentinden Türkiye'ye gelen Ressam Muhammed Barazi (37), Suriye'de çatışmaların yoğunlaşması üzerine 5 yıl önce eşi ve 2 çocuğuyla birlikte Gaziantep'e yerleşti.

Gaziantep'te bulunduğu süre içinde çeşitli işlerde çalışarak geçimini sağlayan Barazi, 2 ay önce Ensar Toplum Merkezi'ne gelerek, Türkiyeli ve Suriyeli çocuklara gönüllü resim eğitimi vermeye başladı.

Yağlı ve sulu boya ile karakalem çalışmalarıyla bugüne kadar 6 resim sergisi açan Barazi, daha çok savaş ortamını, yaşanan zulüm ve sürgünleri resmediyor.

Ülkesinde yaşananları tuvallerine yansıtan Barazi, yaptığı resimlerle bir yandan mesleğini sürdürmeye çalışırken, bir yandan da yaşadığı acıları resmederek Suriye'deki dramın unutulmamasını istiyor.

Savaşın travmasını üstlerinden atamayan Suriyeli çocukları resimle rehabilite ettiğini söyleyen Barazi, "Bu resimleri çizmekle Suriyelilerin, özellikle kadın ve çocukların geçirmiş olduğu zor dönemleri anlatmaya çalışıyorum. Suriye'de insanlığa, kadınlara ve çocuklarımıza karşı işlenen zulümleri ben anlatmasam kim anlatacak? İmkânımız dâhilinde Suriye'deki insanların durumunu bu resimlerle Türkiye'deki insanlara anlatmaya çalışıyorum. Bundan sonra da resimlerimde Suriye'deki zulümleri anlatacağım." dedi.

"Savaş insanlar üzerinde unutulmayacak izler bırakıyor"

Suriye'de sanatsal faaliyetlerini gerçekleştiremediği için Türkiye'ye gelmek zorunda kaldığını ifade eden Barazi, sözlerine şöyle devam etti:

"Ben kendim savaştan 5 yıl önce Türkiye'ye geldim. Savaş başladığında da eşim ve çocuklarımı alarak Türkiye'ye geldim. Suriye'de iş kalmamıştı. Aynı zamanda yaptığım resimleri sergileyecek imkânım olmuyordu. Çünkü Suriye'de bu tür resim sergileri çok zor ve zahmetliydi, bu tür sergi açılmasına izin verilmiyordu. Bundan dolayı Gaziantep'e geldim. Savaşın son bulmasını ve Suriye'nin eski haline dönmesini istiyorum. Savaş iyi bir şey değildir. Çünkü insanların evleri yıkılıyor, insanlar perişan oluyor. Çocuklar, kadınlar ve yaşlılar yollara düşerek perişan oldular. Suriyeliler, iç savaştan dolayı kendi ülkelerini terk ederek göç etmek zorunda kaldılar. Masum insanlar suçsuz yere ölüyor. Savaş çok zor ve zahmetli olduğu gibi acısı da çok büyük. Savaş insanların üzerinde unutulmayacak izler bırakıyor."

Barazi, geçen yıl Büyükşehir Belediyesi bünyesinde açılan Ensar Toplum Merkezi'nde Türkiyeli ve Suriyeli çocuklara resim eğitimi verdiğini bildirerek, "Burada Suriye'deki iç savaştan dolayı engelli kalan çocuklar başta olmak üzere diğer Suriyeli çocukları savaşın verdiği acıdan uzaklaştırmak adına resim öğretiyoruz. Elimizden geldiği kadar onların acılarını dindirmeye çalışıyoruz. Yine aynı zamanda savaştan dolayı çocuklarını kaybeden kadınlara da resim öğretiyoruz. Onlara bu şekilde yardımcı olmaya çalışıyorum. Onlara bir faydamız olursa ne mutlu bize." ifadelerini kullandı.

"Çocukların yaşadıkları acıları unutması paradan daha kıymetlidir"

Çocuklara gönüllü olarak eğitim verdiğine ve bunun karşılığında hiçbir ücret talep etmediğine değinen Barazi, şunları söyledi: "Buraya bir ücret almak için gelmiyorum. Suriyeli çocuklar yaşadıkları acıları unuturlarsa bu benim için paradan daha kıymetlidir. Çünkü çocuklar resim yapmayı öğrenirlerse resimlere olan meraklarından dolayı belki savaşın verdiği o derin acıyı unuturlar. Kişi küçük yaşta resim yapmayı severse büyüdüğü zaman daha iyi öğrenir. Çünkü çok küçük yaşta öğrenmek üniversite okumaktan daha kolaydır. Küçük yaşta öğrenenler daha çabuk ressam olabiliyorlar."

"Aylan Kurdi gibi bir çocuğun boğularak ölmesi çok acı bir durum"

Çizdiği resimler arasında, sahile vuran küçük bedeniyle Suriyeli göçmenlerin simgesi haline gelen Aylan Kurdi'nin resminin de bulunduğunu belirten Barazi, "Denizden geçerken suda boğulan Suriyelileri anlatan resimler de çizdim. Bu durum çok acıdır. Bugün Aylan Kurdi gibi bir çocuğun denizde boğularak ölmesi gerçekten çok acı bir durum. Ben bu tür acıları resimlendirmesem o çocukların bizim üzerimizde hakkı kalır. Madem ben bir ressamım bu acıları göz önüne getirmem lazım." şeklinde konuştu.

Eğitim merkezine gelerek resim yapmayı öğrenen Suriyeli Abdurrahman Mustafa (14), "Buraya resim yapmaya geliyoruz. Burada çok güzel dersler alıyoruz. Resim yapmayı çok seviyorum. Hocamız bize güzel resimler yapmasını öğretti. Artık kâğıt üzerinde resim çizebiliyorum. İnşallah tuval üzerine de çizmeyi öğreneceğim." dedi.

Suriyeli akranlarıyla birlikte resim öğrenmeye gelen Hicret Nur Çacur ise "Resim çizmeyi öğreniyoruz. Resim çizmek gayet güzel. Yeni yeni bilgiler öğrenip okulda arkadaşlarımızla paylaşıyoruz. Şu ana kadar 3 tane resim yaptım." ifadelerini kullandı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)