Mehmet GÖKTAŞ
Sayın Cumhurbaşkanı, Kemalizm’i sevmeyeceğiz!
Sizin Kemalizm’i sevdirmek gibi bir niyetinizin olduğunu düşünmek istemiyoruz. Fakat gidişata baktığımızda öyle görünüyor ve biz de peşinen söylüyoruz; Sayın Cumhurbaşkanı, biz Kemalizm’i hiç sevmedik ve sevmeyeceğiz. Ve bu bizim en bariz vasfımız, alâmeti farikamızdır!
Unutmayınız, bu millet sizi bir takım ekonomik sıkıntılarla birlikte asıl Kemalist baskıdan bunaldığı için iktidara getirmiştir.
Malumunuz cumhuriyetle başlayan ve hiç eksilmeyen tapınma seviyesindeki Kemalist dayatmalar darbelerle daha da pekiştirilmiş, nihayet 28 Şubatla birlikte zirve noktasına ulaşmış, bu millet sizi tek başına iktidara getirerek Kemalist dayatmalar karşısında tavrını ve iradesini ortaya koymuş ve sizi beklemeye başlamıştır.
Yavaş bir şekilde seyretse de başörtüsü gibi bir takım yasakların kaldırılmasını, imam-hatiplerin yolunun açılmasını, Kemalist tapınmanın sembol uygulamalarından andımızın kaldırılmasını da insanımız elbette takdirle karşılamıştır.
Unutmayalım ki bugün bu ülkede Allah Teâla’yı gazaba getiren en büyük cürüm ve cinayet Kemalist tapınmadır. Bin yıla yakın Allah’ın Dininin bayraktarlığını yapmış, Allah’tan başkasının önünde eğilmemiş bir millet bir asra yakındır çoluğuyla çocuğuyla ve devletini yöneten bütün erkanıyla birlikte bir başka ilahın önünde arz-ı endam etmekte, minnacık yavruların pırıl pırıl kalplerine ve beyinlerine bir asırdır bir put dayatılmaktadır.
Söyleyin, bundan daha büyük bir cinayet olabilir mi?
Şimdi de Dindar Nesil özlemiyle yanıp tutuşan bu millet Yeşil Kemalist felâketiyle karşılaşma korkusu yaşamaktadır.
Sayın Cumhurbaşkanı, bilindiği üzere Kemalizm bu millete devlet tarafından hem de dipçikle dayatılmıştır. Kemalizm’in bu millete maliyeti Komünizmin Rusya’ya maliyetinden hiç de aşağı olmamıştır.
İslam ümmetinin ağabeyliğine bugün yeniden talip olan, dünya mazlumlarının tek kurtarıcı olarak gözüne baktığı böyle bir Türkiye’nin önündeki en büyük engel ve ayak bağı Kemalizm değil de nedir?
Sayın Cumhurbaşkanı, Kemalizm devlet tarafından dayatıldığı için yine devlet tarafından kaldırılacaktır. Dayatılırken insanımızın ödediği korkunç bedeller bir de kaldırılması esnasında ödetilmemelidir.
Günümüz dünyası için bir yüz karası olan Resmi İdeoloji dayatmasına son vermek en büyük bir erdemdir.
Ayasofya’nın ardından bu gelmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.