Şenlikoğlu gözaltı sürecini anlattı
Şanlıurfa'da verdiği konferansın ardından bir süre önce yaşadığı gözaltı sürecini anlatan Şenlikoğlu, Adnan Oktar'ın son zamanlarda İslam’da asla onay görmeyecek, resmen kadın teniyle program yapar hale geldiğini bundan dolayı kendisini eleştirdiğini söy
Şanlıurfa’da bayanlara yönelik konferans veren Araştırmacı Yazar Emine Özkan Şenlikoğlu, konferansın ardından, derneğin önünde düzenlenen imza gününe katıldı. Burada bir süre önce yaşadığı gözaltı sürecini anlatan Şenlikoğlu, Adnan Oktar'ın son zamanlarda çok farklı ve İslam’da asla onay görmeyecek, resmen kadın teniyle program yapar hale geldi
Şenlikoğlu, konuyla ilgili şunları söyledi: "Adnan Oktar (Harun Yahya) bizim çok önem verdiğimiz kardeşimizdi. Ben onun hakkında yazı yazdığım zamanlar onun adın ı anmak bile neredeyse yasaktı. Yani Adnan Oktar sanki tehlikeli biriymiş gibi bahsediliyordu, fakat ben hep onu savundum. Ancak son zamanlarda çok farklı ve İslam’da asla onay görmeyecek, resmen kadın teniyle program yapar hale geldi ve ben de eleştirdim. Gecenin bir yarısı gördüm programı, ‘İslam’da caiz’ demesi çıldırttı beni. Yoksa ‘İslam’da caiz’ demese, herkesin günahı kendine derdim. Fakat eleştirdim ve bana dava açıldı.’’
“Yurt dışına giderken havaalanında yakalandım”
Yurt dışına gideceği sırada gözaltına alındığını söyleyen Şenlikoğlu, o anları şöyle anlattı: "Adnan Oktar birçok mahkemesini geri çektiği için, benimkini de çekmiştir diye ben mahkemeye gitmedim. Yurt dışına giderken Atatürk Havaalanı’nda gözaltına alındım. Mahkemeye çıkarıldım ve tekrar gün atıldı, sanırım bir ceza alacağım. Hatta büyük bir para cezası olacak.’’
“Özür dilemem istendi ama ben özür dilemedim”
Yaptığı eleştiri sonucu kendisinden özür dilemesi istenen Emine Şenlikoğlu, ‘’Benden özür dilemem istendi. Ben özür dilemedim ve dilemem de. Çünkü ben haklıydım, gerçeği söyledim. İslam’da var olanı söyledim.’’ dedi.
Emine Şenlikoğlu geçmişten bugüne İslam düşmanlarının hala çok çalıştığını ifade ederek, İslami bir uyanışın var olduğunu vurgulayarak,‘’Bence yozlaşma her zaman vardı. Mesela 9 yaşındayken İstanbul’daydım ve kızlar, kadınlar süper mini etek giyiyorlardı ve şaşırıyordum. İnsan İslam ve imanla bakmayınca gözler alışıyor. İnsanda İslami şahsiyet oturmadıysa gittiği ortama uyar, ya aynısını yapar, ya da artık normal görmeye başlar. Ben açıkçası hep anormal görsem de, bunlar eskiden de vardı. Her yerde sadece mini etek değil, nikahsız birliktelikler de normal görülürdü. Şimdi de normal görülüyor. Bence dün ile bugün arasında pek bir fark yok . İslam düşmanları geçmişte nasıl çalışıyorsa şimdide aynı şekilde çalışıyorlar.’’ dedi.
“Ahlaki yozlaşmadan korunmak için İslam’ı anlatmalıyız”
Toplumda yaşanan ahlaki yozlaşmaya karşı, Müslümanların sabırla İslam’ı anlatmaları tavsiyesinde bunan Şenlikoğlu, "Ahlaki dejenarasyonu Müslümanlar yapmıyor. Müslümanlıktan kompleks duyan Allah’ın dinini beynine oturtamayanlar yapıyor. Allah’ın dinine iman etmeyenler yapıyor. Müslümana düşen vazife de sabırla çevresine İslam’ı anlatmaktır. Bu görev, sabır istiyor, bilgi istiyor ve dar ufuktan uzak olmayı gerektiriyor. Aksi takdirde bu konuda başarıya ulaşılamaz. İslam dini her zamana hitap eden bir din. O nedenle İslam’ı güzel sunmamız lazım. Gayret ediyoruz, hep beraber çalışıyoruz." ifadelerini kullandı. (İlknur Esmer - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.