Hz Muhammed’in (sav) doğumunun 1444’üncü yıldönümünde, Gaziantep İstasyon Meydanı’nda halkın yoğun katılımıyla büyük bir etkinlik gerçekleştirildi.
Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Gaziantep'te on binlerin katılımıyla 'Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz Muhammed (sav)' temalı düzenlenen Kutlu Doğum etkinliğine katılan 7’den 70’e on binlerce Peygamber aşığı, Peygambere olan sevgilerini hep bir ağızdan haykırarak biatlerini tazeledi.
Bu yıl 10’cusu düzenlenen "Kutlu Doğum" etkinliğinde, sıcak havaya rağmen on binlerce Peygamber sevdalısı İstasyon meydanında buluştu. Etkinliğe katılan on binlerce Peygamber aşığı sık sık salâvat ve tekbirler getirerek Muhammedi sevda ile coştu.
Etkinlik alanına ‘Anamız babamız sana feda olsun Ya Resulullah', ‘Ümmetin bu gün sana muhtaç’ ve ‘Biz seni görmeden sevdik ya Resulallah (sav) yazılı afişler asıldı.
Gaziantepliler sabahın erken saatlerinden itibaren adeta bir bayram günü gibi çocuklarına güzel elbiselerini giydirip tekbir ve salâvatlarla ailece etkinliğin yapılacağı etkinlik alanına geldi. Kimi katılımcılar aileleri ile birlikte gelirken, kimi de komşuları, akrabaları ve tanıdıkları ile birlikte Peygambere olan sevdalarını haykırmak için etkinlik alanına geldi. Ellerindeki tevhit bayrakları ve başlarına bağladıkları ‘Allah (c.c) ve Hz. Muhammed (sav) yazılı bandajlar se güzel görüntüler oluşturdu.
Alana ulaşımın rahat sağlanması amacıyla Peygamber Sevdalıları Platformu üyeleri tarafından halk, kentin farklı noktalarından araçlarla etkinlik alanına taşınırken, etkinlikte yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı görüldü.
Etkinliğin başlamasına saatler kala tarihi binlerce peygamber aşığı ile İstasyon Meydanı hızla dolmaya başladı. Erkek ve kadın misafirler için etkinlik alanında ayrı bölümler oluşturuldu.
Rehber TV ile Gaziantep Kervan FM kanallarında canlı olarak yayınlanan etkinliği, çok sayıda basın mensubu da takip etti.
Etkinliğe gelen vatandaşlar kurulan polis noktalarından geçtikten sonra alana girebilirken, polislerin yanı sıra Peygamber Sevdalıları Tertip Komitesi tarafından görevlendirilen erkek ve kadın görevliler de vatandaşlara yardımcı olmak için görev aldılar.
Salâvat ve tekbirlerin hiç susmadığı programda, özellikle Efendimizin üzerine yazılan ilahiler seslendirildiği sırada coşku adeta doruğa çıktı. Bir bayram havasında geçen etkinlikte, Peygamber Sevdalısı Gaziantepliler, hep bir ağızdan Peygambere olan sevdalarını tekbir salavatlarla haykırdı.
Abdulhakim Övet ile Emir Özaslan’ın sunduğu 'Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz Muhammed (sav)' temalı Kutlu Doğum programı, saat 13.30'da İlahiyatçı Nurettin Şirin’in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Etkinliğin açılış konuşmasını Peygamber Sevdalıları Platformu Gaziantep Koordinatörlüğü Sözcüsü Adem Kılınç yaptı.
Vahdet ve kardeşliğin İslam’da olduğunu vurgulayan Kılınç, “Peygamber Efendimiz’den (sav) bize kalan miraslardan vahdet ve kardeşlik, çok muhtaç olduğumuz iki önemli mirastır. Vahdet İslam kardeşliğindedir. Kardeşlik adalettir. Adalet olmadan kardeşlik olmaz. Kardeşlik olmadan vahdet olmaz.”dedi.
Mevlid-i Şerifin okunduğu esnada bazı katılımcıların duygulu anlar yaşadığı ve gözyaşlarını tutamadığı gözlenirken, meydanı dolduran on binlerce Peygamber sevdalısı, Özlem Ajans sanatçılarından Bilal Güler’in seslendirdiği ilahi ve ezgilerle coştu. Özellikle Güler’in Türkçe, Kürtçe ve Arapça olarak 3 dilde seslendirdiği Taleal Bedru Aleyna ilahisi ile coşku dolu anlar yaşandı.
Bayanların erkelere oranla yoğun katılım gösterdiği program, mevlithan Doğan Parmaksız'ın Türkçe ve Abdulbaki Kaçar'ın da Kürtçe okuduğu Mevlid-i şerif ile devam etti.
Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Doğruhaber Gazetesi yazarlarından Sait Şahin, yaptığı konuşmasına, “Adaletin zulme dönüştüğü, insanlığın vahşete büründüğü bir zamanda Allah’ın vahyi ile iman üzerine, rahmet üzerine şefkat üzerine yeniden bir toplum inşa eden ve insanlık medeniyetini kuran alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa’ya selam olsun. Selam siz değerli Antepli kardeşlerimin üzerine olsun.” sözleriyle başladı.
Asr-ı saadet döneminden önceki cahiliye döneminde yaşanan zulüm ve düşmanlıklardan örnekler veren Şahin, şöyle devam etti:
“Arap yarımadasına gitmek lazım ve bin 400 yıl öncesinin dünyasına gitmek lazım. Babaların kız çocuklarını diri diri gömdüğü tablolar var. Kocaların kadınlarına zulmettiği tablolar var. Yetimlerin varislerinin ellerinden zulme uğradığı tablolar var. Güçlülerin zayıfları ezdiği ve hor gördüğü tablolar var. Ancak bir de siyasi tablolar var. O dönemin Kureyşli kabileler birbirini yiyordu. Ficar savaşlarında Kureyş kabileleri birbirlerinden öldürmedik adam bırakmadılar. Medine’ye gelirsek, Evs ve Hazrec 40 yıl süren savaşta birbirlerinden öldürmedik adam bırakmadılar ve birbirlerinin kanına girdiler. Ama Resulullah vahiy ile geliyor, İslam ile geliyor düşmanlıkları ortadan kaldırıyor ve kardeşliği tesis ediyor. İslam, yüzyıllar süren düşmanlıkları tüm dünyaya örnek olan bir kardeşlikle ortadan kaldırdı. Evs ile Hazrec’in kardeşliğini tesis ediyor. Arap ile Acemin kardeşliğini tesis ediyor, beyaz ile siyahın kardeşliğini tesis ediyor. Öyle kardeşlik tesis ediyor ki, geçmişte birbirlerini öldürenler, birbirlerinin yerine can veriyor, birbirlerinin yerine kurban oluyor, feda oluyorlardı.” ifadelerini kullandı.
“Bu gün Ulu camilerimiz, Mekke, Kudüs, Diyarbakır ve Bağdat ağlıyor”
Şahin konuşmasının devamında, "İşte Resulullah böyle bir toplum inşa etti. Böyle bir toplum ile Çin Seddi’nden Endülüs’e kadar şefkat, merhamet, adalet ve medeniyeti inşa etti. Bizim tarihimiz böyle bir tarih. Ancak gelelim bugünlere Necip Fazıl Kısakürek’in iki mısrası var. Tarihimizden ve bugünümüzden bahseden.. Diyor ki ‘Söyle karaca Ahmet! Bu nasıl tarih, taşlarına kapanmış, ağlıyor koca bir tarih’ Evet bu gün Ulu camilerimiz ağlıyor, Mekke ağlıyor, Kudüs ağlıyor, Diyarbakır ağlıyor, Bağdat ağlıyor, Şam ağlıyor, Semerkand ağlıyor, ümmet coğrafyası ağlıyor. Müslümanlar hepsi kan ağlıyor, her tarafta işgal var. Neden bu hale düştük? Çünkü kalplerimiz çeşit çeşit oldu. Kalplerimiz aslında bir iken maalesef bin oldu. Kimimizin kalbi Türk oldu, kimimizin kalbi Kürt oldu, kimimizin kalbi Arap oldu, kimimizin kalbi Sünni oldu, kimimizi kalbi Şii oldu. İslam’dan uzak İslamsız bir Müslüman olduk. İslamsız Kürt olduk, Türk olduk, Arap olduk Sünni olduk, Şii olduk. Tekrardan kalplerimiz bir olması lazım. Oynanan oyunları görmemiz lazım.”uyarısında bulundu.
Yapılan konuşmaların ardından Peygamber Sevdalıları Kız İlahi Grubu birbirinden coşkulu Türkçe ve Kürtçe ilahiler seslendirdi.
Etkinlik sanatçı Bilal Güler ve Grup İnzar ses sanatçıları Abdulbaki Kaçar ile Bilal Aslan’ın seslendirdiği ilahi ve ezgilerle coşku dolu anlar yaşanırken, katılımcılar nakaratlara eşlik ederek tekbir ve salavatlar getirdi.
Program Mustafa Karakurt Hoca’nın yaptığı dua ile son buldu.
İLKHA