ABD ve Rusya`nın, barış için tarafları Cenevre`de buluşturma planıyla ilgili belirsizlik sürerken, Suriye`de üç yıldır devam eden iç savaşın yol açtığı insanî kriz gün geçtikçe derinleşiyor.
Esad rejimi, başkent Şam`da muhaliflerin kontrolündeki Muaddamiye, Duma ve Doğu Guta bölgelerini 1,5 yıldır kuşatma altında tutuyor. Afrin, Kobani, Derik şehirleri ise PYD militanlarının kontrolünde. Bu bölgelere gıda maddesi ve tıbbi malzeme sokulmasına müsaade edilmiyor. Bazı yerlerde basit müdahaleyle iyileşebilecek hastalar ölüme terk ediliyor.
Kuşatma altındaki yaklaşık 3 milyon Suriyeli açlık ve hastalıkların pençesinde. Muhaliflerin çatı örgütü Suriye Milli Konseyi, özellikle Şam`ın batısındaki Muaddamiye`deki durumun çok kritik olduğunu belirterek uluslararası topluma bu bölge için insanî yardım koridoru oluşturulması çağrısı yapıyor. BM İnsani Yardım Koordinatörü Valerie Amos da roket ve havan saldırıları altındaki sivillerin bölgeden ayrılabilmesi için çatışmalara derhal son verilmesini istiyor.
Zaman`ın haberine göre, Muaddamiyeli Ebu Abdullah, bölgede artık hastalık ve açlıktan ölümlerin başladığını anlatıyor.
Çocuklarına taş kaynatarak içirdiklerini, şehirde ağaç kabuğu, kedi-köpek hatta fare yiyenlerin de olduğunu söyleyen Abdullah, "Artık bu duruma ne kadar daha dayanacağımızı bilmiyoruz. Müslümanlar bize yardım edin. Şehir sürekli bombalanıyor. Elektrik, su yok. İçme sularını kuyulardan sağlıyoruz. Rejim isteyenlerin şehirden can güvenlikleri sağlanarak çıkabileceğini ilan ediyor. Ama rejim güçleri, şehirden ayrılanları da infaz ediyor." diye feryat ediyor. Muaddamiye sakinleri geçen hafta yayınladıkları bir açık mektupla yüzlerce kadın ve çocuğun öldüğünü, binlerce kişinin de yaralandığını kaydederek dünyayı acil yardıma davet etmişti.
Rejim, Humus şehrindeki eski Humus bölgesi ile Türkmen kasabalarını da kuşatma altında tutuyor. Humus Müdahale Yönetimi Temsilcisi Dr. Fevvaz el Avad, Eski Humus ile El Vaar kasabasında 500 bine yakın insanın kuşatma altında bulunduğunu ifade ediyor. El Avad, bölgedeki içler acısı durumu, "Maalesef çocuklarımız açlıktan ölmeye başladı. Humus halkına dünyanın gözü önünde `Ya öleceksiniz ya da bana boyun eğeceksiniz.` diyen bir rejim var. İnsanları aç bırakıyorlar, yiyecek içecek girişine izin vermiyorlar. Kış da geldi. İlaç ve doktor olmadığı için bu insanlar ölümle burun buruna." sözleriyle dile getiriyor. Humus`a bağlı Türkmen kasabaları Zara, Telkelah, Hisnin ve Dar el Ekberi`nin de kara ve havadan yoğun saldırıya uğradığı kaydediliyor. Rejimin bu kasabaları ele geçirmesi halinde Türkmenlere yönelik katliam gerçekleşmesinden korkuluyor.
PYD militanlarının ise kontrol altında tuttukları Afrin, Kobani, Derik şehirlerinde, gelen yardımlara el koyarak kendi taraftarlarına dağıttığı belirtiliyor. PYD, hakimiyeti altındaki bu bölgelerde dağıtım yapmak isteyen yardım kuruluşlarının geçişine izin vermiyor. Bölgede yaşayan Suriyeli Kürtlerden yoğun şikayet alan yardım kuruluşları, PYD militanlarının yardım isteyen muhalif Kürtlere, "Gidin size Türkiye ve Barzani versin." dediğini aktarıyor. Bu nedenle bu kuruluşlar, yardım malzemelerini kendi araçları yerine yoldan çevirdikleri araçlara yükleyerek muhalif Kürtlere gönderiyor. PYD`nin ise ihtiyaç sahibi Kürtlere yardım iletenleri de tespit ederek tutukladığı iddia ediliyor.