Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin bunaltıcı sıcaklarında bölge halkının tercih ettiği en önemli içecekler arasında yer alan meyan şerbetinin birçok hastalığa iyi geldiği belirtiliyor.
Şerbetin yanı sıra, başta safra kesesi, mide ve bağırsaklar olmak üzere, böbreklerin temizlenmesine de büyük katkı sağladığı belirtilen meyan şerbeti satıcısı Nergiz, meyan şerbetinin halk tarafından asitli ve şekerli içeceklerden daha fazla tercih edildiğini söyledi.
“Meyan şerbeti satarak 5 çocuğumu büyüttüm”
Meyan şerbetinin birçok hastalığa iyi geldiğini ifade eden Nergiz, “38 yıldır meyan şerbetini satıyorum. Meyan kökü şerbeti (Ava suse) mideye, ülsere, böbreklere ve idrar yolları enfeksiyonu gibi birçok hastalığa iyi geliyor. Ayrıca balgam atmaya iyi geliyor. 38 yıldır ailemin geçimini meyan şerbeti satarak sağlıyorum. Başkalarının işinde değil kendi işimi yapıyorum. İşimi de seviyorum. Kiralık evde kalıyorum, meyan şerbeti satarak 5 çocuğumu hem okuttum hem de büyüttüm çok şükür. İşimiz hep dışarda olduğundan yaz aylarından yağmur yağana kadar çalışıyorum. Yağmur yağınca artık çalışamıyorum.” şeklinde konuştu.
“Eskiden işlerimiz daha iyiydi”
Meyan şerbetini kendisinin yaptığını söyleyen Nergiz, “Meyan şerbetini evimde hazırlıyorum. Meyan köklerini soğuk suya koyuyorum, 3 veya 4 saat bekletip rengini ve tadını verdikten sonra hazır hale geliyor. Böbreklerdeki kum ve iltihaba da çok iyi geliyor. Şerbetin bardağını bir buçuk liraya satıyorum. Eskiden işlerimiz daha iyiydi şimdi ise işler eskisi gibi yok. Herhangi bir sigortam yok. Bu iş dışında başka bir gelirim yok.” dedi.
“Mide rahatsızlığına iyi geliyor”
Mide rahatsızlığı nedeniyle her gün meyan şerbeti içtiğini ve kendisine iyi geldiğini söyleyen esnaf Yahya Demir ise şunları söyledi:
“15 yıldır burada esnafım. Şerbeti çok güzel ve faydalı olduğundan hemen hemen her gün en az bir bardak içiyorum. Meyan şerbetinin çok faydasını gördüm. Ben de mide rahatsızlığı vardı, meyan şerbetini içtiğimden beri iyileştiğimi fark ediyorum. Herkesi meyan kökü şerbetini içmeye davet ediyorum. Hem güzel hem de şifalıdır.”