7 Hazirana doğru HDP

Abdullah KAVAN

Rekabetin gittikçe yoğunlaştığı seçim atmosferinde ince ve derin hesaplarla finale ulaşmak istemekteler. Ancak dikkat çekici olan şimdiye kadar fikir olarak birbirini yerden-yere vuranlar bir hedefe varmak adına  “partner” olmuşlar. Bu partnerliği de HDP üzerinden sürdürmeye çalışıyorlar. Bu partnerliği medya üzerinden seçmek ve görmek mümkündür. Şimdiye kadar milletin hayrını istemeyen, bu coğrafyanın tüm halkının haklarını gaspeden ve  onlara zulmedenler, HDP'nin üzerinden derin hesaplarla hedefe ulaşmak istemekteler. HDP de, dünün Türkiye'sini isteyen Kemalist ve tüm yapılara gülücükler dağıtmaktadır. Vitrinde olan bu yapının temsilcisi Salhattin Demirtaş bir “damat!” edasıyla o kesime şirin görünmektedir. Türk Kemalizm'i zihinlerde zayıflarken, HDP'nin bunu yeniden baştan alması ve yeni bir Kürt Kemalizm'i başlatması birilerinin alkışlarını almaktadır. Buna kendini fazla kaptıran “Demirtaş” dini kutsiyetlere saldırmaya ve birilerine mesaj yağdırmaktadır; Kâbe'nin Taksim'e benzetilmesi,  Okullarda zorunlu din dersinin kaldırılması, Diyanetin gereksizliği gibi açıklamalar peş peşe gelmekteydi. HDP'nin seçim bildirgesi ise vatandaşlar için tam bir komediydi. Halkın değerleriyle alay etmeydi. Bunların başında ise LGBT açıklaması ve bunun yasallaşmasını gündemine almasıydı. Bunu her ne kadar bildirgelerine aldırsalar da içeriğini halkla paylaşma cesaretini göstermediler. Başta Kürt seçmeni olmak üzere bütün halk bu konuda çok daha hassas bir noktadadır. Bunun ne olduğunu kamuoyu anladıkça hayretler içerisinde kaldılar. Birilerinin oylarını kazanayım derken, istatistikler HDP'nin bir puan daha kaybettiğini gösteriyordu. Barajı aşma hevesleri kursaklarında kalmış durumda. Akıl hocaları devreye girerek bu puan kaybını telafi etme yollarını aradılar. Adana ve Mersin'deki “il teşkilatlarına” saksılara bomba yerleştirip bir mağduriyet algısını oluşturmak istediler. Bununla bir puan kazanma hesaplarını yaparken yine toslamışlardı. Zira olayı gerçekleştiren, yine onlara partner olan DHKP-C üyesi çıkıyordu. Kendileri de yaptıkları açıklamada “DHKP-C'nin kendilerini desteklediğini” ilan etmişlerdi. Kendini destekleyen bir yapının üyesi, mağduriyet algısı için kullanılmıştı. Anlaşılan kamuoyu bu tür provokasyonları yutmuyor. Bunun da fayda vermediğini görünce tek sermayeleri olan tehdit yoluyla bölge halkını sindirmek istemekteler. İradelerine ipotek koyarak bir yere varmak istemekteler. Bu tehditlerin de büyük bir çoğunluğunun ters tepeceği kesindir.

Evet, bütün hesaplar bu ülkede yükselen İslami grupların, Cemaatlerin, Partilerin kamuoyu tarafından destek alması nedeniyledir. Bütün bir Türkiye'de, özelliklede iç ve dış güçlerin “fırsat alanı” olarak gördükleri Kürdistan bölgesindeki derinden gelen İslami ses ve çalışmalar, birilerini endişelendirmektedir. Bu camiaların ayna(darlığını) yapan ve siyasete atılan HÜDA PAR ve bileşenleri hesaplarını bozmaktadır. Bunların önünü almak için toplandıkları adresleri bugün itibariyle HDP olmuştur. Amaçlarına ulaşmak için HDP'nin propagandasını üstlenmiş ve bir kurtuluş yolu olarak görmekteler. Ancak görünen o ki planları tutmamış ve gittikçe daha da bataklığa batmaktalar. “Barajı geçmeyecek” hesaplarına başladılar bile… Vitrindekiler her ne kadar barajı geçeceklerini kendi tabanlarına söyleseler de kendileri hiç de inanmamaktalar.  Birkaç gün önce televizyon programında Salhattin Demirtaş'ın bir açıklaması dikkat çekiciydi. Diyordu ki, “bizler seçim verileri gelmeden iki saat önce barajı aşıp- aşmadığımızın sistemini kurmuşuz” Bu açıklama şunu akla getiriyor; seçim sonuçları açıklanmadan önce kendi medyalarında “barajı aştıklarını” ve halkı hile yoluyla kutlamaya davet edecekler. Resmi sonuçlar geldiğinde, bunun öyle olmadığı ve “oylarının çalındığı” yaygarasını koparacaklar. Bu karamboldan istifade ederek ortalığı karıştırmak isteyecekler.  Bu küçük hesaplar üzerinden rant devşirmek isteyenlerin sonu pek parlak görünmüyor. Halk artık bu hokkabazlara prim vermeyecektir. Siyaset mühendislerinin “HDP” mühendislikleri bu sefer de tutmamış gibi gözüküyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.