Doksan yıldır hiçbir şey üretmemiş, üstelik her atılımda köstek olmayı vazife bilmiş bir zihniyetin Ankara'dan İstanbul'a yürüyüşü adalet değil, bunca yıllık uyuşukluktan kurtulma çabasındaki bir gayrettir, sözüm ona def edilmeye çalışılan atalettir.
Ramazan ayında oruç tutmadan yürüyüşe devam eden grubun ayet önünden boy göstermesi ve adalet yürüyüşü diye tanımladıkları bir etkinlikte adalet timsali Hz Ömer'in adını anmaktan ısrarla kaçınmaya çalışmaları, yürüyüşe çıkanların zihni arızalarını ele verir ki bu da tek kelimeyle delalettir.
Yayımlanmamış bir kitaptan dolayı gazetecilerin Pensilvanya kokartlı hâkimlerin kararlarıyla kodese tıkılmasından henüz birkaç yıl geçmeden bugün o hâkimlerin avukatlığına soyunmak açık bir ihanettir.
Üç ay önce hastalık ve yaşlılık bahanesiyle cezaevinden salıverilen Ahmet Türk'ün Kandıra'dan sonra gruba katılıp İstanbul'a kadar yürüyüşe devam edeceğini açıklaması, hem Kemalistlere payanda olan HDP tabanı hem PKK'nin partisinden medet umacak duruma düşen Kemalistler hem de Ahmet Türk'ü salıveren hâkimler için tanımlanması zor bir rezalettir.
Aslında PKK ve FETÖ kuruluşu dışarıya dayanan anonim bir şirkettir.
CHP'nin bugün onlardan yararlanmak istemesindeki yegâne amacı, kâr güttükleri ticarettir.
Yürüyüş ekibinin niçin yola çıktığını bilmeden, önüne gelen trene binen CHP tabanının trenin Pensilvanya amaçlı olduğunu fark etmemesi, kör bir cehalettir.
Adalet, bu grubun elinde sadece bir süreliğine kullanılıp işi bitince çöpe atılacak bir etikettir.
Art niyetlerini saklamaya yarayan şatafatlı bir ziynettir.
Nihai hedef şu anda açıklayamadıkları muhannettir.
1959'da Uşak'ta başlatıp Menderes'i idama götüren yürüyüşün sonucunu uman CHP'nin dilinde adalet, çiğnenen ucuz bir ciklettir.
CHP'nin trenine binip dolduruşa gelen güruhun içinde bulunduğu ruh hâli, basit bir hamasettir.
Başörtülü öğrenciler sokaklarda coplanırken ikna odalarının mucitlerinin CHP'de milletvekili olduklarını göre göre bu yürüyüşün adalet amaçlı olduğunu dile getirmek, açık bir denaettir.
Yürüyüşün duvara toslanacağını bile bile “ya tutarsa” mantığıyla destek veren ihanet çetesinin yavşaklarının amacı, nemalanacakları biraz ganimettir.
Amaç kaos ve kargaşadan yararlanacakları bir şeytanettir.
Yürüyüşün başındaki zatın zorla yürüyen ve elindeki yazıyı indirdiği an alnına sıkılacağı duygusuyla yürümesinde ilk göze çarpan, nakıs bir şahsiyettir.
Yola çıkaran saik bir dava değil, yola çıkan kuru bir iskelettir.
Yürüyüş, en başından beri FETÖ'ye can suyu olmaya namzet bir faaliyettir.
Amaç ne vatan ne de Pensilvanya uşaklarının yağmalamaya çalıştığı memlekettir.
Çıkış gayesi, kokuşmuş bir zihniyettir.
FETÖ'nun içinde bulunduğu durum, misyonerlerden devraldığı ruhbaniyettir.
ABD'ye uşaklık yapmak FETÖ lügatinde hicrettir.
Zihni altyapısı necasettir.
FETÖ ve avenesi ne kadar çabalarsa çabalasın, halkta mü'min feraseti olduktan sonra sonları gaybubettir.
FETO'nun ihaneti bugüne dayanan bir eylem değil, yüzyıllardır süregelen cetbecettir.
Dışarıya yaptığı hizmet, halkının arasına ektiği, nefrettir.
Yıllarca makyajlayarak pazarladığı, zulmettir.
Ondan kurtulmanın yolu mümince bir duruş ve sağlam bir dirayettir.
Velhasıl bu yürüyüşün başlangıcı gaflet, ortası dalalet eşlik edenlerin taşıdıkları duygu hiyanettir.
İhanete namzet her hareketin bu topraklarda sonu tek kelimeyle mezellettir.