A'dan Z'ye ORTADOĞU

Said Çınar

A- Ortadoğu'da IŞİD denen bir gerekçe vardır. Ancak bu gerekçe, bölgeye dadanan altmıştan fazla batılı ülkenin yanlarına aldıkları bölge ülkeleriyle işgal, operasyon ve katliam icraatlarının tümünün gerekçesini karşılamaktan uzaktır.

B- Ortadoğu'da karışıklığın baş gösterdiği alanlarda İran'ın bir şekilde etkinlik kurduğu doğrudur. Ancak bu etkinlik, tıpkı IŞİD gerekçesinde olduğu gibi batılı ülkeler ve yanlarına çektikleri Arap ülkelerinin felaket tellallığı yapma gerekçelerini tek başına karşılamaktan uzaktır.

C- “IŞİD tehlikesi”, Irak ve Suriye'nin alt üst edilmesinin gerekçesi yapıldı; “İran tehlikesi” ise daha geniş bir alanın alt üst edilmesinin gerekçesi yapılmak istenmektedir.

D- Bu gerekçe ile ABD/israil/Suudi/Mısır ve etki alanındaki Arap ülkeleri operasyonel rol icra edecek yeni bir ittifak kurmuşlardır.

E- Bu ittifakın belirlediği manevra alanları Irak ve Suriye dâhil, Filistin/Gazze, Mısır/İhvan, Yemen, Lübnan ve Libya'dır. Önümüzdeki süreçte buralarla ilgili fazlasıyla “sürpriz” gelişmeler baş gösterecektir.

F- Bu ittifak Arap krallıklarının korkularını köpürtmek üzerinden israil'e daha fazla alan açmaya yönelik kapsamlı bir girişimdir.

G- İttifakın hedef saptama, planlama, koordinasyon ve operasyon kumandası ABD/israil'de olacak; sermaye, ikmal ve lojistiği Araplar'dan tedarik edilecektir.

Ğ- İttifakın Arap ayağı, 30 Mart'ta Ürdün'de toplanan Arap Birliği zirvesi ile ilk startını vermiştir.

H- ABD/israil'in öngördüğü yeni bölgesel perspektif, Arap Birliği zirvesinde karara bağlanmıştır.

I- Arap zirvesindeki kararın ilk ayağını İhvan/Hamas/Gazze teşkil etmiştir.

İ- israil'in reddettiği, Trump yönetiminin israil'den yana tavır koyduğu “İki devletli Arap barış planı” konusunda Sisi ve Ürdün Kralı Abdullah'ın Trump'un ayağına gitmesi kararı alınmıştı.

J- Sisi ve Kral Abdullah bir hafta sonra Trump'un karşısında el pençe dururken objektiflere yansıdı. Filistin konusunda Trump'a ne söyledikleri meçhul kaldı. Ancak İhvan'ın “Terör listesine” alınmasına Trump yönetiminin yaktığı yeşil ışık, pazarlığın “Ver Gazze'yi, al İhvan'ı” üzerinden şekillendiği kuşkusunu beraberinde getirmektedir. Mısır'da son yaşananlar da bu pazarlığın fiiliyata döküldüğü kuşkusunu uyandırmaktadır.

K- Hamas, yaşanan manevralar karşısında İran'la yeniden ilişkilerini sıkılaştırmaya giderken, Arap zirvesini müteakiben yeni bir siyaset belgesi yayınlayarak “İki devletli çözüme” kesinlikle karşı duracağını deklare etmiştir.

L- ABD/Arap/israil ittifakının stratejik beyin takımının şu aralar dillendirdiği şöyle bir senaryo var: Mısır Sina'dan çekilecek… Filistinliler Gazze'den sürülüp “yeni yurtları” olan Sina'ya yerleştirilecek!

M- Sina yarımadasının aslında tarihsel olarak Mısır'la bir bağlantısının bulunmadığı tartışmaları Mısır'daki resmi çevrelerde yaşanmaya başlandığı bilgisi var. Tüm bunlar alt alta konulduğunda önümüzdeki süreçte İhvan/Gazze/Sina hattında enteresan manevralar kaçınılmaz hale gelebilir.

N- İttifakın hedefinde yer alan bir başka nokta da Libya'dır. Gözlerden ırak tutulsa da Libya şu anda iç çatışmaların en gaddar versiyonunu yaşamaktadır. Burayla ilgili senaryo, üçe bölme üzerine kuruludur. Libya üzerinden yürütülecek operasyonlar için Mısır hem elverişli hem de en istekli ülke konumundadır. Ruslar'ın buraya müdahale etmeye hazırlanmaları, önümüzdeki süreçte hem kaçınılmaz, hem de bölünmenin şartlarının oluşması açısından gerekli olan rekabetin olmazsa olmazlarındandır.

O- Şeriat Mahkemeleri'nin Somali'de birlik ve otoriteyi sağlamasından sonra buraya yapılan dış müdahaleyi hatırlarsınız. Ve şimdiki sefalet haliyle Somali… Hafızamızı yoklayalım. O dönem yapılan stratejik analizler... Altın Boynuz… Aden körfezi… Kızıldeniz-Atlas okyanusu deniz ticaret yolları… israil'in deniz yolu güvenliği… ve korsanlık senaryoları

Ö- israil'in Kızıldeniz açılımı Akabe körfezi üzerinden sağlanmakta.

P- Akabe körfezinin Kızıldeniz'e açılan kapısında iki stratejik ada: Tiran ve Sanafir adaları!

R- Her ne olduysa Sisi yönetimi bu iki adanın zaten Mısır toprağı olmadığı tartışmasını başlattı, ardından da bu iki ada Suudi'ye devredildi.

S- israil Saldırı Bakanı Moşe YALON, bu iki adanın Suudi'ye devredilmesinin kendi bilgileri dâhilinde olduğunu açıkladı.

Ş- Bab'ül Mendeb boğazı veya Kızıldeniz'in okyanusa açılan kapısı. Kapının solunda Eritre ve Cibuti, solunda ise Yemen!

T- Aden Körfezi… Solunda Somali, sağında yine Yemen! Boğaz ve körfezin sol tarafı malumunuz. Eritre-Cibuti kontrol altında, hatta israil'in en etkin olduğu iki ülke. Somali ise sadece isimden ibaret.

U- Sağ cenahta yer alan Yemen mi? Siz Yemen'in iç kargaşaya, bombardımanlara, katliamlara, açlık ve sefalete mahkum edilmesini hala ABD/Suudi tezleriyle okumaya çalışıyorsanız!.. İyi uykular efendim!

Ü- Haritaya bir bakın. Ashdot limanı-Akabe körfezi-Tiran/Sanafir adaları-Bab'ül Mendeb boğazı-Aden körfezi hattı üzerinde yaşananları birkaç dakikalığına düşünün. Vaktiyle Somali üzerine yazılanları hatırlayın. Bugün Yemen'in neden bu hale getirildiğini harita tüm cömertliğiyle size açıklar.

V- Ve Lübnan… işgalden sonra terk ettiği Lübnan hala israil'in ukdesinde kapanmayan bir yara. Üstelik darbelendiği tek yer. Güvenlik tehdidi hala üst seviyede israil için. Lübnan iç çatışmalarla acı bir tecrübe yaşadı ve bu durumu aştı. Çok girişimler oldu, yine olacak. Yeniden bir kargaşa ortamı oluşsun diye.

Y- Başka bir harita… israil haritasını önünüze koyun. Komşularına bakın. İyi ve kötü komşular diye ikiye ayrılırlar. İyi komşular israil'in söz sahibi olduğu ikinci anavatanı gibi, kötü komşular ise virane olmuş durumda.

Z- Dışarıdan dayatılıp içeriden destek gören tüm bölgesel politikalar israil'in önünü açmaya yöneliktir. Gerekçeler ise çok ucube! Bir gün El Kaide, öbür gün IŞİD, başka gün İran! Kısacası ya giderek bayatlayan “Sünni terörizm” ya da yeni moda “Şii yayılmacılık!” Bölge ülkeleri, halkları, mezhepleri… Tamam, birbirlerinizi eleştirin, kınayın, hatta hırpalayın! Ama birbirinizi kınadığınız kadar, hırpaladığınız kadar, birbirinizi gözetlediğiniz kadar şu israil eksenli fitne kazanını da görün artık!

Birbiriniz üzerinden yaptığınız tehdit algılamaları kimi zaman sizce doğru olabilir ve bunun kabul edilebilir sınırları olabilir!

Ama israil üzerinden hepinize yönelen devasa tehdit, birbirinize karşı yaptığınız tehdit algılamalarının önüne geçiyorsa!..

“Eger hun nebin yek, hun é herin yek bi yek!”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.