Adana'da 101.1 frekansından yaptığı yayınla, insanları İslami kardeşlik ikliminde buluşturan Vuslat FM, üçüncü yaşına girerken radyonun Genel Yayın Yönetmeni Gökhan Dağtekin ile özel bir röportaj gerçekleştirdik.
Vuslat FM'in hakkın yolunda, halkın hizmetinde kurulmuş bir radyo olduğunun altını çizen Dağtekin; Radyo'nun kitle iletişim araçları içerisinde çok büyük önemi olduğuna dikkat çekti.
Dağtekin ile Vuslat FM'in kuruluş amacı ve yayın çizgisi hakkında konuştuk. İşte Dağtekin ile yaptığımız röportaj'dan dikkat çeken ayrıntılar
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Ben, Vuslat FM Genel Yayın Yönetmeni Gökhan Dağtekin. Vuslat FM olarak Adana'da 101.1 frekansından İslami çizgide yayın yapıyoruz. Radyomuzu, 2011 yılının Ocak ayının ortalarında 7 kardeşimizle birlikte kurduk. Bu kardeşlerimizin arasından da acizane müdür olarak beni atadılar.
Radyo Vuslat'ı kurarken nasıl bir amaçla yola çıktınız?
Radyoyu kurmamızdaki amaç; hakkın yolunda, halkın hizmetinde olmaktır. Bu bir hizmettir. Çünkü günümüzde kitle iletişim araçları gerçekten önemli. İşte radyo, televizyon, gazete, dergi gibi… Tabi bunların arasında radyonun çok büyük önemi var. Niye diye soracak olursanız; bu gün araçlarda çok fazla radyo dinleniyor. Kardeşlerimiz işlerine giderken, işten dönerken, yol güzergâhlarında radyo dinleyebiliyorlar.
İşyerlerinde çalışan kardeşlerimiz de radyomuzu dinliyorlar. Tabi günün yorgunluğu var, günün yoğun temposu var. Bu tempo içerisinde radyo, gerçekten vazgeçilmez bir iletişim aracı. Kardeşlerimiz arıyorlar, ilahiler istiyorlar, sohbetleri dinliyorlar, ezanların takibini yapabiliyorlar. Böylelikle iş yerlerinde de gerçekten dinlenilen bir araç.
Bunun yanı sıra evlerde; annelerimiz, teyzelerimiz, ablalarımız ev işlerini yaparken, yemeklerini yaparken bizleri dinleme imkanı buluyorlar. Yani kısacası şunu söylemek istiyorum. Radyo aslında yabana atılacak bir kitli iletişim aracı değil, yoğun bir şekilde gündemimizdedir.
Biz de zaten bundan dolayı radyo yayıncılığını güzel bir hizmet aracı olarak gördüğümüzden kardeşlerimizle bir araya geldik böyle bir radyo açma kararı verdik ve Vuslat FM'i açtık.
Vuslat FM olarak nasıl bir yayın çizginiz var? Günlük program akışınız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Radyomuz dini içerikli yayın yapıyor. Sabah namazından başlayacak olursak; ezandan sonra ilk verdiğimiz şey Kur'an-ı Kerim hatmi. Akabine cevşenlerle, naatlarla dinleyicilerimize hizmet sunuyoruz. Tabi sadece bunlar değil. Günün önemli gelişmelerini, haberleri takip etme noktasında dinleyicilerimize duyurmak açısından 'Hayırlı Sabahlar' adında bir haber programımız var. Ayrıca belli saatlerde haber saatlerimiz var. Bunun ardından iş temposunda yoğun bir şekilde çalışan kardeşlerimize yönelik motive etmek adına bir istek programımız var. Ayrıca Peygamber Efendimizin hayatını anlatan 'Aydınlığa Doğru' programımız devam ediyor.
Bunun yanı sıra haftalık olarak bazı günler verdiğimiz değişik programlarımız var. Değerli Mehmed Göktaş Hocamızın sunduğu 'Kur'an İklimi' programımız var. Merhum Timur Taş Hocamızın çok beğenilen, 'Cuma Sohbetleri' programımız var. Risale-i Nur'dan sohbetlerimiz var. Ve haftanın öne çıkan olaylarını analiz eden 'Farklı Bakış' programımızla dinleyicimize hizmet sunmaya çalışıyoruz.
Vuslat FM olarak dinleyici kitlenizle nasıl bir bağınız var?
Radyomuz dinleyicilerimizden çok olumlu tepkiler alıyor, programlarımıza çok büyük teveccüh var. Bizleri arayıp, radyomuz vesilesiyle namaza başladıklarını söyleyenler var, örtündüklerini söyleyenler var. Başta da söylediğim gibi, radyomuzu hizmet amaçlı kurduğumuzdan dinleyicilerimizden gelen bu tür sözleri de duyunca çok hoşumuza gidiyor.
Peygamber Efendimiz bir hadisinde şöyle buyuruyor: 'Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. Size birbirinizi sevecek şeyi söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız!' Bu manada istek programında biz bunu hakikaten çok gördük. Dinleyicilerimiz radyomuzu arayarak, birbirlerine selam gönderiyorlar. Muhabbetlerini dile getiriyorlar, hatta dua isteyenler oluyor. Dinleyicilerimiz de onlara dua ediyorlar. Tabi bu mutluluk verici bir şey... Yani kardeşlerimiz arasında bu köprüyü kurmak, buna aracı olmak bizim için güzel bir şey. Tüm bunlar bizi sevindiriyor.
Hem şehir içinden hem de internet üzerinden şehir dışından dinleyici kitlemiz var. Çok yoğun bir şekilde dinleyicilerimizden mesajlar alıyoruz. Hatta yurt dışından bile mesaj gönderen kardeşlerimiz var. Ayrıca kardeşlerimiz buradan farklı bir şehre gittikleri zaman, özellikle asker olan kardeşlerimiz, oralardan bize mesaj atıyorlar, bizleri arıyorlar. Başka şehre gittikleri halde bizi unutmamaları, bizleri çok sevindiriyor.
Tabi bunun yanı sıra dinleyicilerimizin bize olan teveccühünü ben şuna bağlıyorum. Adana'mızda İslami birçok sivil toplum kuruluşu var. Bunların yaptıkları etkinlikler oluyor, kutlu doğum programları oluyor. Bize geliyorlar ve biz de bunları hiçbir şekilde geri çevirmiyoruz. Hepsine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Hepsine eşit mesafede yaklaşmaya çalışıyoruz. Tabi bu tavrımız, bu sivil toplum kuruluşlarına üye olan kardeşlerimizin, dinleyicilerimizin bize olan teveccühleri daha da artıyor.
Radyoların en büyük gelir kaynağını reklamlar oluşturuyor! Siz reklam alırken nelere dikkat ediyorsunuz? Bu konuda kriterleriniz var mı?
Tabi reklam çok önemli bir konu... Çünkü az önce de söyledim yoğun bir dinleyici kitlemiz var. Dinleyicilerimiz, bizlere güveniyorlar, verdiğimiz yayınlardan takip ediyorlar. Bu böyle olunca, bizim de reklam konusunda titiz davranmamız lazım. Bizde; doğruluk, dürüstlük ve güvenilirlik esastır. Yani reklamını verdiğimiz bir firmadan, dinleyicimiz gidip oradan gidip alış-veriş yaptığında memnun kalması lazım. Reklam konusunda dinleyicimiz bize güveniyor, biz de firmaların bize güven vermesini istiyoruz. Ayrıca İsrail mallarını, ABD mallarını biz, kesinlikle boykot ediyoruz. Onların mallarının reklamını hiç bir şekilde yapmıyoruz.
Bu kadar seçici davranmamıza rağmen hamd olsun Rabbimiz bize rızkını gönderiyor. Reklam bulma konusunda ciddi manada bir sıkıntı yaşamıyoruz. Tabi bu noktada esnaflarımıza da büyük görevler düşüyor. Çünkü İslami içerikli yayın yapan radyoların, televizyonların hakkın sesinin yükselmesi için bu kurumlara reklam vererek destek vermeleri gerekiyor. Bu manada da esnaflarımızdan desteklerini esirgememelerini bekliyoruz.
Bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz.
Ne demek, asıl biz İlke Haber Ajansı'na teşekkür ediyoruz, Allah razı olsun.