Mardin’de Kızıltepe Belediyesi tarafından “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı” etkinlikleri adı altında bir konser düzenledi. Dün akşam Kızıltepe Otogarı Miting alanında gerçekleştirilen konsere İlçe Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Mehmet Yüzer de katıldı.
Burada konuşan Yüzer, konsere gelen şarkıcı Göksel’e teşekkür ederek, çiçek takdim etti. “Biz sanatçılarımızın aynı zamanda gençlerimize rol model olmasını istiyoruz.” diyen Yüzer, “Sözü daha fazla uzatmadan, sizleri müzik şöleniyle baş başa bırakıyorum.” dedi.
Konuşmanın ardından şarkıcı Göksel, “Depresyondayım” şarklısını seslendirdi. Şarkının seslendirilmesiyle kız ve erkeklerin iç içe dans ettiği ve birbirinin omuzuna çıktığı görüldü.
Söz konusu konsere tepki gösteren sivil toplum kuruluşları ile siyasi parti temsilcileri, bu tür konserlerin gençlerin manevi ve ahlaki değerlerine zarar vermekten başka bir işe yaramadığını savundu.
“Bu tür konserler esef vericidir”
Belediyelerin halka hizmet için var olduklarını hatırlatan medrese âlimi ve Hikmet-Der Başkanı Molla Ali Özgüç, “Belediye halkın sorunlarıyla ilgilenecek, yollarını yapacak, halkın kültürel faaliyetlerini inceleyecek ve onlara hizmet edecek. Dün akşamki konserin fotoğraflarını gördüm, gerçekten esef vericiydi. Bu İslami değerlerimizle bağdaşmayan ve İslam’ın değerlerini alt üst eden bir hareket olarak algıladım.” dedi.
Konserin nevruzdan ne farkı var?
Kayyum belediyenin dün akşam düzenlediği konser ile daha önceki belediye yönetiminin düzenlediği nevruz etkinliği arasından hiçbir farkının olmadığını ifade eden Özgüç, şunları söyledi:
“Önceki belediyeler nevruzlarla halkı böyle ahlaksız şeylere teşvik edip kız erkek iç içe danslara yönlendirip meşgul ediyorlardı. Hükümetin belediyeleri de aynı şeyi yapıyorsa biz Müslümanlar, sivil toplum kuruluşları olarak, diğerlerine tepki verdiğimiz tepki gibi bunlara da tepki vermeliyiz. Peygamber Efendimiz (aleyhi salat-u vesselam) bir Hadis-i Şerifte ‘İslam’a aykırı bir münkeri gördüğünüz zaman elinizle kaldırın. Elinizle kaldıramıyorsanız dilinizle söyleyin’ diyor. Bizde dilimizle söylüyoruz. Dün akşam verilen konser kesinlikle İslami değildir. Onu izleyenlerde, düzenleyenlerde günahkârdır. Biz bu şekildeki davranışı reddediyoruz. Bunu hükümete de bildiriyoruz. Cumhurbaşkanımızın politikası kesinlikle bu değildi.”
“Dün akşamki konser gençleri daha çok şehvete, ahlaksızlığa ve madde bağımlılığına sürükleyecek”
Söz konusu konserleri kınayarak, herkesin de tepkisini ortaya koyması gerektiğinin altını çizen Özgüç, “Kayyumlar atandığı zaman daha güzel hizmetlerin yapılacağı ve halkın değerleriyle çelişmeyen etkinliklerin düzenleyeceğini umuyorduk. Çünkü bizim bu bölgemizde medreseler, âlimler, tasavvuf ehli inşalar var, halk dindar. Bizim değerlerimizle çelişen bu gibi hareketleri tasvip etmediğimiz gibi elimizden geleni de yapacağız. Bu konuyu hükümetin tüm mecralarına götüreceğiz. Belediye Başkanı olsun, kayyum olsun fark etmez, halka hizmet edecek kültürel faaliyetleri yapsınlar ama değerlerimizle çelişecek bir şekilde değil. Eğer bugün gençlerimiz madde bağımlısına müptela olmuşsa onları madde bağımlılığından kurtaracak faaliyetler yapsın. Dün akşam ki faaliyet tam tersine daha çok gençleri şehvete, daha çok ahlaksızlığa ve daha çok madde bağımlılığına sürükleyecek bir davranış olarak algılıyoruz ve bunu protesto ediyoruz. İslam’ı duyarlılığa sahip sivil toplum kuruluşları kesinlikle tepkilerini ortaya koyması lazımdır. Bir daha böyle bir hareketin Kızıltepe’mizde olmasını istemiyoruz ve İnşallah bir daha da böyle bir şeye müsaade etmeyeceğiz.” dedi.
“Bu bir ifsat projesidir”
Son dönemlerde ve özellikle belediyelere kayyumlar atandıktan sonra “Gençlik Festivalleri” adı altında ifsat hareketinin başlatıldığını ve bunun da bir proje olduğunu vurgulayan HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkanı Abdullah Kavan, bunun hem kendilerini hem de halkı ciddi anlamda endişelendirdiğini söyledi.
Kavan, “Bir toplumun geleceğini şekillendiren, temellerini sağlamlaştıran gençliktir. Maneviyatı güçlü, saygılı manevi değerlere sahip çıkan bir gençliğin oluşması tüm Müslümanların hayalidir. Ama son dönemlerde bir projenin, bir elin, bir derin yapının belki daha önce Batı taraflarında rastladığımız ve son dönemde Doğu ve Güneydoğu da ‘Gençlik festivalleri’ adı altında bir ifsat hareketinin başladığını görüyoruz. Dün akşam Kızıltepe’de de böyle bir konserin gerçekleştiğini ve bu ifsat hareketinin sadece belirli bir bölgede değil, bir proje olduğunu bizzat şahitlik ediyoruz. Manevi değeri yüksek bir gençlik beklenirken, malum Cumhurbaşkanı’nın da bir ifadesi vardı ve halk tarafından ciddi bir karşılık buldu. ‘Dindar nesil projesi’ adı altında yapılacak faaliyetlerdi. Ama son dönemlerde bunun tam aksi bir tabloyla karşılaşıyoruz ve bu festivallerin özellikle devlet bütçesinden karşılanıp yerel yönetimlerin protokoller imzalayıp bu ifsat edici hareketlerle şarkıcıları getirip kızlı- erkekli bir ortamda bu konserlerin gerçekleşmesi dindar halkı endişelendirmektedir.” dedi.
“Toplumun ihyası için elimizi taşın altına koymamız gerekir”
Söz konusu ifsat edici hareketin önüne geçilmesi gerektiğini belirten Kavan, bu konuda herkese iş düştüğünü dile getirdi. Kavan, “Kayyumlar gelmeden önce çok şikâyetler vardı. Daha önce bölgemizde HDP’li belediyeler vardı. En çok şikâyet edilen konulardan bir tanesi halkın parası halkın hizmetinde harcanması gerekirken bu paraların dağlara gittiği, teröre gidip terörün beslendiği şekilde söylemler vardı. Bizde bunu defalarca dile getirdik. Kayyumlar geldikten halkın parası halkın hizmetinde sunulması gerekirken tam tersi bir tabloyla halkın parasıyla halkın çocuklarını ifsat etme, hiçbir hayâ değeri olmayan kızlı erkekli ortamlarda yapılan bu tür konserlere ve festivallere veriliyor. Eğer siz toplumu ihya etmek istiyorsanız, gücü elinde bulunduranlar; Devlet, Hükümet ve yerel yönetimler olarak bu ifsat hareketlerinin önüne geçilmesi gerekir. Bütün STK’lar, partiler, camialar endişesi olan her Müslüman bir blok oluşturması gerekir ve manevi değeri yüksek bir gençliğin yetişmesi için hepimiz elimizi taşın altına koymamız gerekir.” diye konuştu.
İLKHA