Aile, hastalıklardan korunma metotlarında koruyucu unsurdur

“İnsanlığın Son Kalesi Aileyi Diriltmek” isimli panelde konuşan Prof. Dr. Psikiyatrist Sefa Saygılı, “Aile, hastalıklardan korunma metotlarında koruyucu unsurdur.” dedi.

Türkiye Aile Meclisi ile Memur ve Emekli Sendikaları Konfederasyonu (MESK) ortaklığıyla “İnsanlığın Son Kalesi Aileyi Diriltmek” adıyla bir panel düzenlendi.

Fatih Nikâh Sarayında düzenlenen panele konuşmacı olarak Aile Meclisi Başkanı Âdem Çevik, Prof. Dr. Psikiyatrist Sefa Saygılı, İlahiyatçı Harun Ünal, Sosyolog Burcu Can ve Av. İlhami Sayan katıldı.

Kur’an-ı kerim tilavetiyle başlayan panelde yapılan konuşmalarda aileyi tehdit eden konulara temas edildi.

Panelde konuşan Prof. Dr. Sefa Saygılı, “Aile çok önemlidir. Toplumun mutlu olup olmadığını, sağlam olup olmadığını aileden anlarız. Aile bütün toplumlarda var olan bir kurumdur.” dedi.

“Aile hastalıklardan korunma metotlarında koruyucu unsurdur”

“Bir dönem Komünist ve Siyonistler aile ile uğraşmış, aile dışında bazı kurumlar kurmaya çalışmışlar ama hepsi hüsranla sonuçlanmıştır.” diyen Saygılı, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Günümüzde ailenin önemi azalmış olsa da yine toplumun temeli olmaya devam ediyor. Aile, hastalıklardan korunma metotlarında koruyucu unsurdur. Ailedeki fertler yalnızlık, acizlik çekmiyorsa bütün psikiyatrik hastalıklara yakalanmaları zorlaşıyor. Bedensel hastalıklarda da böyledir. Sadece hastalıklardan korunma açısından değil, hastalıkların iyileşmesinde de aile kurumunun etkisi vardır. Aile sağlamsa, hastasıyla ilgileniyorsa hasta rahatsızlığını daha çabuk atlatıyor. Maalesef günümüzde aileler bunalımda. Evlilikler oldukça azalmış, boşanmalar artmış. Gençler evlenmiyor. Geçenlerde yaşları 30’a yakın olan kızların bulunduğu bir ortamdaydım. Dikkat ettiğimde gördüm ki, hiçbirisinin parmağında yüzük yok. Genç kızlar da erkekler de evliliği tercih etmiyor. Evlenenler de az çocuk sahibi oluyorlar. Çocuk fazlalık gibi görünüyor.”

“Recep ile Şaban’ın aşkına Ramazan ne karışır’ denilerek kutsallarımıza hakaret ediliyor”

25 sene önce Türkiye’de KAOS GL adıyla 5 kişinin ortaya çıktığını ve bugün taksimde yürüyüşler yaptıklarını belirten Aile Meclisi Başkanı Âdem Çevik, “Adına ‘onursuzluk’ denmesi gerekirken ‘onur yürüyüşü’ diyorlar. Hatta ‘Recep ile Şaban’ın aşkına Ramazan ne karışır’ diyerek kutsallarımıza hakaret ediyorlar.” dedi.

Hazreti Ali (Radiyallahu anh)’ın ‘namuslular da namussuzlar kadar cesur olmadıkça adalet yerini bulmaz’ sözünü hatırlatarak konuşmasını sürdüren Çevik, “Bir yerde hata yapıyoruz. Her gün televizyonlardan cinnet ve cinayet haberlerini izliyoruz. Sanırım hata bizde. Biz Hazreti Musa değiliz, karşımızdakiler de Firavun değil. Bazen söz söylerken gerektiği gibi söyleyemiyoruz. Güzel dille ikna ederek söz söylenmelidir.” şeklinde konuştu.

“Feministler İstanbul sözleşmesinin iptal edilmesinin önüne geçti”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ramazan ayında görüştüklerini ve Cumhurbaşkanının ‘İstanbul sözleşmesi nas değildir! Feshedilebilir’ dediğini hatırlatan Çevik, bu konuşmanın ardından bazı feminist derneklerin ‘kadınlar şiddet görüyor. Sözleşme feshedilemez’ diyerek bu işin önüne geçtiklerini söyledi.

Panelde bir konuşma yapan İlahiyatçı Harun Ünal ise, İslami ibadetlerin gerektiği şekilde ifa edilmesi, özellikle namazın ikame edilmesi konusuna değinerek gerçek kurtuluşa erenlerin bu zümre olacağını ifade etti. 

İLKHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İstanbul Haberleri

Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanan doktor serbest bırakıldı
HÜDA PAR'dan Dr. Mehmet Arslan'a cezaevinde ziyaret
MAZLUMDER: Duyarlı insanlar üzerinde kurulan baskılar kabul edilemez
HÜDA PAR: Gözaltına alınan gençler bir an önce serbest bırakılmalıdır!
"Bilinçli bir irade sahibinin (Vacib-ül Vücud) varlığı zorunludur"