AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu Toplantısı'nın ardından gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Yaklaşık 5 saat süren toplantıda, Türkiye'nin gündeminin konuşulduğunu, Gezi Parkı ve sonrasındaki gelişmelerin değerlendirildiğini belirten Çelik, İçişleri Bakanı Muammer Güler'in de son gelişmelere ilişkin bilgi verdiğini söyledi. Toplantıda, Gezi Parkı odaklı eylemlerin iç ve dış yansımaları üzerinde de durulduğunu anlatan Çelik, "Meselenin ekonomik boyutu ele alındı. Bunlar üzerinde müzakereler yapıldı" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın Gezi Parkı eylemcilerinden bir grupla ve bazı sanatçılarla yaptığı görüşmelerde plebisit konusunun gündeme geldiğini hatırlatan Çelik, "Bugün bu, bizim MKYK'mızda da ele alındı ve MKYK üyelerimiz oy birliğiyle buna destek verdiler" diye konuştu.
"Tabii bizim MKYK'mız böyle bir kararı almayacak. Yani İstanbullu'ların, Taksim'deki düzenlemelerle ilgili halk oylamasına gitme kararı elbette AK Parti MKYK'sından çıkacak olan karar değil" ifadesini kullanan Çelik, şunları kaydetti:
"Ancak biz bu konuda bunun siyasi sorumluluk paylaşmak üzere parti olarak kendi içimizde bir fikir birliğine varıyoruz ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine bu anlamda ancak tavsiye niteliğinde bir bildirimde bulunabiliriz. İşin özü budur. AK Parti bu meselenin yani halk oylaması dediğimiz meselenin bu kez bu toplantıda teyit etmiştir. Daha önce zaten kamuoyuna yaptığımız açıklamalarda şunu söylemiştik: Yargı süreci beklenecek, yargı aleyhte karar verirse zaten yapılacak bir şey yok. Tabii yargı derken nihai temyiz merciinden söz ediyorum. Bu işin Bölge İdari Mahkemesi tarafı var ve Danıştay ayağı var. Oralarda nihai olarak aleyhte bir karar çıkarsa burada kimsenin yapacağı bir şey yoktur. Türkiye bir hukuk devletidir. Hukunun verdiği kararlar, mahkemenin verdiği kararlar idareci tarafından uygulanır. Biz de buna uyacağımızı, gereğini yapacağımızı ifade ettik. Ancak idarenin lehinde çıkarsa o zaman da 'lehimize çıktı, mahkeme bunu onayladığına göre hadi yapalım' demeyeceğiz ve bir halk oylamasına gideceğiz."
Halk oylamasının İstanbul genelinde yapılacağını ifade eden Çelik, "Büyükşehir sınırlarında bir oylama olacak. İstanbul Büyükşehir sınırları aynı zamanda mülki idare sınırlarıdır, 2004'te İstanbul ve Kocaeli'nde bu böyledir. Son çıkardığımız Büyükşehir Yasası'nda 30 vilayet bu statüye kavuşturulmuştur. Dolayısıyla biz İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kapsadığı alandan söz ettiğimiz zaman bütün İstanbul vilayeti akla gelmelidir. Bütün İstanbul vilayetinin oradaki seçmenlerin katılacağı halkımızın görüşüne başvurulacaktır. Halk bu konuda ne derse biz bu karara saygılı olacağız."
"Fiziki ve fiili zarar 140 trilyona varmıştır"
İyi niyetli, sempati uyandıran çıkışla başlayan gösterilerin, Türkiye'de herkesi üzen bir hal aldığını dile getiren Çelik, olaylarda 291 iş yeri, 271 özel araç, 116 polis otosu, 41 ambulansın tahrip edildiğini ve 13'ü AK Parti'ye, biri CHP'ye ait olmak üzere 14 parti binasının yakıldığını vurguladı. Çelik, "Turizme olan, ekonomiye olan etkisinden söz etmiyorum, doğrudan fiziki ve fiili zarar 140 trilyona varmıştır. Bu da tabii son derece üzücü bir durumdur" dedi.
"Sosyal medya konusunda kimse yasak beklemesin"
Sosyal medya konusunda kimsenin AK Parti'den bir yasak beklememesi gerektiğiini ifade eden Çelik, AK Parti'nin yoksulluk, yolsuzluk ve yasakları ortadan kaldırmak için iktidara gelmiş bir siyasi kadro olduğuna dikkati çekti.
"Bizim sosyal medyayı yasaklamak gibi bir niyetimiz de yok, fiilimiz de yok, aklımızın köşesinden de böyle bir şey geçmez" diyen Çelik, ancak yazılı ve görsel medyanın tabi olduğu etik kuralların sosyal medya için de zorunluluk olduğunu vurguladı.
Çelik, "Burada yapılmak istenen medeni ülkelerdeki gibi Batı Avrupa ülkelerinde, AB standartlarındaki gibi özellikle sosyal medyayla ilgili bugüne kadar kanunlarımızda mevcut olmayan, eksikliği hissedilen düzenlemeler yapmaktır" ifadesini kullandı.
Hüseyin Çelik, Gezi Parkı odaklı gelişmeler sırasında aşırı düzeyde hakaret içeren 105 internet sitesinin tespit edildiğini, kaynağına ulaşılmaya çalışıldığını, ayırca insanları isyana teşvik etmek, öfkenin kabarmasına yol açmak için açılmış sahte twitter hesaplarının da sahiplerinin belli olduğunu, bunlarla ilgili tespitlerin de yapıldığını söyledi. Çelik, bugüne kadar 262 twitter hesabının belirlendiğini de aktardı.
"Biz, bir taraftan duble yollar yaptık, bir taraftan da bilişimin duble yollarını döşedik" diyen Çelik, şu görüşleri dile getirdi:
"Bizim, sosyal medya karşıtı bir tutum içerisinde olmamızı kimse bizden beklemesin, Türkiye'yi başka ülkelerde de karıştırmasın. Vasıtaların kendileri çok iyi, çok kötü olmaz, onları iyiye kullanırsanız iyi olur, kötüye kullanırsanız kötü olur. Telefon sapıkları vardır diye telefon kullanmayı yasaklamak hiçbir zaman aklımızdan geçmedi, hiçbir akıllı insanın da aklından geçmemesi lazım, işin özü budur."