‘Türkiye’nin Kültür Atlası’ adlı kitapta Batman’a yönelik iftira ve hakaretlere sert tepki gösteren Batman Üniversitesinden Öğretim Üyesi Dr. Davut Okçu, bu kitabın yazarlarının müfteri olduklarını belirterek Batman halkını ve Batman’daki saygın kurumları suç duyurusunda bulunmaya çağırdı.
Batman ile ilgili çirkin iddiaların kaynağının HDP’ye yakınlığıyla bilinen Selis Kadın Danışma Merkezi olduğuna dikkat çeken Okçu, namus değerini reddeden Selis Danışma Merkezi yetkililerinin Batman halkına yönelik tahkir edici ifadeleri bilimsel gerçekler diye lanse ettirdiğini kaydetti.
‘Türkiye’nin Kültür Atlası’ adlı kitapta sadece Batman’la ilgili değil, diğer birçok ille ilgili yalan ve yanlış bilgiler olduğunu belirten Okçu, “Türkiye İş Bankasının yayınları arasında yer alan ‘Türkiye’nin Kültür Atlası’ kitabı bilimsel kriterler ve objektiflik ilkesine aykırı bilgiler ve ithamlar içerdiğinden saygıyı hak etmemektedir. Sadece Batman değil başta Kayseri olmak üzere pek çok ilimiz hakkında ileri sürülen bilgiler ve iddialar gerçeği yansıtmamakta ve içerdiği mesnetsiz hakaretler nedeniyle şiddetli eleştirilere maruz kalmaktadır. İnanç ve düşünceyi ifade özgürlüğü kutsaldır ve hakaret içermediği müddetçe hoşgörü ile karşılanmalıdır. Ancak kitabın 290, 291, 292, 293'üncü sayfalarında ve Batman şehrini anlatan bölümlerinde şehrin karalandığı ve hakir görüldüğü ifadeler yer almaktadır. Kitap, Batman’ın kadim tarih ve kültürünü aktarmaktan ziyade marjinal bir kesimin görüşleri doğrultusunda son yıllarda cereyan eden terör olaylarından yola çıkarak tahkir edici bir anlayışla kaleme alınmıştır. Bu ifadelerin düşünce ve inanç özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi ise asla mümkün değildir.” dedi.
"Oysa her iki yazarın da kadınlarla ilişkileri yargıya taşınacak kadar sorunludur"
Kitabın yazarlarının kadına şiddet ve kadın intiharları üzerinden Batman’ı karalamaya çalıştıklarını belirten Okçu, “Oysa her iki yazarın da kadınlarla ilişkileri yargıya taşınacak kadar sorunludur. Şüphesiz özel hayatlarını irdelemek bize düşmez. Ancak 'dinime küfreden bari Müslüman olsa' atasözünden hareketle, Batmanlılara kadına şiddet yönüyle saldıran malum yazarların, kadınlara gösterdikleri saygısızlığın basın tarafından gündeme getirilen kısmını hatırlatmakla yetineceğiz. Yazarlardan Prof. Dr. İbrahim Atalay’ın Araştırma Görevlisi M.K.’ya yaptığı hakaretler çekilemez hale gelince konu mahkemeye intikal etmiştir. Konu ile ilgili olarak basında yer alan haber aynen şöyledir; 'M.K. şikayet dilekçesinde, Prof. Dr. İbrahim Atalay’ın, 2002 yılından beri kişilik haklarına saldırdığını, eşine yönelik çirkin sözler sarf ettiğini, 25 Eylül 2010 tarihinde, kapıyı bile çalmadan odasına girip, bağırarak, ‘Elime bir sopa alacağım, senin kıçını kızartana kadar pataklayacağım’ şeklinde, çalışma arkadaşlarının yanında, kendi şahsi işiyle ilgili yapılan ufak bir hata sebebiyle saygısızca cümleler sarf ettiğini öne sürmüştü.” ifadelerini kullandı.
Kitabın diğer yazarıyla ilgili iddiaları da gündeme getiren Okçu, açıklamasına şöyle devam etti:
“Kitabın diğer yazarı Prof. Dr. Kenan Mortan’ın kadın ve aile anlayışını yansıtan bir iddiayı basında geçtiği şekliyle aktarıyoruz; 'Şu anda Celal Bayar Üniversitesinde görev yapmakta olan Yar. Doç. Şefika Nüvidalemdaroğlunun eski eşi Nüvidalemdaroğlumortan, kocası Kenan Mortan'ın kendisini Kıbrıs'ta Yahudi bir arkadaşıyla aldattıktan sonra Mortan soyadını maziye gömerek Nüvidalemdaroğlu olarak hayatına devam etmiştir. Ucube kitabın yazarı Kenan Mortan, halen Batman Üniversitesinde görev yapmakta olan Dr. Öğr. Üyesi Nüvid Alemdaroğlu’nun eski kocasıdır. Nüvid Alemdaroğlu ise başörtülü öğrencilere mobbing uygulamaktan dolayı öğrenciler tarafından defalarca şikâyet edilmiş ve hakkında soruşturma açılmıştır."
"Kitabın yazarları, bilimsellikten uzak, mesnetsiz, subjektif, ideolojik ve samimiyetten yoksun bir anlayışla hareket etmişlerdir"
Kitabın yazarlarının ‘kadına şiddet’ ve ‘aile bütünlüğünü koruma’ konusunda sabıkalı olduklarını vurgulayan Okçu, “Hal böyleyken bu zevatın Batman halkına söz söylemeden önce kendilerine bakmalarını öneririz. Mortan ve Atalay’ın güvenilirliği çeşitli vesilelerle sorgulanmıştır. Nitekim Kayseri ile ilgili olarak aktardıkları bilgiler de Kayseri yazar ve STK'ları tarafından reddedilmiştir. Kayseriehaber’den Kadir Dayıoğlu’nun görüşlerinin bir paragrafını yorumsuz aktarıyoruz; 'İş Bankası Kültür Yayınları arasında yayınlanan (2019), Türkiye’nin Kültür Atlası isimli eserin yazarları Kenan Mortan (İktisatçı/Gazeteci) ve İbrahim Atalay (Coğrafyacı). İkisi de profesör. Sanırım, Kayseri ile ilgilileri de arada sırada gelip geçmekten öteye geçmez. Kitap, oldukça hacimli. 765 sayfa. Çok farklı konular var. Kayseri’ye 15 sayfa kadar ayrılmış. Hocalarımız, kusura kalmasınlar, bazı yanlış bilgiler var. Bu yazımın amacı da onları belirtmek. Yoksa eleştirmek bağlamında değil. Kayseri bağlamında söylüyorum, bence 'çalakalem' yazılmış; 'kaynak kitap' falan da değil. Bilindiği gibi bir bilginin güvenilirliği o bilgiyi aktaran kimselerin adilliği, doğruluğu, objektifliği ve kişilikleriyle doğru orantılıdır. Sorunlu yazarları kaleme aldığı kitabın ‘Batman’ maddesi ile ilgili hiçbir bilgi somut ve güvenilir bir kaynağa veya kuruma da dayanmamaktadır. Bu bağlamda Türkiye’nin Kültür Atlası isimli kitabının yazarları, bilimsellikten uzak, mesnetsiz, subjekif, ideolojik ve samimiyetten yoksun bir anlayışla hareket etmişlerdir.” dedi.
"Kitapta yazılanların gerçeklikle bir ilgisi yok"
Yazarların çirkin iddialarına HDP’li Belediye Başkanlığına bağlı Selis Kadın Danışma Merkezi ve Batman Barosunu kaynak gösterdiklerini belirten Okçu, “Türkiye’nin Kültür Atlası isimli kitabın yazarları, Batman ile ilgili maddede yer alan çirkin iddialarına HDP’li Belediye Başkanlığına bağlı Selis Kadın Danışma Merkezi ve Batman Barosunu kaynak göstermişlerdir. Batman Barosu yönetimi iftiraları sert bir dille yalanlamıştır. Nitekim Batman Baro Başkanı Abdulhamit Çakan iddiaları 'Başlık parası karşılığı zorla evlendirilmek, çocuk yaşta evlilik, evlilik sonrası sistemli şiddet görme intiharların başlıca sebepleri arasında gösterilmiş. Batman’daki kadınların yüzde 50’sinin düzenli işkence gördüğü ve her beş çocuktan birisinin aile içinde ensest ilişkiye maruz kaldığı, yani istismara uğradığı Batman Barosu kaynak gösterilerek iddia edilmiş. Öncelikle Batman Barosu’nun böyle bir çalışması yok. İkincisi, Batman’la ilgili kitapta yazılanların gerçeklikle bir ilgisi yok. İstatistikler de bunu gösterir niteliktedir' sözleriyle yalanlamıştır. Batman Barosu tarafından 2000 ve 2007 yıllarında Batman’da yaşanan intihar olaylarıyla ilgili iki raporun hazırlandığını söyleyen Çakan, 'Ancak bu raporların hiçbirinde ilgili kitapta yer alan bilgilere dair bir ibare bulunmamaktadır' şeklinde beyanatta bulunmuştur.” ifadelerini kullandı.
"Çirkin iddiaların kaynağı HDP’li Belediye Başkanlığına bağlı Selis Kadın Danışma Merkezi"
Devletin resmi arşivlerinin de yazarları yalanladığını söyleyen Okçu, şunları söyledi: “Nitekim resmi kayıtlara göre intihar olayları sıralamasında Batman ili 2001 de 58'inci, 2002'de 54'üncü, 2003'te 41'inci, 2004 ve 2005'te 56'ncı sırada yer almıştır. Kitapta yer alan iftiralara kaynak gösterilen ikinci kurum HDP’li Belediyelerin kurduğu ve Belediye bünyesinde faaliyet gösteren bir kurum olan ‘Selis Kadın Danışma Merkezi’dir. Merkez, özellikle toplumsal ve dini değerler ile mücadeleyi amaç edinmiştir. Örneğin Batman Belediyesi Selis Kadın Danışmanlık Merkezi, '25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü' etkinlikleri kapsamında Gülistan Caddesi’nde iki gün önce çadır açtı. Etkinlik kapsamında çadırlara asılan ve üzerinde Kürtçe ‘Em jin in. Ne namusa tu kesi ne, namusa me azadiya meye!’ (Biz kadınız. Kimsenin namusu değiliz. Namusumuz özgürlüğümüzdür)' sloganlarının yer aldığı afişler astırmıştır. Sloganda da görüldüğü gibi geleneksel aile yapımızın en güçlü bağı olan ve eşlerin birbirlerine olan sadakatini ifade eden ‘namus’ değeri hafife alınmış ve reddedilmiştir.”
"Namus değerini reddeden Selis Danışma Merkezi yetkililerinin Batman halkına yönelik tahkir edici ifadeleri bilimsel gerçekler diye lanse edilmiştir"
Okçu, “Namus değerini reddeden Selis Danışma Merkezi yetkililerinin Batman halkına yönelik tahkir edici ifade vermiş olmaları bu kapsamda normal karşılanabilir. Ancak bu açıklamaların hiçbiri somut ve bilimsel bir veriye dayanmamaktadır ve ölçü olarak kabul edilemez. Selis Danışma Merkezi yöneticileriyle paralel bir siyasi çizgiye sahip olan Müjgan Halis’in çizdiği çirkin bir tabloyu da ‘Batman’ maddesine yerleştiren yazarların ne kadar özensiz ve sübjektif çalıştığını ortaya koymaktadır. Müjgan Halis’in zihninde kurguladığı ve gerçeklikle hiçbir ilgisi bulunmayan sözleri şöyledir; “Batmanlı aileler, 'Özgür Kürdistan' hayallerinin söndürülmesinden yakındırlar. Batman Devlet Hastanesi'nin morguna ise yeni kadın cesetleri geliyordu. Evli-bekar, genç-yaşlı, çocuklu-çocuksuz, esmer-kumral kadın cesetleri. Kimi silahla, kimi kendisini asarak, kimi ilaçla son verilen yaşamlar morgun soğuk dolaplarında otopsi için sırasını bekliyordu. Mekânın Güneydoğu, kahramanların Kürt, konunun intihar olması, çalışmanın en önemli dezavantajlarını oluşturdu." dedi.
"Batman’ın saygın kurumlarını ve Batmanlıları kitabın sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunmaya davet ediyorum"
Okçu son olarak şunları söyledi: “Yayınevi Genel Müdürünün özür beyan etmesi şüphesiz değerlidir. Yazarların da aynı şekilde özür beyan etmesi Batmanlıların öfkesini dindirmek açısından dikkate alınacaktır. Ancak sorumluların özür dilemesi hukuki süreci aksatmamalıdır. Çünkü özürlere rağmen değişik yayınevleri tarafından kitabın satışları devam ettirilmekte, hatta kitabın tanıtımı gerçekleştirilmektedir. Nitekim tüm bu olaylar ardından skandal kitabın reklamı bu kez de Cumhuriyet Gazetesi tarafından yapıldı. Cumhuriyet'in 2 Nisan günü 'Kitap' ekinin kapağında Kenan Mortan'ın söyleşisinin yer aldığı duyurulmuştur. Öyle ki, toplatılma kararı ve özür mektuplarına rağmen 'Kitap' ekinde 'Kenan Mortan ve İbrahim Atalay'ın kaleme aldıkları, yedi bölgenin kültürel, iktisadi ve insani yanlarıyla ayrı ayrı resmedildiği ‘Türkiye'nin Kültür Atlası'nı bu topraklardan bu topraklara yazılmış uzun bir mektup gibi okumak da mümkün' satırlarıyla kitabın reklamı yapılmıştır. Bu kapsamda Batman’ın saygın kurumlarını ve Batmanlıları kitabın sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunmaya davet ediyorum.”
İLKHA