ŞANLIURFA - Akçakale Süleyman Şah çadır kentinde kalan Suriyeliler, seslerini duyurmak için basın yolunu kullandı. Çarşı iznine çıkıp ajans temsilciliğini ziyaret eden Suriyeliler, bulundukları ortamı şikayet ettiler.
Sıkıntılarını anlatan Suriyeli mültecilerden Abu Yusuf: "Yaklaşık üç aydan beridir Akçakale kampında kalıyorum ben durumdan pek memnun değilim. Biz layıkıyla ağırlanmıyoruz bizler bize kapısını açan Türkiye'den memnunuz ancak geldiğimiz günden beri bazı olumsuzluklarla karşılaşıyoruz" dedi.
Abu Yusuf yaşadığı olumsuzlukları ise şöyle sıraladı:
"1- Biz Türkiye'ye geçiş yaptığımız gün sözde kamp araçları gelip bizi aldı ancak araçta bulunan ve görevli olduğu belirtilen bir Suriyeli yolculardan yol ücreti istedi. Ben duruma karşı geldim 'bu insanlar savaştan kaçmış hiç paraları yok' dedim. Bunun üzerine 'tamam sen para verme ama sus' dedi. Ben de, ona 'hayır bu kadar yolcunun parasını verecek param var, para için ve kendim için değil bu insanlar için konuşuyorum' dedim ancak nafile.
Kampta Kalanlar Arasında Beşşar Esad Yanlıları Var
2 - Kampta bizden seçilen Suriyeli görevliler var ve bunların çoğu Şebbiha dediğimiz Beşşar yanlıları ve bunlar burada fark edilmeden görevlendirilmiş. Bunlar sözde bizim aramızda adalet sağlayacaklar ancak biz Suriyeliler olarak bunları istemiyoruz, bunlar bize zulüm ediyor, bir sorun olup da dile getirdiğimizde bizi idareye şikayet edip sınır dışı ediyorlar. Çoğu muhtarlıklar da görevli olan bu şahıslar, gelen eşyaların çoğunu kendine alıyor. Geçenler de eşi savaşta şehit olmuş bir kadının kimliğini alıp sözde ona gereken ihtiyaçları getirecekler ancak getirdikleri eşyanın bir kısmını alıp kendisi götürmüş.
3 - Biz bir sorunumuz olup da Türkiyeli yöneticilerine iletmek istediğimizde idarecilere ulaşamıyoruz ya da ulaştığımızda gerekenler söyleniyorsa da yerine getirilmiyor. Bizler Akçakale kaymakamının gelip çadırları ziyaret etmesini istiyor ve sorunumuzu kendi kulağıyla dinlemesini istiyoruz. Ama hiçbir Suriyeli görevli yanında olmasın çünkü bu tür durumlarda isim alınıp sorunu söyleyen şahıs sorunlu gösterilip kamptan sınır dışı ediliyor.
4- Bizlere lojistik giysi veriyor ama oradaki görevliler bize ters davranıyor küçüklere büyük büyüklere küçük elbise veriliyor kısacası numaralar tutmuyor.
5 - Bizler bu çadır kentte yirmi yedi bin kişi barınıyoruz hastane kifayet etmiyor. Ben eczacıyım Suriye'de bazen hastalara ben bakıyordum. Bizim içimizde halen hastaneye gitmeye utanan şahıslar var. Geçenlerde bir komşunun çocuğu gece boyunca ağladı inledi ben gece yarısı gidip çadırın kapısını çaldım dedim niçin çocuğu bekletiyorsun dedim bana utandığını söyledi çünkü sabahları sıra çok bağıran çağıran sıra alabiliyor dedi."
Öncelikle aklına gelen sorunlar bunlar olduğunu ifade eden Abu Yusuf ayrıca, başlarındaki muhafızlar ve Suriyeli muhtarların kaldırılmasını istedi.
Irak savaşı zamanında Suriye'ye iltica eden Iraklıları en güzel şekilde ağırladıklarını dile getiren Abu Yusuf, Peygamber döneminde Müslümanların, adaletinden dolayı Necaşi'nin memleketine hicret ettiklerini hatırlatarak, "Bizim de isteğimiz bizlerin arsında adalet sağlansın" ifadelerini kullandı.
"Gönüllü Olarak Çalışacağımız Hastane Açılsın"
Abu Yusuf son olarak, "Bizim aramızda onlarca doktor hemşire eczacı ve sağlık çalışanı var. Bu sahra hastanesi yeterli değil bize ayrı bir hastane açılmasını istiyoruz. Bizim dışarıda 18 milyona yakın göçmen vatandaşlarımız var gelip burada sadece görev yapmak hastane kurmak istiyorlar. Herhangi maddi istekleri de yok herkes gönüllü gelip hizmet etmek istiyor" dedi.
Abu Yusuf'un yanında bulunan Suriyeli bir öğretmen de eğitim alanındaki sorunlarına değinerek, bu alanda yaşanan eksiklerin giderilmesini istedi. (Ali Durmaz - İLKHA)