Aktarlara olan rağbet devam ediyor

Kış aylarında doğal beslenmek ve salgın hastalıklarla baş edebilmek, şifa bulmak için aktarların yoğun mesaisi devam ediyor.

Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 32 yıldır aktar mesleğini sürdüren Abdulbaki Yıldız, kış aylarının ortalarına gelmekle beraber insanların salgın hastalıklardan şifa bulmak için aktarlara rağbet ettiklerini belirtti.


Koronavirüs salgını sürecinden sonra genel olarak insan vücudunun bağışıklık sistemin zayıfladığını belirten Yıldız, zayıflayan insanların da daha çok aktarların yolunu tuttuğuna dikkat çekti.

"Ihlamur ve zencefil kışın olmazsa olmazlarındandır "

Kış aylarında en fazla tercih edilen doğal bitkiler hakkında değinen Yıldız, "Kış hastalıklarında soğuğa karşı olarak ilk önce zencefil, ıhlamur, papatya, hatmi çiçeği geliyor. Yalnız Koronavirüs salgını sürecinden bu yana insan vücudundaki bağışıklık sistemi bayağı zayıflamış. Ufak bir soğuk algınlığından birçok belirtiler meydana geliyor. Onunla ilgili doğal ürünler, doğal gıdalar, doğal bitkiler tavsiye ediyoruz. Özellikle beslenmelerini tavsiye ediyoruz. Bağışıklık sistemi birçok yönden artık kendini kapatmaya başladı. Son 2 yıldır insanlar bayağı mağdur bu konuda. Özellikle genetiğiyle oynanmış gıdaların alınmamasını tavsiye ediyoruz. Alınan gıdaların da doğal olması lazım. Bunlar çok yardımcı oluyor ve tabii ki bitkilerde doğal olduğu için bunlarla ilgili karışımlar hazırlıyoruz. Bunlarla kaliteli ballar üretip kestane balı, keçiboynuzu özleri içeren ballar, kış hastalıklarında vücuda bayağı yardımcı oluyor. Ihlamur ve zencefil kışın olmazsa olmazlarındandır ." ifadelerini kullandı.

Abdulbaki Yıldız

Fazla bitki tüketildiğinde oluşabilecek yan etkiler hakkında değinen Yıldız, "Bitkiler de yan etkileri tıbbi ilaçlarla kıyaslanmayacak derecededir. Yani yan etkileri çabuk hissedilen bitkiler çok azdır. En fazla yüzde 5 vücuda yan etkileri olan bitkiler de var. Mesela karabaş otları vücudu nemlendirir. KOAH astım hastalığı olan kişilerde yoğun olarak bu bitkiyi tüketemezler. Bunun yanında zencefil bitkisi bir böbrek iltihabı olan veya mide rahatsızlığı olan birinde acı olduğu için fazla içemez. Ama daha az miktarlarla alındığında yan etkileriyle uğraşmamış olacaklar." dedi.

"Koronavirüs döneminden sonra insanlar aktarlara bayağı yoğunlaşmış durumda"

Salgın döneminde olduğundan aktarlara rağbet olduğunu ifade eden Yıldız, "Aktarlara rağbet bayağı var. Korona döneminden sonra özellikle bayağı yoğunlaşmış durumdadır. Koronavirüsten önce de tabii ki yani bitkilere rağbet ediliyordu, doğal beslenmek isteyenler, doğal tedavi görmek isteyenler perhizlerle, doğallıkla hastalıklarını geçirmek isteyenler de vardı. Koronavirüs salgını sürecinden sonra daha çok arttı." ifadelerini belirtti.

Bitkileri tüketirken dikkat edilmesi gereken hususları aktaran Yıldız, "Bitkileri tüketirken fazla alınmaması, fazla demli yapılmaması lazım. Usulünce yapılması lazım. Bir su bardağına bir tatlı kaşığı eklenilmesi en doğal olanıdır. Bazıları bilinçsizce çabuk iyileşirim mantığıyla bitki karışımlarını çok demli yapıyorlar. Aslında öyle değildir. Vücudun ihtiyacı kadarı olan demi demlemek ve öyle içmek lazım. Aşırı olunca yan etkileri de beraberinde getiriyor maalesef." şeklinde konuştu. (İLKHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Sağlık Haberleri

Akran zorbalığının belirtileri
Aileler çocuklarının alışılmadık davranışlarını ve özelliklerini tanımlayabilmeli!
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: Aşırı koruma ve kontrol sevgi değil çocuğun ruhunun hapsidir
Diş sağlığı için bebeklere şekersiz beslenme alışkanlıkları edindirin
Uzmanlar, bal kabağı tüketimini tavsiye ediyor