Katar Merkezli kanalın Türkçe bölümü tarafından hazırlanan analiz haberi sizlerle paylaşıyoruz:
Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda düzenlenen ‘Peygamber’e Saygı’ mitinglerinde geçmişte meydana yüz bine varan kalabalıkları toplayabilmiş Mustazaflar Cemiyeti’nin bir anlamda devamı ya da siyasi uzantısı olan HÜDA-PAR’ın organizasyonu eski şaşaalı günlerinden uzaktı.
Yerel seçimlere az bir süre kala yapılan miting belki de bu nedenle salt yerel seçim orijinli değil, geçmişteki kalabalıklara selam yollayan bir paket halinde sunulmuştu: “Halepçe Katliamı’nın 26. yıldönümü münasebetiyle ‘Şeyh Sait Kıyamından Roboski’ye Mazlum Müslüman Kürtler Mitingi.”
Miting duyurusunda ‘HÜDA-PAR’ logosu küçük kalmıştı. Halepçe, Şeyh Sait ve Roboski olgularına karşın meydan geçmişteki kalabalık ile kıyaslandığında, artık siyasi bir parti olan HÜDA-PAR’ın tabanına işaret ediyordu.
Emniyet verisi 12-15 bin
Miting duyurusu için yaptığı toplantıda konuşan HÜDA-PAR İl Başkanı Şeyhmus Tanrıkulu, seçim arifesinden dolayı hem seçim mitingini hem de Halepçe katliamının yıldönümü münasebetiyle anma programını beraber icra edeceklerini söylemişti. Meydandaki kalabalığın profili dikkate alındığında ise toplananların diğer olguları es geçip, salt HÜDA-PAR mitingi için geldiklerini söylemek mümkün. Yine de pek çok siyasi partiyi kıskandıracak bir kitlenin İstasyon Meydanı’nda toplandığını söylemek gerekir. Emniyet verilerine göre meydanda toplananların sayısı 12-15 bin arasındaydı.
Çevre il ve ilçelerden gelenlerin olmasına karşın miting alanını dolduranlar çoğunlukla yerli halktan oluşmuştu. Kadınlar çoğunluktaydı ve kadınların büyük bölümü çarşaf ve peçe giyinmişlerdi.
Konuşmaktan kaçınsalar da ‘Neden HÜDA-PAR?’ sorusuna ‘Zulme dur demek için, adil ve şeffaf bir yönetim için’ yanıtları geldi genellikle. Ancak yerel yönetimler ile ilgili bir iddiadan çok HÜDA-PAR’ın ‘Ben de varım’ demesinin yansıması meydanda da okunabiliyordu.
Paralel yapı ve BDP saldırısı
Partilerinin tabanının bulunmadığına dair suçlamalara cevap vererek konuşmasına başlayan HÜDA-PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu meydandaki kitleyi işaret ederek 30 Mart akşamı pek çok kişinin yüzlerinin kızaracağını ve tabanlarını göreceklerini söyledi. Partilerine yönelik saldırıların arttığını da belirten Yapıcıoğlu bu saldırıların, adını vermeden 'okyanus ötesi' olarak tarif ettiği Gülen Cemaati ve BDP’den kaynaklandığını ileri sürdü:
“Okyanus ötesinin yerli işbirlikçilerinden saldırılar geliyor. Madem HÜDA-PAR tabanı yok, niye saldırıyorsunuz? Kimi HÜDA-PAR’ın oyları bölmek için AK Parti’nin oyunu olduğunu söylüyor. AK Parti ise bizler için yeşile boyanmış Kürtçüler, diyor. MOSSAD kurmuş, diyorlar. Biz daha İsrail’i devlet olarak kabul etmezken MOSSAD niye kursun HÜDA-PAR’ı. Kürtlerin oyu BDP’nin tekelinde mi? Dindarların oyu AK Parti’nin tekelinde mi. Bütün BDP’liler ve AK Partililer lütfen kendilerine oy versinler. Biz halkın oylarına talibiz. Allah'ın izniyle 30 Mart akşamı yüzleri kızaracak, görecekler tabanımız var mı, yok mu?”
Onlara miting yaptırmayız
Kendilerine yönelik saldırılara karşı huzurun bozulmaması için yanıt vermediklerini belirten Yapıcıoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü.
“Şırnak’ta 12-13 yaşlarındaki çocuklar otobüslerimizin camlarını kırdılar. Bizleri taşlatıyorlar. Bölgede 10-15 parti teşkilatı var. Bizden rahatsızlar. Bugün Diyarbakır Fiskaya’da Silvan’dan mitingimize katılmak için gelen kardeşlerimizin araçlarına pompalı tüfekle ateş ettiler. Van’daki mitingimizde bacılarımıza el kaldırdılar, tekme attılar. Bu hareketi yaptıranlara sesleniyorum. Aklınızı başınıza alın, bizi korkutacağınızı, diz çöktüreceğinizi zannediyorsanız asla göremeyeceksiniz. Haddinizi aşıyorsunuz artık. Memleketin huzurunu kaçırmaktan vazgeçin. Sizden korktuğumuz için cevap vermiyoruz sanmayın. Sizlere miting yaptırmayabiliriz, sokağa dahi çıkarmayabiliriz. Ama huzur bozulmasın diye bu tür işlere yönelmiyoruz. İnsanları sömürtmeyeceğiz. Biz şu bu partinin alternatifi değiliz. Sistemin alternatifiyiz. Siz trenin makinistini değiştirmek istiyorsunuz, biz makas değiştirmek istiyoruz.”
“Putları kırmak için geliyoruz”
Sözleri sık sık tekbirlerle kesilen Zekeriya Yapıcıoğlu mücadelelerini Hz. İbrahim’in putları kırma mücadelesine benzeterek Amerika ve İsrail’in mazlumları katlederek ilahlık davası güttüklerini söyledi. Kendilerinin ise onlara İstasyon Meydanı’ndan cevaben ‘La ilahe illallah’ (Allah’tan başka ilah yoktur) dediklerini ifade etti.
HÜDA-PAR’ın Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Hüseyin Yılmaz ise Dağkapı Meydanı’na Şeyh Said Meydanı adı vereceklerini, birlik ve beraberliklerini de İslam ve Kur’an çevresinde sağlayacaklarını söyledi.
Miting alanına asılan pankartlarda ve konuşmalarda sıklıkla zikredilen ‘Referansımız İslam’dır’ sözleri HÜDA-PAR’ın önem verdiği ve üzerinde durduğu bir söylem. Ancak bölgede siyasi rekabette referans olarak ‘İslam’ın benimsenmesi konusunda yalnız değiller. Pek çok parti, mitinglerinde veya çalışmaları sırasında bu olguyu özellikle belirtiyor. Muhafazakar tabanı oldukça kuvvetli olan bölgede 30 Mart günü bunun da sınanacağı tarih olacak bir anlamda. (Al jazeera)