Alacağı zekâttan saymak caiz midir?

Fetva Kurulu, alacaklının borçlusunu borçtan muaf tutarak zekât vermiş sayılamayacağını ancak konuyla alakalı fıkıh kitaplarında "ayrıntı" olduğunu belirtti.

İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu "Alacağı zekâttan saymak caiz midir?" hakkında açıklamada bulundu.

Fetvada, şu ifadelere yer verildi.

"Sevgili Peygamberimiz (aleyhissalatu vesselam) Muaz Bin Cebel’i Yemen’e gönderdiğinde kendisine 'Onlara zenginlerden alınıp fakirlere verilmek üzere Allah’ın farz kıldığı sadakayı (zekâtı) öğret' dedi (Buhârî, Zekât 1, 1395). Fakîhler, 'zenginlerden alınıp fakirlere verilmek üzere' cümlesinden, zekâtın kabz (bilfiil alma/verme) yoluyla bir gruptan alınıp başka bir gruba verilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Dolayısıyla alacaklı borçlusunu borçtan muaf tutarak zekât vermiş sayılmaz (Nevevî, el-Mecmu' VII, 254). Ancak konuyla alakalı fıkıh kitaplarında şöyle bir ayrıntı bulunmaktadır:

Alacaklı, borçluya zekâtını verdiği takdirde borcunun ödeneceğini umuyorsa veya borçluya 'malımı ver, zekâtımı sana vereceğim' ya da borçlu 'zekâtını bana ver, borcumu vereyim' derse ve dedikleri gibi yaparlarsa verilen zekât geçerli olur (İbnü'n-Nakîb, Umdetüs-Sâlik s.154). Ancak bu şekliyle zekâtın geçerli olabilmesi için borçlunun gerçekten zekâtı hak eden sekiz sınıftan biri olması gerekir. Eğer maddi imkânı yerindeyse zekât geçersiz olur. Dolayısıyla büyük iş sahiplerinin böyle bir yönteme başvurarak zekâtlarını birbirlerine vermesi caiz olmaz."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri

Bakanlıktan "Kış lastiği uygulaması" açıklaması
Ehliyetlerin yenilenme süresi uzatıldı
Kışlık araç bakımlarında yapılması gerekenler?
3 belediyeye kayyum atandı
Hac kuraları sonuçları erişime açıldı