‘Benle çocuklarım evdeydik. Bir anda kapı ve pencerelerimize kurşunlar yağdı. Çocuklarımla mutfağa geçtik. Kapılarımızı kırıp evimizin içine girdiler ve aniden evimizi ateşe verdiler. Kocamı aradım. ‘Her tarafta kurşun var, nasıl gelebilirim ki? Biraz sabredin' dedi. Yaklaşık 3 saat mutfakta kaldıktan sonra alevler elbiselerimizi de sarınca banyoya kaçtık. Suyla yanan elbiselerimizi söndürdük. Üzerimizdeki giysilerin dışında evde ne varsa yandı. Saatlerce öyle kaldık. Sonra eşim ve iki arkadaşı banyo duvarını balyozlarla kırarak bizi kurtardı. Eşim çalışmıyor ve evde ne varsa yandı. Biz kime ne yapmışız?! Bizden ne istiyorlar?! Biz Müslümanız! Bizim kimseye bir zararımız yok! Şunu herkes bilsin ki tek birimiz kalana kadar dinimizden de vazgeçmeyeceğiz!' diyordu, aklımda kaldığı kadarıyla Cizreli bacımız.
Saldırı… Kurşun… Kırılan kapı… Ateşe verilen çeyiz, yatak, yorgan, kilim, erzak… Bütün bunların yanında alevlerin bedeni sarması… Ve saatlerce yangın alevleri ve kurşun sesleri içerisinde imtihanın en zor anı sabır, sabır, sabır… Hem de ciğer pareleri çocuklarıyla beraber hamile bir vaziyette.
Evet, tarih yazan analar, dillere destan bacılar, küfrün katmerli zulmüne başkaldıran nisalar! Allah'a yemin ederim ki siz, tarihe altın harflerle adları yazılan Asiyeler, Fatımalar, Hacerlersiniz! Sizin asilce duruşunuz ve kahramanca tutumunuz, zulmün kartondan ordularını ziru zeber edecektir. Kahraman evlatlar, sizin ninnilerinizle büyümesinler de nasıl büyüsün?! Siz; günümüzün Sümeyraları, Sümeyyeleri, Aişeleri… Tarih sizi, O'nu görmeden O'na ram olmuş kardeşleri ve bacıları diye anacaktır!
Ya 65 yaşındaki Abdullah Deniz amcanın şehadet aşkı! Bu aşkı ancak hak edenler taşıyabilir. Buna başka kimin gücü yetebilir ki! Ağır ölüm araçları altında fani hayata meydan okumak! Allah'ın vadettiği mükâfata vasıl olmak için sabırsızlanmak… ‘Ben şehid olacağım, ben şehid olacağım' diyerek Allah'u Ekber nidalarıyla Ümmetin namusunu ayaklar altından semalara yükseltmeye çalışmak! Bu şeref herkese nasip olabilir mi? Ömrü şehadetle hitam eylemek herkese pay düşebilir mi? Hayır, hayır! Allah ancak sevdiklerine verir bu ihsanı! Sevdiklerine içirir bu şerbeti!
Peki, zalimlerin saldırıları altında göz göre göre şehadete yürümek… Ailesinin gözleri önünde saatlerce kan kaybıyla boğuşmak… Kazılan hendekler ve ipini koparmış etrafta salyalarıyla dolaşan kudurmuşların necasetinden korunmak için sabır taşını çatlatmak… Çileyle döşenmiş bu kutlu yolda var güçleriyle yürümeye çalışmak… Abartmadan söylüyorum, tarihte ancak bu kadar ağır örnekler olabilir…
Hatırlarsanız bir dağ köyünde Kartmineli Molla Ali'nin de şehadeti buna benzer olmuştu. Cami vaazlarında Hizbullah Cemaati'ni övdüğü için bir gece evinde saldırıya uğrayan Seyda, sabaha kadar çocukları içinde yaralı vaziyette kalmış, Kur'an-ı Kerim ve Yasin-i Şerifler okuyarak çocuklarına tavsiye ve nasihatlerde bulunarak kan kaybından şehadet mertebesine vasıl olmuştu. Allah için bedel ödemek bu olsa gerek! O'nun için her şeye katlanmak böyle olsa gerek!
Ayet-i kerimeler bu mücadeleyi ne kadar güzel ifade ediyor: “Hazırladıkları hendekleri, tutuşturulmuş ateşle doldurarak onun çevresinde oturup inanmış kimselere dinlerinden dönmeleri için yaptıkları işkenceleri seyredenlerin canı çıksın! Bu inkârcıların inananlara kızmaları; onların sadece göklerin ve yerin hükümranlığı kendisinin bulunan ve övülmeye layık ve güçlü olan Allah'a inanmış olmalarındandır. Allah her şeye şahittir. Ama inanmış erkek ve kadınlara işkence ederek onları dinlerinden çevirmeye uğraşanlar, sonra da tövbe etmeyenler, onlara cehennem azabı vardır. Yakıcı azap onlaradır. Şüphesiz inanıp yararlı işler işleyenler, onlara içlerinden ırmaklar akan cennetler vardır. Büyük kurtuluş budur.”(Bürûc 4-11)
Evet, gerçekten Allah her şeye şahittir. Bir tarafta hendekler kazarak inanan insanlara işkence edip saldıranlar, diğer tarafta inanıp yararlı işler yapanlar… Bütün bunların sonunda da cehennem veya büyük kurtuluş…
Son olarak, Şehid Abdullah Deniz amcanın şehadetini tebrik eder ailesine ve yakınlarına sabırlar dilerim. Ayrıca Cizre'de yoğun saldırılar sonucu mağduriyet yaşayan bütün Müslüman halka da bu musibet karşısında metanet ve azim dilerim! Rabbim sabırlar versin, ecirlerini zayi etmesin!
Selam ve dua ile…