Gençlik ve Spor Bakanlığının organizasyonuyla Mersin’in Silifke ilçesinde bulunan öğrenci kampında bir grup PKK’li öğrenci tarafından katledilen Cafer Gizli’nin annesi ilk defa konuştu. Anne Hayat Gizli oğlunun çok edepli ve güzel bir ahlaka sahip olduğunu söyledi.
Konuşmakta oldukça zorlanan Hayat Gizli, oğluna kıyıldığına hâlâ inanamadığını söyleyerek, Cafer’in güzel ahlakıyla herkese örnek biri olduğunu dile getirdi.
Acılı anne, “Oğlumun ahlakı çok güzeldi. Kimse bir gün ondan incinmedi. Allah O’na çok güzel bir ahlak vermişti. Arkadaşları hepsi onu çok seviyordu. O’nu geziye gönderdik ama oradaki görevliler oğlumu PKK’lilerin yanına attı. Oğlumu katlettiler. Bu cinayetin araştırılmasını istiyoruz. Allah hakkımızı bırakmasın.” dedi.
Cafer’in dindar ve edepli bir çocuk olduğunun altını çizen anne Hayat Gizli, gözyaşları içerisinde hislerini şöyle dile getirdi: “Onun aramızdan ayrılması bizi çok etkiledi. Cafer gözlerimin önünden gitmiyor. Hep etrafına tebessüm eden bir çocuktu. Beni üzmez, çok kıymet verirdi. Özellikle son zamanlarında ibadetlerine çok dikkat ederdi. Giderken benden helallik isteyerek ayrılmıştı. Ben hakkımı helal ediyorum. Allah onun şehadetini kabul etsin.”
Evlatlarının kabri başında gözyaşları döken Gizli ailesi, PKK’nin barbar bir nesil yetiştirdiğini söyleyerek bunların Kürtlerin mallarına, canlarına ve namuslarına zarar verdiğini ifade ettiler.
Anne Hayat Gizli’den sonra duygularını paylaşan baba Salih Gizli, “Biz bunu Kürt halkı olarak yıllardır yaşıyoruz. 90’lı yıllardan beri bize musallat olunmuş ve bu uğurda bir sürü can toprağa verdik. Kürtlerin neler kaybettiği meydandadır. Kürtlük adına Kürtlere zulüm ediliyor. Kürtler katledilip mallarına, canlarına ve namuslarına zarar veriliyor. Başımıza halen bu musibetler geliyor. Tabii bizim de eksiklerimiz var. Biz belki dinimizi hayatımızda daha düzene sokarsak bu musibetler bize daha hafif gelir.” dedi.
Ölümün elbet herkesi bulacağını söyleyen Gizli, kadere iman ettiklerini ve oğlunun şehadetinin Takdir-i İlahi olduğunu belirtti.
“Kampta oğlumu gözlerine kestirdiler, intikam alacaklarını söylediler”
Sur’da, PKK’lilerle yüzgöz olmamak için evlerini Şehitlik semtine taşıdıklarını dile getiren baba Gizli, sözlerine şöyle devam etti:
“Biz, PKK’lilerle yüzgöz olmamak için çoluk çocuğumuz alarak Sur’dan çıktık. Tabi Allah bir şeyi alacaksa insandan, buna bir şeyler vesile olacaktır. Biz kendi elimizle çocuğumuzu teslim ettik. Kaderi tamamlanmıştı ve Allah O’nu aldı bizden. Allah’a şükür çocuğumuz kötü bir şey yapmadı. Kimseye zulmetmedi; kimsenin malına, namusuna ve canına el uzatmadı. Taş ve Molotof atmadı. Sadece o zalimlere ‘ben sizin gibi düşünmüyorum, sizin dediğiniz şeyleri kabul etmiyorum. Ben kendi halkımın sokaklarına mayın döşemem, taş atmam, bana zarar veren sizsiniz’ demişti. Bunun üzerine kamptaki ilk günden beri oğlumu gözlerine kestirdiler, intikam alacaklarını söylediler. Bütün bunlar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Görgü tanıkları bunları anlatmaya başladılar. Tedbirlerini aldılar ve bilerek, tasarlayarak çocuğumuzu katlettiler. Oradaki görevlilerin görevlerini yapmamalarını da buna ekliyoruz.”
Nerede bir Müslüman varsa gönüllerinin onunla olduğunu dile getiren Gizli, “Aile olarak bu dava uğruna her zaman bedel vereceğiz. Onlar bizi ve İslam’ı sevmiyor diye biz davamızdan vazgeçmeyiz. Nerede bir Müslüman ve acı varsa gönlümüz ordadır. Biz davamızdan da vazgeçmiyoruz. Onlar bizi vurarak geri adım atmaya zorlayabilirler ama biz kesinlikle geri adım atmayıp davamızdan vazgeçmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Bu çocukları öyle bir zehirlemişler ki insanları sopalarla katledecek duruma getirmişler”
Olayın ört pas edilmesini istemediklerini belirten Gizli, “Bu devletin bir projesiydi. Devlet projelerinin sekteye uğramasını istemedi. Başta bunu geçiştirmeye çalıştı. Allah razı olsun İslami basın bu konunun üzerinde durdu. Belki yetkililerin haberleri tam olmadı. Şimdi bu olayın üzerine inanıyorum ki gidiliyor. Devlet bu gençleri hepsini kaynaştırıp ıslah etmeye çalıştı ama bu proje ellerinde patladı. Çünkü bu çocuklar öyle bir zehirlenmiş ki şaşırıyoruz. Aileleri bu çocukları öyle bir zehirlemiş ki insanları sopalarla katledecek duruma getirmişler. Nasıl yapıyorlar, bunların hepsi çocuk ama bu zehir kanser gibi içlerine girmiş. Bu çocuklar zehirlenmiş.” diye konuştu.
“Saldırıda yer alan herkesin cezalandırılması lazım”
Oğlunun katledilmesi olayında sadece bir kişinin tutuklanmasına tepki gösteren baba Gizli, şunları ifade etti:
“Onlar kendilerine göre sadece bıçağı vuran kişiyi tutuklamışlar. Diğer gözaltına alınan kişileri ise serbest bırakmışlar. Bu savcının takdiri, ona sormak lazım. Bence bu adil değil. Bana göre saldırıda yer alan herkesin cezalandırılması lazım. Bir insana sopa ve taşla vurmak onu öldürmektir. Kampta bu insanlar izinsiz tuvalete gidemezlerdi ama bakıyoruz ki bu grup izinsiz dışarıya çıkarak kampa bıçak, sopa ve taş getirmişler. Bunun sorumlusu kamp görevlileridir. Bu çocuklara yol veren birileri mutlaka vardır. Bunlar bıçağı nasıl içeri getirmişler bunun araştırılması lazım. Bu olayın bütün çıplaklığı ile ortaya çıkmasını istiyoruz. Allah hakkımızı bırakmasın.”
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın öğrenciler için düzenlediği ‘Kış Kampları Projesi’ kapsamında Diyarbakır ve farklı illerden Mersin’e götürülen öğrenciler içerisinde bir grup PKK’linin dindar öğrencilere barbarca saldırması sonrası 16 yaşındaki Cafer Gizli isimli öğrenci katledilmişti. Olay hakkında ise bir kişi tutuklanmıştı.
Cinayet olayıyla ilgili kamuoyunun zihninde oluşan sorular da hâlâ cevaplanabilmiş değil. (M. Hüseyin Temel, Emrah Deniz – İLKHA)