Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde “Geçici koruma kanunu ve geçici koruma altındaki yabancıların çalışma izni” adlı konferans düzenlendi. Burada konuşan Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, Avrupa ülkelerinin mültecilere yönelik tavırlarını eleştirdi.
Şanlıurfa’nın, beş ayrı ilçesindeki beş mülteci kampıyla Suriyelilere ev sahipliği yaptığını ifade eden Çiftçi, “Suriye sorunu artık bölge ülkelerini değil tüm dünyayı etkileyen bir sorun haline gelmiştir. Bu süreç içinde ülkemiz, 3 milyonun üzerinde Suriye’den gelen misafiri geçici koruma altına almış ve onların tüm hizmetlerine koşturmanın yanında yine Suriye içerisinde kalan oradaki mazlum insanlara yardım götürme konusunda büyük bir gayret ve çaba içerisindedir. Şanlıurfa Suriye’deki göçten en çok etkilenen illerin başındadır. Şuanda Urfa, tam rakam olmasa da 509 bin civarında Suriyeliyi misafir eden bir il konumundadır. 5 ayrı ilçede 5 kampa ev sahipliği yapan bir il durumundayız. Hem ülkemiz hem ilimiz bütün bu çabayı insanlık onurunu kurtarmak için yapmıştır. Modern dünyada bu kadar büyük bir sorunun görmezden gelindiği bir yerde ülkemiz ve insanlarımız STK ile beraber insanlık adına bu yaşanan sıkıntıları gidermek adına çaba sarf ediyor. Bu bir insanlık kahramanlığıdır. Bir misafirperverlik destanıdır.” diye konuştu.
Suriye’den gelen insanların Türkiye’deki insanların kardeşi olduğunu belirten Çiftçi, konuşmasına şöyle devam etti: “Suriye’den gelen insanlar bize yabancı değildir. Hareket noktamız hep şu olmuştur: Müslüman Müslümanın kardeşidir. Dolayısıyla tüm Müslümanlar kardeştir. Sizler bizim kardeşimizsiniz. Burada olduğunuz müddetçe kardeşlik hukuku içerisinde gerekli her tülü fedakârlığı yapmak zorundayız. Ve yapmaya devam edeceğiz.”
Avrupa ülkelerinin mültecilere yönelik tavırlarını eleştiren Çiftçi, Avrupa’nın 25 bin mülteci karşısında çaresiz kaldığı bir ortamda 100 bin nüfuslu Suruç ilçesinin 210 bin mülteciyi misafir edebildiğine dikkat çekti.
Çiftçi, “Suruç ilçemizde 2014 yılında başlayan büyük bir göç dalgasıyla karşı karşıya geldi. Toplamda 210 bin misafiri kısa bir hafta içerisinde kabul etmiş ve herhangi bir sıkıntı yaşanmadan, herhangi bir toplumsal vaka yaşanmadan bu süreci atlatabilmişiz. Avrupa’nın 25 bin mülteci karşısında çaresiz kaldığı bir ortamda biz 100 bin nüfuslu Suruç ilçesi 210 bin mülteciyi misafir edebilmişiz. BM Genel Sekreteri Yardımcısı Valerie Amos, Suruç’a geldiğinde şu ifadeyi kullanmıştı: ‘Eğer kısa süre içerisinde Meksika sınırından Amerika sınırına bu kadar yoğunlukta bir nüfus göçü olsaydı. Amerika büyük bir problemle karşılaşırdı ve bu yükün altından kalkması zordu. Ama siz bunu başardınız.” ifadelerini kullandı.
Suriyeli mültecilerin sahiplenilmesinin sadece Türkiye’nin tüm dünyanın sorunu olduğunun altını çizen Çiftçi, son olarak “Suriye’den gelmiş eğitimsiz kalmış bir nesil bırakırsak sadece bölgeye değil, yarın bütün dünyaya sıkıntı oluşturacak bir durumla karşı karşıya kalabiliriz. Dolayısıyla bu sorun sadece Türkiye sorunu değil, bütün dünyanın sorunudur. El birliğiyle bu sorunun üstesinden gelmemiz lazımdır. En büyük hedef Suriye’deki savaşın biran önce bitirilmesi ve bu kardeşlerimizin kendi ülkelerine geri dönmesidir. Geri dönene kadar da burada kaldıkları süre içerisinde insanlık onuruna yakışacak bir şekilde hayat sürmelerini sağlayabilmek gerekir. Şuan çalışma yasası kapsamında istifade eden kardeşlerimize çalışma imkânı sağlanmış durumdadır. Bunun öğrenilmesi ve işbirliği içerisinde bunun uygulanmasıyla da mülteciler daha güzel bir seviyeye gelecektir.” şeklinde konuştu.
İLKHA