Hiç kimse kem küm etmesin, Ayasofya Camii Mustafa Kemal tarafından müzeye çevrilmiştir.
Bir takım İslamcı yazarların; yok efendim imza sahteymiş, ona ait değilmiş gibi iddiaları gülünç olmaktan öte korkaklık ve onursuzluktur. “Bu millet Kemalizm’i asla kabullenmemiştir” gerçeğini haykıramayanların kıvırtmasıdır.
Ve bugün bu millet Kemalizm’in bu kararını reddetmiş, kabullenmediğini göstermiştir vesselam. O günden bu yana bunu asla içine sindirememiş ve yeniden Cami olarak açma azminden hiç bir zaman vazgeçmemiş ve elhamdülillah bugün bunu başarmıştır. Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bu mücadeleyi veren bütün Müslümanlara bir daha teşekkür ediyoruz.
Ayasofya kararı, bu milletin Kemalizm’e ikinci büyük reddiyesidir. Birinci büyük reddiyesi ezanın aslına çevrilmesidir. Bizzat Mustafa Kemal tarafından Türkçe’ye çevrilen uyduruk ezanı bu aziz millet asla kabullenmemiş ve sonunda aslına döndürmüştür.
Her ne kadar despot Kemalizm bu reddedilişin intikamını Menderes ve iki arkadaşını idam ederek almışsa da ezan yerinde kalmış bir daha dokunamamıştır.
Bu milletin Kemalizm dayatmasını kabullenmediğinin daha birçok göstergesi vardır ki; İmam-Hatip Okulları, Kur’an Kursları, ilahiyat fakülteleri ve normal okullarda İslam adına okutulan bütün dersler Kemalizm’i kabullenmemenin ayrı ayrı ilanıdır.
Aslında Kemalizm’e bu aziz millet hiç rağbet etmediği gibi CHP bile hiç bir seçim meydanında Kemalizm’i savunamamış, iktidara geldiğinde uygulama vaadinde bulunamamıştır. Çünkü Kemalizm’in insanımızda hiç mi hiç karşılığı yoktur.
Fakaaat... Orta yerde çok acı bir gerçek durmaktadır. Ayasofya açıldığı için bayram eden bu ülke Ayasofya’yı kapatan Kemalizm’e taptırılmaya devam edilmektedir.
Yeteri kadar anlaşılmamışsa şöyle anlatalım;
"Dikkaaat! Sizi bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyorum!"
"Kime?"
"Ayasofya'yı camiden müzeye çevirene!"
"Ezanı Arapça aslından Türkçeye çevirene!"