Haklı olarak ikisi de aynı şey değil mi diyeceksiniz. Evet, ikisi de aynı şeydir. Fakat, Ayasofya’nın yeniden camiye çevrilmesi söz konusu olduğunda nedense Kemalizm engelini unutuyoruz ve karşımıza dikilenin sadece Hıristiyan Batı olduğu zehabına kapılıyoruz.
Unutmayalım Ayasofya Camii 24 Kasım 1934 yılında Kemalizm’in en kudretli döneminde müzeye çevrilmiş, bugüne kadar bu dayatma devam etmiştir. Açma teşebbüsleri de her zaman karşılarında dinozor Kemalistleri bulmuştur.
Yeniden camiye çevrilmesinin önünde bugün yine Kemalizm’in olduğu hiç bir zaman unutulmamalıdır.
Fakat bu noktada sözü hiç dolandırmadan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyoruz; unutmayınız, sizi iktidara “Ayasofya cami olsun!” diyenler getirmiştir, bu gerçek asla tartışılamaz. İktidara gelirken gasp edilen birçok haklar gibi belki bunu açıktan deklare etmemiş olabilirsiniz. Fakat sizi iktidara getiren millet sizden bunu bekliyor, bundan kaçamazsınız. Sizin de bu düşüncede olduğunuzdan şüphemiz yok.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan, şu anda sizi iktidara getiren dindar kesimin en büyük şikayeti de Kemalizm’e kurban edildikleri kanaatidir.
İslam uğruna bugüne kadar bedel ödeyen insanımız kendilerinin Kemalistlere, Ulusalcılara, Perinçeklere satıldığı düşüncesindedir. Bunun böyle olmadığını ispat etmek istiyorsanız yapacağınız en önemli yegâne şey Ayasofya’yı ibadete açmak olacaktır. Bu arada Emperyalist Batı’ya da söyleyeceğinizi söylemiş olursunuz vesselam.
Gelelim Ayasofya açılsın diye yazıp çizen ve mücadele veren insanımıza;
Önce Ayasofya’yı dolduracağımıza dair bir söz verelim. Bir kaç yıl önce “Ayasofya ne zaman açılır?” sorusuna; “Sultanahmet’ten dışarıya taşan cemaat açabilir” demiştim, bu düşüncem devam ediyor.
Belki bazılarımız diyebilir ki; kimi ne ilgilendirir, bizim değil mi, diğer camilerde olduğu gibi ister doldururuz ister doldurmayız.”
Unutmayalım, açıldığında sadece beş on kişinin namaz kılacağı bir Ayasofya Camii başta “şov için açılmıştır” iddiası gibi birçok açıdan Müslümanların aleyhine şahitlik edecektir.
Onun için şimdiden söz verelim, başta civardaki üniversite öğrencilerinin namaz için dolduracağı bir Ayasofya, milyonlarca turist için belki hayatının en önemli misyonunu, hem de yapıldığı günden bugüne kadar üstlenmediği bir davet misyonunu yüklenmiş olacaktır. Olamaz mı?
O halde bekliyoruz açılışını!