Diyarbakır’da faaliyet gösteren Yeni İhya-Der Başkanı Aytaç Baran’ın geçtiğimiz günlerde bir suikast sonucu katledilmesine İzmir’den tepki yağdı. Peygamber Sevdalıları Platformu’nun düzenlediği, HÜDA PAR İzmir İl Başkanlığı ve çeşitli STK’ların da destek verdiği basın açıklamasında katiller lanetlendi.
Konak Meydanında öğle namazını müteakip düzenlenen basın açıklamasına yüzlerce kişi katıldı.
Önce Şehid Aytaç Baran için gıyabi cenaze namazı kılındı, ardından dualar edildi. Sık sık tekbirlerin getirildiği programda; ‘Kahrolsun PKK’, ‘Kahrolsun HDP’, ‘Zalimler İçin Yaşasın Cehennem’, ‘Kur’an için Canımız Feda’, ‘İslam İçin Canımız Feda’, ‘Zulme Karşı Ayağa Kalk, Kardeşine Sahip Çık’ şeklinde sloganlar atıldıı.
Basın açıklamasından önce Mustazaflar Cemiyeti İzmir Şube Başkanı Mehmet Arap Akgül kısa bir konuşma yaptı.
“PKK, kendisinden olmayan hiç kimseye yaşam hakkı tanımıyor”
Akgül; “ 9 Haziran Salı günü Yeni-İhya-Der Başkanı Aytaç Baran kardeşimiz, gündüzün ortasında hain ve kalleşçe bir pusu sonucu şehid edilmiştir. HDP/PKK’lı çetelerinin bu menfur saldırısını kınamak ve lanetlemek için buradayız. PKK kurulduğu günden beri kendisiyle hemfikir olmayan, kendi fikrine muhalif olan, hiçbir grup, hiçbir örgüt, hiçbir kimseye yaşam hakkı tanımamış ve tanımıyor. Özellikle de nüfuzunun yoğun olduğu yerlerde ve bölgelerde Müslümanlara karşı hunharca ve barbarca bir saldırı içerisindedir.” dedi.
“Bizim davamız İslam davasıdır”
Davalarının İslam olduğunu vurgulayan Akgül, “Bizim davamız İslam davasıdır. Bu dava ilk insan olan Hz. Adem’den (as) başlamış ve kıyamete kadar devam edecektir. Bu çeteler çok iyi bilmeliler ki, her bir Nemrud’a karşı bir İbrahim, her bir Firavun’a karşı bir Musa ve her bir Ebu Cehil’e karşı bir Muhammed (sav) vardır. Allah’ın izniyle çağdaş Nemrutlara, Firavunlara ve Ebu Cehillere karşı bir elbette ki Aytaç Baran’lar, Yasin Börü’ler ve Furkan Doğan’lar var olmuş ve olacaklardır inşallah.” ifadelerini kullandı.
Daha sonra yapılan basın açıklamasını Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) İzmir İl Başkan Yardımcısı Rojhat Namlı okudu.
“Hiç şüphesiz bizler için şehadet kayıp değildir”
‘Allah yolunda öldürülenleri ölüler sanmayın. Aksine onlar diri olup Rableri katında rızıklandırılmaktadırlar. Allah'ın lütfundan kendilerine vermiş olduklarıyla sevinç içindedirler ve arkalarından henüz onlara kavuşmamış olanları, kendilerine bir korku olmayacağı ve üzülmeyecekleri üzere müjdelerler.(Ali İmran/169-170)’ ayetiyle konuşmasına başlayan Namlı, “Diyarbakır bir civanmerdini, yiğidini, şahadet aşığı bir muallimini daha Allah’a takdim etti. Yeni İhya Der başkanı, kardeşimiz Aytaç Baran, zalimler tarafından kurulan karanlık pusuyla uğradığı silahlı saldırıda, aziz kanı toprağa dökülmüş, ilahi dergâha şehadet şerbetini içerek çıkmıştır. Hiç şüphesiz bizler için şehadet kayıp değil bilakis, toprağa dökülen her damla kan İslami davayı bereketlendiren, çorak gönüllere hayat veren bir nefestir. Bizler Allah’tan gelenlere iman etmiş, O’nun bizim hakkımızdaki takdirine tamamen boyun eğmiş olanlardanız.” şeklinde konuştu.
“Şehid Aytaç Baran, 34 yıllık hayatını Allah’a adamış bir mücahitti”
Şehid Aytaç Baran’ın şahsiyetinden bahseden Namlı, şöyle konuştu; “Şehadet şerbetinden kana kana içen Aytaç Baran, dava arkadaşları ve onu tanıyan, yediden yetmişe, kadınından erkeğine herkes için sadece bir kardeş değildi. O, Kur’an halkalarına küçüklükten itibaren katılan bir muvahhit ve binlerce çocuğun Kur’an öğretmeniydi. Şehit Aytaç Baran, İslami davanın saflarında yaptığı hizmetlerden dolayı işkencelerden geçirilmiş, yıllarca zindanlarda kalmış kısacası 34 yıllık hayatını Allah’a adamış bir mücahitti. Diyarbakır’ın varoşlarında hayata tutunmaya çalışan fakirlerin, gariplerin ve yetimlerin elinden tutan; sofralarına ekmek, gönüllerine sevgi taşıyan fakir ve guraba dostuydu. Hz. Muhammed’in (sav) sünnet-i seniyyesini kendisine örnek edinen, Peygamber aşığı bir mü’min olan Şehit Aytaç Baran, yaptığı hizmetlerden dolayı işkencelerde Bilal, zindanlarda Yusuf, zalimlerin tehditleri karşısında Hüseyin olup direnmiş ve en nihayetinde ölümlerin en güzeli olan şahadet tacını takarak Rabbine kavuşmuştur.”
“Ne dünkü ne de bugünkü zulüm ve katliamları unutmadık, unutmayacağız”
Zalimlerin döktükleri kanda boğulacaklarını belirten Namlı; “Bizler için şehadet Rabbimize şükrümüzün en büyük ifadesiyken, aydınlığa çıkmaktan korkan zalimler de şunu bilsinler ki, yaptıkları katliamlarla asla amaçladıkları karanlık hedeflerine ulaşamayacaklardır. Kurmuş oldukları tuzakları Allah başlarına geçirecek, hesaplarını tersyüz edecektir. Çünkü Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır. Bu eli kanlı zalimler, akıttıkları mazlumların, kanlarından oluşan deryada, muhakkak ama muhakkak boğulacaklardır. Karanlığın askerleri zannetmesinler ki kardeşlerimizi katletmelerini unutacağız. Ne dünkü ne de bugünkü zulüm ve katliamları unutmadık unutmayacağız.” dedi.
Rojhat Namlı, Aytaç Baran’ın şehadetini tebrik ederek konuşmasını sonlandırdı.
Basın açıklamasının ardından grup sessizce dağıldı. (Muhammed Yıldız- İLKHA)