Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un Antalya’da bir araya geldi.
Resmi pasaport ve TIR şoförlerine yönelik vize kolaylığı konusunda bir belgenin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafında imzalandığını hatırlatan Çavuşoğlu, beklentilerini Türkiye vatandaşlarına yönelik vizenin tamamen kalkması olduğunu söyledi.
ABD'nin Suriye'de PKK-YPG/PYD'ye yönelik yaptığı silah yardımlarına değinen Çavuşoğlu, ABD'li yetkililerin daha önce "silahları geri alacaklarını" söylemelerine rağmen şimdi "tamamını alamayacakları" yönünde açıklamalar yaptığını belirterek, "Bazılarının kullanıldığını ve geri alınamayacak durumda olduğunu söylüyorlar ama gerçek şu ki YPG, PKK, bu silahların önemli bir kısmını satmış. Bazıları da Türkiye'de yakalanıyor." dedi.
"Uluslararası hukuka aykırıdır"
ABD Başkanı Donald Trump'ın Golan Tepeleri'nde siyonist rejimin işgalini tanıyan kararına da değinen Çavuşoğlu, "Trump bu belgeyi imzaladıktan 5 dakika sonra ilk tepkimizi gösterdik. Kesinlikle böyle bir kararı, böyle bir imzayı tanımıyoruz. Çünkü uluslararası hukuka aykırıdır. Birleşmiş Milletler kararlarına aykırıdır. Buralar Suriye'nin topraklarıdır. Bir devlet 'ben istedim böyle olacak' dediği zaman o kararlar uluslararası alanda meşru olacak diye bir kaide yoktur. Burada uluslararası hukuk geçerlidir. Seçim öncesi Netanyahu'ya destek vermek için bu karar alındı. Burada oldu bittilerle bölgenin maalesef istikrarını olumsuz yönde etkiliyorlar. Gerek büyük elçiliğin Kudüs'e taşınması, gerekse son aldıkları karar, bölgenin huzuruna, istikrarına katkı sağlamıyor, tam tersi bölgede huzursuzluk kaos oluşturuyor." ifadelerini kullandı.
S-400 füze sistemi
Rusya ile yaptıkları S-400 füzelerine ilişkin konuşan Çavuşoğlu, şunları söyledi: "Bir anlaşma imzaladık. Bu anlaşma geçerlidir. Şimdi teslimat ne zaman olacak ve neler yapabiliriz? Beklentiler ne? Bunları konuşuyoruz. Artık anlaşma bitmiştir. Bu anlaşma esasen bu CAATSA kararından önce imzalanmış bir anlaşmadır. Prensip olarak iki ülke arasındaki anlaşmaya üçüncü bir ülkenin (ABD) karşı çıkması ve başka bir karar alması uluslararası hukuka aykırıdır. 'Ben böyle istiyorum böyle olacak' zihniyetinin geçerli olmadığını tüm dünyanın görmesi lazım. Bu anlaşmaya bağlıyız, üçüncü ülkeye satma gibi bir şey yok. Kendi ihtiyacımız için alıyoruz. Çünkü Türkiye'nin hava savunma sistemine ihtiyacımız var. Rusya üçüncü bir ülkeye istediği zaman satabilir, onlarla müzakere edebilir. Niye alacağım bir ürünü üçüncü bir ülkeye vereyim? F-35 Türkiye'nin ortaklarından birisidir. Bazı parçaları Türkiye'de üretiliyor. Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmiştir. Çok taraflı bir projedir. Burada da hukuk vardır. Tam sürecin ortasında 'ben istemiyorum.' Zaten Amerika'dan da çelişkili ifadeler geliyor. Savunma Bakan Vekili başka bir şey söylüyor, kongreden birileri başka şey söylüyor. Trump'ın Cumhurbaşkanımıza söyledikleri açık net ortada. Resmi kayıtlarda var. Bu karmaşada herkes farklı şey söylüyor Amerika tarafından. Bir gerçek var ki Türkiye Cumhuriyeti S-400 için Rusya ile bir anlaşma imzalamıştır, bu anlaşma geçerlidir. Şimdi bu S-400'lerin Türkiye'ye teslim sürecini konuşuyor. Bunun için çalışıyoruz."
İLKHA