Barzani Irak Kürdistan'ında 25 Eylül tarihi itibari ile referandum kararı alınca genelde Kürtlerin komşuları; özelde neredeyse tüm Kürtler bu konuya kilitlendi.
Irak Merkezi Yönetiminin ve Kürdistan'a komşu olan devletlerin dış politikalarındaki “ana endeks ulusal çıkarlar” olduğu için referandum kararının desteklenmesi elbette beklenemezdi.
Kimi israil ile her türlü ilişkisi olduğu halde referandum sonrasında 2. israilin kurulmasından endişe ettiğini açıklayarak komik duruma düştü
Kimi Musul'da ABD ile ortak operasyon yaptığı halde Barzani Yönetimini Amerikancılıkla suçlayarak komedi de pik yaptı. Komik oldu çünkü Amerika da referandum için zamanı değil diyor.
Ülkelerin ve devletlerin adını vererek yazının vermek istediği mesajın boğulmasına izin vermeyeceğim.
Üzerinde durulmayan, görmezden gelinen bir tehlike var ve sanırım Müslümanlar olarak bu tehlikenin çok da farkında değiliz!
Tehlike nedir diyecekseniz geliyorum sadede…
Barzani İslamcı mı? Hayır
Barzani sosyalist mi? Hayır
Laik/Ulusalcı/Batıcı mı? Asla
Peki, kimdir ya da daha doğrusu nedir Barzani?
Köken olarak Nakşi, namaz kılan ve namaza büyük bir önem veren muhafazakâr; yani geleneksel bir dindardır Barzani.
O denli gelenekseldir ki Kürt aile örfündeki(ve de şeriattaki) çok evliliğin yasallaşması sürecinde tüm laik ve feminist hareketlere ve hatta o dönemde yasanın geçmesini engelleme adına Erbil'e giden DTP vekillerine rağmen yasayı onaylamıştı.
Kimse bu cümlelerden Mesut Barzani'yi İslamcı saydığımız sonucunu çıkarmasın…
Varmak istediğimiz sonuç şu: Bu adam geleneksel bir dindar; sana benzemiyorsa da günlük yaşantısı senin babanın yaşantısına benziyor.
Kürdistan topraklarında birkaç tane İslamcı parti olduğu halde ana muhalefet rolü neden seküler kesimin elinde?
Bu noktanın üzerinde durulması gerekir. Zira Kürdistan topraklarında Barzani'nin alternatifi ne Komela İslamidir ne Yekgırtu'dur ne de diğer İslamcı yapılanmalardır. Barzani'nin alternatifi seküler/Laik örgüt ve yapılardır. Yani diyorum ki Barzani düşerse Irak topraklarında onlarca yıldır süren Kürdistan mücadelesi muhafazakârların elinden çıkmış olacak.
Elbette Barzani'nin safkan İslami ve tavizsiz bir mücadele vermesi tarafımızca en idealdir. Ne var ki bir şeyin tamamı elde edilemiyorsa tamamının terk edilmesinin ya da tamamının red edilmesinin bir mantığı yoktur. Belki bu yaklaşım muhafazakâr Kürtleri, seküler Kürtlerin kucağına atmaktan başka bir işe de yaramayacaktır.
Son 40 yılda PKK Kürtlerin sekülerleşmesi projesinde ciddi başarılar elde etti. Geleceğe şaşı bakıp “Sloganik İslamcılık” oynarsak belki de Irak Kürdistan'ındaki Kürtlerin sekülerleşmesi bizim ferasetsizliğimizden kaynaklanacaktır.
Bu yazılanlardan her şart ve durumda Barzani desteklenmeli sonucu da çıkmasın! Malum zemin kaygan!
Düşünelim diyorum, idrak edelim, feraseti yakalayalım. Sonra Irak Kürdistan'ında İslam karşıtı iktidarlar görürsek hayıflanmayalım!