Başbakan Yıldırım, İzmir Adnan Menderes Havalimanı’nda gazetecilere açıklamalarda bulundu. Dün saat 16.15'te İzmir Adliyesi'nin bulunduğu mahallede gerçekleştirilen saldırıda polis memuru Fethi Sekin ve adliyede görevli Musa Can'ın kaybettiğini hatırlattı.
Bu menfur olayda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyen Yıldırım, iki hastanede tedavi edilen 9 yaralının hayati tehlikelerinin bulunmadığını bildirdi.
Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Tabii bu olay yine bu alçak PKK terör örgütünün planladığı ve ele geçirilen silahlar ve mühimmata baktığımız zaman boyutunun çok ama çok büyük bir olay olduğu anlaşılıyor. Kazara başarılı olsalardı herhalde çok büyük bir felaketi güzel İzmir’imiz yaşayacaktı. Ancak özellikle polislerimiz, bilhassa trafik polisimiz Fethi Sekin arkadaşımız, hayatını hiçe sayarak, canını seve seve vererek büyük bir felaketi önlediği gibi bu alçak planı yapanların etkisiz hale getirilmesi için de çok büyük bir kahramanlık göstermiştir ve İzmir’imizi, birçok masum sivil hemşehrimizi büyük bir felaketten döndürmüştür. Bu vesileyle kahraman polislerimize, gerek şehit olan gerekse bu alçakları etkisiz hale getiren diğer polis kardeşlerimize, İzmir emniyet teşkilatımıza teşekkür ediyoruz. Bu kez alçak emellerine ulaşamadan polisimizin, jandarmamızın güzel bir koordinasyon içerisinde son 10 gündür bu bölgelerde aldıkları tedbirler çok büyük bir felaketin önlenmesine vesile olmuştur."
"Bu alçak örgütler vardiyalı çalışmaya başladı"
İzmir'de yaralıları ve şehit ailelerini ziyaret edeceklerini, bu operasyonda kahramanlık gösteren polislerle de görüşeceklerini aktaran Yıldırım, terör örgütlerinin milletin kardeşliğini bozmayı başaramayacağını vurguladı.
"İzmir’imize ve ülkemize geçmiş olsun." diyen Yıldırım, şunları söyledi:
"Şunu milletimiz bilmelidir ki İzmirliler bilmelidir ki bu ülkeyi bölmek isteyen, bu milletin kardeşliğini bozmak isteyen her kim olursa olsun asla bunu başaramayacak. Çünkü milletimiz kardeşliği, birliği, beraberliği bozanlara katiyen prim vermiyor. Ama görüyoruz ki son zamanlarda Türkiye'nin başını ağrıtan, enerjisini azaltan bu alçak örgütler artık vardiyalı çalışmaya başladılar. 8 saat biri çalışıyor, ondan sonra biri diğerine görevi veriyor, o diğerine veriyor. 24 saat 3 vardiya esasına göre çalışıyorlar. Bu da terörün ideolojisi, kutsalı, hiçbir değeri olmadığını açık şekilde gösteriyor. Bir olayı DEAŞ yapıyor, bir sonrakini geliyor PKK yapıyor, sonra 'sıra sende' diyor FETÖ yapıyor ve böylece marifetlerini ortaya koyuyorlar. Bu bir bitişin arifesidir. Milletimiz bunu bilmelidir. Bunlar çılgınca eylemleri, fedai eylemlerini, asimetrik saldırılarını bundan sonra da yapma gayreti içerisinde olacak ama bizim güvenlik güçlerimiz de bunlara nefes aldırmayacak, amansız bir şekilde enselerinde olmaya devam edecektir."
"Vatandaşlarımız normal hayatın akışını değiştirmesin"
Uzun soluklu bu mücadelenin mutlak galibinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milleti olacağına dikkati çeken Başbakan Yıldırım, bundan hiç kimsenin zerre kadar şüphe duymamasını istedi.
Vatandaşlara çağrıda bulunan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Vatandaşlarımız normal hayatın akışını da değiştirmesin, eğer bunu yaparlarsa bu terör örgütlerinin emellerine hizmet etmiş olurlar. Onların istediği de zaten hayatı yavaşlatmak, durdurmak, insanların tedirgin olmasını sağlamak, korkuya sevk etmek ve böylece ülkenin bütün değerlerini aşındırmak. Buna asla müsaade etmememiz gerekiyor. Hükümetimiz, İçişleri Bakanlığımız, bütün Silahlı Kuvvetlerimiz, askerimiz, polisimiz, jandarmamız, korucularımız herkes 24 saat kış demeden, kar demeden, gece demeden, gündüz demeden görevlerinin başındadır, büyük bir azimle büyük bir heyecanla ülkemizin, milletimizin selameti için huzuru için canla başla çalışmaktadır." (İLKHA)