BATMAN - Batman Üniversitesi'nde 48. Kütüphane haftası etkinlikleri kapsamında saat 14.30'da Batman Üniversitesi Konferans salonunda "Arap Baharı" konuşuldu. Konferansa Prof.Dr. Muhittin Ataman, Doç. Dr. Veysel Ayhan, protokol üyeleri ile öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğretim üyesi ve aynı zamanda Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) araştırmacılarından olan Prof.Dr. Muhittin Ataman "Arap Baharı: Yeni Ortadoğu ve Türkiye konularını ele aldı.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğretim üyelerinden ve Ortadoğu Stratejik Araştırma Merkezi (ORSAM) Ortadoğu Danışmanı Doç. Dr. Veysel Ayhan ise, "Ortadoğu'dan Kuzey Afrika'ya Arapların İsyanı: Nedenleri ve Sonuçları" konulu konuşma yaptı.
Arap Baharı İsyandır
Prof.Dr. Muhittin Ataman yaptığı konuşmada, Arap Baharı nedir. Benim kendi kişisel kavramım Arap Baharı isyandır. Arap isyanları ne tarif ediyor. Bugünkü Ortadoğu bugün ortaya çıkmış değil. Yaklaşık 100 yıllık bir sistemdir. Bugün içinde yaşadığımız Ortadoğu coğrafyası. Sömürgeci devletler yapay sınırlar çizerek orada yeni devletler ortaya çıkardı. Arap haklarında ciddi bir birikmişlik vardır. Bu birikmişlik 2010 sonlarında bir üniversite mezunu gencin tablasının dağıtılması üzerine başlayan bir süreçtir. Dolayısıyla Arap baharı denilen şey aslında bitmiş bir şey değildir, tamamen bir başlangıçtır. Oldukça uzun bir süreç olacak. Bu Arap isyanları Arap Ortadoğu coğrafyasının demokratikleşme sürecinin bir başlangıcı olarak nitelendirilebilir" şeklinde konuştu.
Arap Baharı Yeniden Uyanışını Simgeliyor
Arap baharının isyana bağlı olduğunu belirten Doç. Dr. Veysel Ayhan, "Arap baharı, her ne kadar isyan, uyanış gibi birçok kavramla ifade edilse bile aslında tam anlamıyla düşünüldüğü vakit bugün Ortadoğu'da ve Kuzey Afrika'da yaşananlar tam anlamıyla toplumun yeniden uyanışını simgeliyor. Doğada olduğu gibi, doğa nasıl ki, bahar ayında bütün birikmiş enerjisini dışa vurarak meydana çıkmaya çalışıyorsa ve bu bir anlamda isyansa ve toprağı delerek yaşamaya ve yeniden hayat bulmaya çalışıyorsa bugün bizim Ortadoğu ve Kuzey Afrika coğrafyasında gördüğümüz temel bulgu aslında yeniden buradaki halkların siyasal ekonomik ve bütün taleplerine hayat vermeye çalıştığı bir durumla karşı karşıyayız" ifadelerini kullandı. (Veysi Rüzgar - İLKHA)