Mustazaflar Cemiyeti Batman Şubesi tarafından Şeyh Said’in idam edilişinin 92’nci yıl dönümü dolayısıyla bir anma programı düzenlendi. Özel bir salonda düzenlenen etkinlik, STK temsilcileri ve halkın katılımıyla gerçekleştirildi.
Sunuculuğunu Abdurrezzak Çelik’in yaptığı etkinlik, Mustazaflar Cemiyeti Batman Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Molla Ramazan Biçer'in Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Ardından programın açılış ve selamlama konuşmasını yapan Mustazaflar Cemiyeti Batman Şube Başkan Yardımcısı Nurettin Teymur, “Bu topraklarda yaşayan Müslüman halkların tüm tarihi ve dini birikimlerini yok sayıp Batıcılık adına İslam’a ve Müslümanlara, İslam Kültür ve Medeniyetine savaş açan laik rejime ilk ciddi itiraz ve karşı koyuş, ilk ciddi direniş hiç kuşkusuz Şeyh Said ve arkadaşları tarafından yapılmıştır. Şeyh Said önderliğindeki kıyam hareketi İmam Hüseyin’in Peygamberî misyonunu taşımaktadır. Nasıl ki İmam Hüseyin ve Peygamberin Ehl-i Beyti, yok olma tehdidi altındaki İslam Şeriatını, Peygamberin aziz dinini tekrar ihya için, tereddüt etmeden canlarını feda ettiler,mübarek kanlarının ıssız Kerbela çölünde mazlumca dökülmesine rıza gösterdiler; aynı şekilde Şeyh Said ve dava arkadaşları da İslam’ın izzetini korumak için korkusuzca ölüme atıldılar.” dedi.
Selamlama konuşmasından sonra “Şeyh Said (r.a) ve Davası” konulu sinevizyon gösterimi ve ardından Özlem Ajans sanatçılarından Mustafa Altuntop, Özcan Atsat, Ömer Güneş ile Veysi Hiçyılmaz’ın seslendirdikleri ilahi ve marşlarla program devam etti.
Sanatçıların ardından Kürtçe bir konuşma yapan İttihad’ul Ulema Genel Başkanı Yardımcısı Molla Beşir Şimşek, Peygamber Efendimizin ‘Âlimler peygamberlerin varisleridir.’ Hadis-i Şerif’ini hatırlatarak konuşmasına başladı.
Şeyh Said’in hayatından kesikler aktaran Şimşek, “Ailesine, Müslüman Millete ve Peygamber (sav) ümmetine birçok âlim, varisliği hakkıyla yerine getirmiştir. Milletlerine rehberlik yapmışlar. Onların dünya ve ahiret kurtuluşları için çoban olmuşlar. Bu uğurda o âlimler de peygamberler gibi canlarını, mallarını ve evlatlarını Ümmet, İslam ve Müslümanlar için kurban etmişler. İslam tarihine baktığımızda bu şekilde olan birçok şahsiyeti okuyoruz. Bediüzzaman Said Nursi, Şeyh Said-i Kurdî, İskilipli Atıf Hoca, Seyyid Rıza, Hasan el Benna, Seyyid Kutup, Şeyh Ahmet Yasin gibi ve sayabildiğiniz kadar tarihte var. Peygambere hakkıyla varis olan ve ümmete hakkıyla çobanlık yapan şahsiyetler var. Bugün bizler Şeyh Said’i anacağız. Ümmete rehber olan tüm âlimlere Allah rahmet etsin. Allah bizleri yollarından, dâvâlarından ve fikirlerinden uzaklaştırmasın.” dedi.
Şeyh Said’in İslam’ın kıymetli bir âlimi olduğunu ifade eden Şimşek, “Kürt milleti içinde tek değil, tüm Müslümanlar arasında tanınan bir âlimdi. Tüm ömründe ibadetleriyle, ilmiyle, ferasetiyle, çobanlığıyla, hizmet ve çalışmalarıyla hususen Kürt milletine kendini rehber olarak kabullendirmişti. Gün geldi yıkılan Osmanlı Devletinden sonra cumhuriyet adıyla laik bir sistem, İslam ve Kur’an’dan uzak bir sistem icat edildi. Bunun için her âlim gibi Şeyh Said de görevini yaptı. İslam’da, Müslüman bir toplumda Allah’ın emir ve yasakları uygulanmıyorsa, Allah’ın Şeriatı uygulanmıyorsa, Kur’an ve Sünnet'in uygulanması için herkesin cihat etmesi gerekir. Hususen bu görev ilim ehline daha çok lâzımdı. Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Şeyh Said görevini yaptı. Bu hakikatleri millete söyledi. Bu sistemle ümmetin üstüne gelecek tehlikeleri söyledi.” ifadelerini kullandı.
Şeyh Said’in yaptığı çalışmalar zalimlerin hoşuna gitmediğini aktaran Şimşek, son olarak şunları söyledi: “Şeyh Said’in mücadele ve hizmetini durdurmak istediler. Kısa bir mücadeleyle Şeyh Said ve 47 şeyh, âlim ve Müslüman Kürtlerin büyükleri idam edildi. Yüzlerce kadın, çocuk, genç ve ihtiyar haksız yere şehit edildiler. Bu mücadelenin ismini bazıları ırkçılık koydu. ‘Şeyh Said mücadelesi Kürt mücadelesidir.’ dediler. Bazıları da Şeyh Said kıyamı isyandır, İngilizler tarafından Şeyh Said kullanıldığını söyleyerek isyan ettiğini söylediler. Bunlar söylenerek mücadelenin önüne geçildi. Ama bizler iyi biliyoruz ki ikisi de bu kıymetli mücadeleye büyük iftiralardır. Tarihte her zaman hizmet eden ve kıymetli mücadele veren insanlar halkları tarafından desteklenmemeleri için zalimlerin ahlakı iftiradır. Bugün de bunlar yapılıyor. Her zaman bu kıymetli hizmetleri kirletmek için, tarihte çabuk unutulsun diye ve o azizlerin soyu onları unutsun diye iftiralar ediliyor.”
Yapılan konuşmadan sonra İttihad’ul Ulema Yönetim Kurulu Üyesi Molla M. Ali Altun’un yaptığı dua ile program sona erdi.
İLKHA