Şaban ayının 15’inci gününe denk gelen gecede ihya edilen Beraat Gecesi, müminlerin kurtuluşa ermesi, günahlarından arınması için Allah’u Teâlâ tarafından kendilerine verilen büyük bir fırsattır.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Marmara Koordinatörlüğü Sözcüsü Yusuf Tutak, Beraat Gecesi'ni İLKHA'ya değerlendirdi. Tutak, "Beraat Gecesi bizlere varlığımızı yeniden gözden geçirme, muhasebe ve tefekkür imkânı kazandıran bir fırsat gecesidir." dedi.
Allah’a hamd, Peygamber efendimize salat ve selam ile konuşmasına başlayan Tutak, ile Beraat Gecesinin, Allah’ın affı ve bağışlaması ile Müslümanlar için günah yükünden kurtulmanın adı olduğunu söyledi.
Beraat’in kurtuluş, af ve arınma anlamlarına geldiğini aktaran Tutak, "Beraat, Müslümanlara kulluk bilinci ve hesap verme şuuru kazandırır. Aynı zamanda suç ve yanlışlardan kaçınma, günahlardan arınma; affedilmenin yanında affedici olma, bağışlanma isteğinin yanında bağışlayabilme bilinci de verir. Beraat Gecesi bizlere varlığımızı yeniden gözden geçirme, muhasebe ve tefekkür imkânı kazandıran bir fırsat gecesidir. Beraat mağfirettir. İlahî rahmetin tecelli ettiği gündür. Beraat pişmanlık ve umut zamanıdır. Beraat Gecesi ellerin duaya, gönüllerin Mevla’ya açıldığı gecedir. Rabbimize yönelip mağfiret iklimine girmenin adıdır." dedi.
Tutak, "Beraat Gecesini idrak eden herkes, Yüce Allah’ın Kur’an-ı Kerim’deki; 'De ki, ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir" müjdesinin farkına varmalı, Sevgili Peygamberimiz (sav)’in; "Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum...' şeklindeki yönelişi ile özüne dönmeli, ümitlerini canlandırmalı, bağışlama ve bağışlanma duygularını güçlendirmelidir. Peygamber Efendimiz (sallahu aleyhi vesellem), Berat Gecesinin faziletini bir kutsî hadiste şöyle anlatır: 'Şaban ayının on beşinci gününü oruçlu geçirin. Gecesinde ise ibadete kalkın. Çünkü o gece güneş batınca Allah Teâlâ keyfiyetini bilemediğimiz bir halde en yakın semaya tecelli ederek fecir doğuncaya kadar: ‘Bağışlanma dileyen yok mu, onu bağışlayayım! Rızık isteyen yok mu, ona rızık vereyim! Musibete uğrayan yok mu, ona afiyet vereyim…’ buyurur. (İbn Mâce) " ifadelerini kullandı.
"Hatalarımızın telafisi ve affı için Rabbimize sığınalım"
Günümüzde İslam ümmetinde yaşanan sıkıntıların sebebini kendi içimizde aramamız gerektiğini belirten Tutak, son olarak şu ifadeleri kullandı: "Değerli Peygamber Sevdalıları! Günümüzde dünya Müslümanları ve mustaz’afları zalimlerin zülüm pençesinde inlemektedirler. Mazlumların feryat ve figanları arş-ı ala’yı inletmektedir. Bilelim ki zalimlerin zulümdeki bu pervasızlığı, Müslümanların ayrılık içinde olmasından kaynaklanmaktadır. Bundan dolayı başka yerlerde suçlu aramak yerine kendimize dönelim ve bu gecede rahmeti sonsuz rabbimize yönelelim. Geçmiş bütün zamanlarımızın muhasebesini yapalım. Hatalarımızın telafisi ve affı için rabbimize sığınalım, O’ndan Beraat dileyelim. Bu gecemizi hayata yeni bir başlangıç olarak kabul edip, rabbimizin razı olduğu ve Beratına layık gördüğü bir mümin olma yolunda ilk adımımızı atalım. Bu gecemizi efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ‘in ihya ettiği şekliyle ihya edelim. Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak tüm Müslümanların Beraat Gecesini tebrik ediyoruz. Bu gecenin tüm Müslümanlar için Allah’tan bir beraet vesilesi olmasını, yüce Allah’tan niyaz ediyoruz."
İLKHA