BİNGÖL- Karlıova'da iki buçuk ay önce doğan Melek bebek, aniden rahatsızlanınca kaldırıldığı hastanelerin kabul etmemesi nedeniyle, son olarak götürüldüğü Van'da, yoğun bakımda iken hayata gözlerini yumdu.
Karlıova ilçesinde ikamet eden iki yıllı evli Karman (24) ve Aysel Karakaya (21) çiftinin üç ay önce Melek adında bir kız çocukları dünyaya geldi. Karlıova İmam Hatip lisesinde İŞKUR elemanı olarak çalışan baba Karman’ın eşi, Cumartesi günü saat 19.00’da kocasını telefonla arayarak Melek bebeğin hasta olduğunu ve akşam ateşi çıktığını söyleyerek eve gelmesini istedi. Baba Karakaya hemen eve gelerek Kızını Karlıova Devlet Hastanesi acil polikliniğine götürdü.
Melek bebeğin babası Karman Karakaya hastaneye gittikten sonraki olanları şu şekilde anlattı:
“Kızımı hastaneye götürdüğümde ateşi vardı ve acil polikliniğine giderek Doktora durmunu anlattım. Kızımı muayene eden acil doktoru çocuğun tahlillerini istedi. Çıkan tahlillerde çocuğun durumunun ciddi olduğunu gördü. Acil doktoru Karlıova Devlet Hastanesinde görevli olan Çocuk Doktoru Gülhan Karakaya’yı arayarak durumu bildirdi. Çocuk Doktoru Gülhan Karakaya hemen evinden Hastaneye geldi. Melek bebeği muayene eden Çocuk Doktoru Gülhan Karakaya, çocuğun beyninden şüpheleniyorum. Hastanemizde tomografi cihazı olmadığı için Bingöl’deki hastanelere gitmesi gerektiğini söyledi. Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi acil polikliniğini arayarak çocuğun durumunu orada bulunan Doktora anlatarak oraya gitmesi gerektiğini söyledi. Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi acil polikliniğinde görevli olan Doktorun durumu kritik olan bu türden hastaları kabul etmediklerini söylediğini belirtti.”
Doktor, nöbetçi hemşire ile birlikte gece geç saatlere kadar bebeğin başında bekledi
Doktor Gülhan Karakaya’nın, Bingöl’deki Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi acil polikliniğinde görevli doktora ısrar ederek çocuğun tomografisini çektirdikten sonra, hastayı tekrar geri alacağını söylemesine rağmen, yine kabul edemeyeceklerini söylediğini belirten Baba Karakaya, “Bunun üzerine Doktor Gülhan Karakaya, 112 acil servisi arayıp Erzurum, Elazığ, Diyarbakır ve Malatya’da bulunan bölge hastaneleri ile irtibata geçerek, boş olan herhangi bir hastaneye çocuğu götürebileceklerini bildirdi. 112 acil servis tekrardan Doktor Gülhan Karakaya’yı arayarak bu Hastanelerle irtibata geçtiklerini ve hastayı kabul etmediklerini söyledi. Doktor Gülhan Karakaya ise nöbetçi Hemşire ile birlikte gece geç saatlere kadar bebeğin başında bekledi.” dedi.
Doktor, ‘Çocuğun göz göre göre ölmesini istemiyorum’
Sabah saatlerinde çocuğun durumunun daha da ağırlaşınca, nöbetçi hemşirenin saat 07.00’de, Gülhan Doktoru arayarak hastaneye gelmesini istediğini belirten Baba Karakaya, “Doktor Gülhan Karakaya Hastaneye geldikten sonra ‘Çocuğun göz göre göre ölmesini istemiyorum’ diyerek ambulansın hazır olmasını isteyerek Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin çocuğu kabul etmemesine aldırmadan, oraya götürmek için çıkış hazırlıkları yaptı. Ambulansa çocuğu bindirdikleri anda aniden çocuğun burnundan, ağzından ve serumun bağlı olduğu bölgelerden kan aktı. Kalbi duran bebeği tekrar acile götürerek kalbini çalıştırmayı başaran Doktorlar, tekrar çocuğu ambulansa bindirerek Bingöl’e götürmek için yola çıktı.” dedi.
Acil Doktoru hastayı kabul etmeyeceklerini söyleyerek telefonu kapattı.
Baba Karakaya bundan sonra olanları büyük bir üzüntüyle şu şekilde anlattı: “Yola çıktıktan sonra tekrar Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesini arayan Doktor Gülhan Karakaya, yolda olduklarını ve çocuğu oraya getireceklerini söyledi. Acil Polikliniğine bakan Doktor tekrar hastayı kabul etmeyeceklerini söyleyerek telefonu kapattı. Bunun üzerine Doktor Gülhan Karakaya Bingöl il girişinde, Van İpekyolu Çocuk Hastanesinde bir arkadaşının olduğunu ve onunla irtibata geçtiğini söyleyerek oraya gideceklerini bizlere söyledi. Biz de kabul ettik. Van İpekyolu Çocuk Devlet Hastanesine 5 saatte vardık. Orada çocuğumuzu hemen yoğun bakıma aldılar ve çocuğumuzun çekilen tomografisinin sonucuna göre , beyin kanaması geçirdiğini söylediler. Oradaki Doktor ‘Eğer erken müdahale olsaydı çocuğun beynindeki kan sızıntısını durdurabilirdik. Fakat artık çok geç’ dedi. Altı gün boyunca yoğun bakımda kalan bebeğimizi Cumartesi günü saat 21.00’da kaybettik. Buradan yetkililere seslenmek istiyorum bizim başımıza gelen kimsenin başına gelmesin ve çocuğumu bile bile ölüme mahkum edenlerden hesap sorulsun.” (Bülent Temiz-İLKHA)