Batman’da yaklaşık 2 yıl önce hobi olarak bıldırcın yetiştirmeye başladığını ve şu ana kadar binlerce bıldırcın yetiştirdiğini ifade eden Mehmet Nurullah Doğan, kanatlı hayvan sektörünün riskli olduğu gerekçesiyle destek bulamadığını savundu.
Bıldırcın yetiştiriciliğine merak sonucu başladığını belirten Doğan, “Kanatlı hayvan sektöründe Batman’da bir ilk olsun dedik. İki sene boyunca ciddi bir bıldırcın üretimine başladık. Bıldırcın Kur’an-ı Kerim’de de geçen bir canlı olduğu için biz onun bereketini, üretirken fark ettik. 36 tane damızlık bıldırcınla başlamıştık. Yaklaşık sekiz ayda 2 bin adet üzerine bıldırcın ürettik. Tek eksiklik, bölgede kanatlı hayvan üretimi için alt yapı yok. Yemin pahalı olması ve bıldırcın piyasasının oluşmamasından dolayı bıldırcın üretimini fazla sürdüremedik.” dedi.
“Bıldırcın üretimi için destek alamadık”
Yer yetersizliğinden dolayı ürettikleri bıldırcınlarda kışın toplu ölümlerin olduğunu belirten Doğan, “Biz bu işi ayakta tutmak ve destek almak için değişik kurumlara başvurmuştuk ama destek alamadık. Başka sektörlere kalkınma amaçlı destekler veriliyor ama biz bıldırcın ürettiğimiz halde destek alamadık. Destek almak için başvurduk ama kanatlı sektörünün riskli olduğu belirtilerek bize destek çıkılmadı. Devletten destek almış olsaydık daha farklı yerlerde olabilirdik. Biz üretimi durdurmayacaktık. Destek alamadığımızdan üretimi yürütemedik bırakmak zorunda kaldık” şeklinde konuştu.
“Destek olunursa bıldırcın üretimine dönebiliriz”
Doğan, “Üretim ve yetiştirme işini bırakmak zorunda kaldık ama kuluçka makinemizi satmadık, yanımızda duruyor. Sezonluk olarak çevre köylerden yumurta topluyoruz, kuluçka suresi olan 21 gün tamamladıktan sonra civciv çıkıyor. Bu civcivleri yumurta sahiplerine belli bir ücret karşılığında veriyoruz. Şimdilik hobi amaçlı olarak bu işi yapıyoruz. Ciddi bir destek olursa, canlının yaşayacağı güzel bir mekânımız olursa hemen o işe girerim. Kanatlı işi bıldırcın olunca bir sene boyunca 250-300 üzeri bir yumurta verimi olur. İyi beslendiği takdirde fire vermez. Bakımı ve üretim alanı iyi olsa yeterlidir. Üretim alanı da maliyet gerektiriyor. Çok soğuk ve sıcak olmayacak. Nem oranı ayarlanacak. Havalandırılması, suyu ayarlanacak. Pazarlama için de destek lazım. Piyasaya belli bir izin karşılığında rahatlıkla girmek lazım. Sağlıklı bir ortam olursa sağlıklı bir ürün sunulacak. Bizim imkânlarımız bunlara elverişli değil. Devlet destekli olduğu zaman da daha fazla verim alınır” dedi. (M.Sait Çelik - İLKHA)