Covid-19 salgınının yayılmasının ardından alınan ilk önlemlerden biri 16 Martta okulların tatil edilerek uzaktan eğitime geçilmesi oldu. Ancak alınan bu önlemle birlikte tüm öğrencilerin kesintisiz olarak eğitimlerine kaldıkları yerden devam edebilmelerine olanak sağlayacak altyapı hizmetlerinin yeterli olup olmadığı sorunu da gündeme geldi.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 31 Ağustos'tan itibaren uzaktan eğitimle başlatılan 2020-2021 eğitim öğretim yılı 21 Eylülden itibaren de okullarda yüz yüze eğitim, seyreltilmiş uygulamalarla anasınıfı ve ilkokul birinci sınıflar için başladı.
Uzaktan eğitimin başlamasıyla Milli Eğitim Bakanlığı, anasınıfı ve ilkokul birinci sınıfların dışında kalan diğer öğrenciler için ise Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden canlı ders uygulamasını başlattı. Bu sistem sayesinde de öğretmenler ve öğrencilerin EBA üzerinden online olarak ders işleyişini sürdürmeleri amaçlandı. Ancak özellikle maddi durumu yetersiz olan, evinde bilgisayar, internet, akıllı telefonu ve tablet bulunmayan öğrenciler bu sistemden yararlanamıyor.
Evinde bilgisayar, internet, akıllı telefonu ve tablet olan öğrenciler, yoğunluk nedeniyle EBA sistemine giremiyor. Bu durum öğrencilerle birlikte eğitimcileri de mağdur ediyor. Bazı günlerde saatler süren elektrik kesintileri de öğrencilerin eğitimden geri kalmasına neden oluyor.
Özellikle kırsal kesimlerde telefon üzerinden bağlanmaya çalışan öğrenciler, zayıf bağlantıdan dolayı verimli ders işleyemiyor. Öğrenciler, öğretmenleri ile ders tekrarı ve soru çözümü yapamadıkları için zor durumda kalıyor.
Gaziantep’te ikamet eden Kervancı ailesinin biri lise, diğeri ortaokul ve biri de ilkokul öğrencisi olan 3 çocuğu, evlerinde bilgisayar, tablet ve internet olmadığı için derslerini EBA TV üzerinden takip etmeye çalışıyorlar. Ancak TV’leri bozuk olduğundan dolayı ekranı tam göstermediği için EBA TV üzerinden de derslerini takip etmekte zorlanan Kervancı kardeşler, kademeli de olsa yüz yüze eğitimin başlamasını istiyor.
Mart ayından bu yana uzaktan eğitime başladıklarını belirten ortaokul 8’inci sınıf öğrencisi Sümeyye Kervancı, evlerinde bilgisayar ve internet olmadığı için derslerini EBA TV üzerinden takip etmeye çalıştığını söyledi.
“Uzaktan eğitim yüz yüze eğitim gibi olmuyor”
Kendisiyle birlikte evlerinde 3 kişinin eğitim gördüğünü belirten Kervancı, “Televizyon da 3 tane EBA kanalı var. Derslerimiz aynı saate denk geliyor. Evde bir telefonumuz var. Bu yüzden çok sıkıntı çekiyoruz. Birimiz televizyondan, diğerimiz telefondan baksak dahi yine 2 kişi boşta kalıyoruz. Ablamın TYT-AYT sınavına hazırlanması gerekiyor. Benim de LGS sınavına hazırlanmam gerekiyor. İmkânlarımız olmadığı için boşta kalıyoruz. Diğer kardeşlerim de derslerine iyi hazırlanamıyor. Açıkçası bu süreç bize yaramadı. Uzaktan eğitim yüz yüze eğitim gibi olmuyor. Okulumuzu, arkadaşlarımızı özledik. Okullar kademeli şekilde açılabilir. Önce birinci sınıflar açıldı. Şimdi daha çok sınavları olan sınıfları kademeli şekilde açabilirler. Çünkü evde telefon sıkıntısı var. Uzaktan eğitim, öğretmenlerden yüz yüze gördüğümüz eğitim gibi olmuyor. Öğretmenler telefondan ödev gönderiyor ama aynı zamanda diğer kardeşlerimin de ödevleri oluyor. Birimiz ödevini yaparken diğerleri ise boşta kalıyor, ödevini yapamıyor. Canlı derslerimize de birimiz katıldığında diğerlerimiz katılamıyor. Katılmadığımız zaman hocalar, ‘Neden canlı derse katılmıyorsunuz?’ diye bizlere kızıyor. Gerçekten sıkıntı yaşıyoruz.” dedi.
“Uzaktan eğitim sürecinde eğitimden geri kalıyoruz”
Okulların kademeli olarak açılmasının bütün öğrenciler için daha iyi olacağını belirten lise 2’nci sınıf öğrencisi Rabia Kervancı da “Mart ayında pandemi sürecinden dolayı okullar tatil oldu, okula gidemedik. Evde kendi imkânlarımızla derslerimizi yapmaya çalıştık. Uzaktan eğitim sisteminin oluşması biraz zaman aldı. Bu yüzden derslerden de geride kaldık. Daha sonra canlı derste bir şekilde toparlamaya çalıştık ama konular biriktiği için pek toparlanamadık. Şöyle bir durum da var ki herkesin tableti, bilgisayarı, telefonu olmadığı için uzaktan eğitim derslerine katılmak zor oluyor. Telefonla da katılmak zor oluyor. Çünkü her an biri arayabiliyor, bu yüzden derslere katılamıyoruz. Aynı zamanda benim kardeşlerim de var, hepimizin dersleri aynı saate denk geldiği için bu sefer onlar da derslerine katılamıyor. Televizyonda da dersleri pek takip edemiyoruz, biri çizgi film izlemek isterken, diğeri derslerini dinlemek istiyor, bu sefer kardeşlerimiz arasında da sıkıntı yaşanıyor.” ifadelerini kullandı.
“Televizyonumuz bozuk olduğu için dersi takip edemiyoruz”
Evlerinde internet olmadığı için çoğu zaman derslerinden geri kaldığını ifade eden ilkokul 3’üncü sınıf öğrencisi Şüheda Kervancı ise şunları söyledi:
“Öğretmen WhatsApp'tan ödev gönderiyor. İnternet olmadığından dolayı öğretmenin attığı ödevleri göremiyorum. Göremeyince de ödevlerimi yapamıyorum. Televizyonumuzda bozuk olduğu için dersi takip edemiyoruz. Ödevlerimi yapamıyorum, canlı derse girmediğim için öğretmen kızıyor. Ablamlar sınava hazırlandığı için ben televizyondan canlı derse giremiyorum. Çok sıkıntı yaşıyoruz.”