Kesin hatlarla olmasa da Müslümanlığımızı bu anlamda içeriye dönük – dışarıya dönük diye ikiye ayırabiliriz. Her ikisi de bizim için olmazsa olmazdır.
Dışa yönelik Müslümanlığımızı başkalarıyla, diğer Müslümanlarla olan ilişkilerimiz oluşturur. İnsanlık âlemine yansıtırız bu yönünü.
Bir de içe yönelik Müslümanlığımız vardır. Peygamber Aleyhisselam'ın hayatında bunu biraz daha net bir şekilde görüyoruz. Aklımıza hemen Ramazanın son on günüyle özdeşleşen itikaf ibadeti geliyor.
Aslında Rasûlullah'ın iç dünyaya dönmesinin zirve yaptığı yer ve zaman Hira'dır. Ve Hira da aynı şekilde Ramazan'ın son on gününde gerçekleşmiştir.
Yine insanın iç dünyasına dönmesi, ruhunun ve kalbinin sesini dinlemesi söz konusu olduğunda aklımıza ilk gelmesi gerekenlerden birisi de Hz. Meryem Validemizdir. Yaşadığı insanlardan sıyrılıp bulunduğu yerin doğusuna çekildiği bir zaman diliminde gelmişti Cebrail Aleyhisselam. Meryem suresini bir daha gözden geçirin.
İçe dönmeyi, kalbin sesini dinlemeyi bayraklaştıran, kitaplaştıran sure ise Müzzemmil suresidir, onu da bu anlamda gözden geçirelim.
İtikaf bir Müslümanın dışarıyla ilişkisini sıfırlayıp Rabbinin huzurunda kendi ruhunun, kalbinin sesini dinlemesidir. Bu esnada yapacağı ibadetler, tilavetler, zikirler ve okumalar da içe dönüşünü güçlendirmesi ve hızlandırması içindir.
İnsan belki farkında olmayabilir ama dış dünyadan uzaklaşarak ruhunun sesini dinlemeye öylesine ihtiyacı vardır ki...
Özellikle dünyanın bizi dört bir taraftan kuşattığı, hayatımızı milim milim işgal ettiği, saniyelerimize dahi el koyduğu bir günde itikafın adeta bizim için bir Hira olacağını unutmayalım.
Sizi bilmem ama ben şu politik ortamdan yeteri kadar sıkılmış durumdayım. Medya birçok açıdan çekilmez durumda.
Bilmiyorum böylesine banka ve kredi reklamını Ramazan haricinde de görebiliyor muyduk?
Yeter artık gece gündüz başkalarını dinleyip durduğumuz, birazcık da kendimizi dinleyelim. Bize çok şeyler söyleyeceğine inanıyorum.
Telefon sesinin olmadığı, özellikle ekransız bir dünyayı hiç özlemiyor musunuz?
Şovdan başka bir şey olmayan şu dünyaya karşı yumun gözlerinizi, içinizdeki başka alemleri seyredin.