Ülkemizdeki çok önemli belki de birçok sorunun sebebi olan öğretmene saygı konusuna dikkat çekmek istiyoruz. Ne yazık ki toplumsal çöküşümüzü isteyen dış güçler, zalim ve fasıklar, toplumun temelini inşa eden öğretmenlere yani muallimlere yönelik bilinçaltımız ile ciddi anlamda oynadılar. Ve toplum nezdinde öğretmenlerin itibarını sarsan yayınlar, haberler ile sürekli dolaylı ve direk olarak saldırdılar ve saldırmaya devem ediyorlar.
Hemen her hafta öğretmen çocuğa şöyle vurdu, öğretmen şunu yaptı gibi art niyetli haberlerle toplumun en saygın bireyi olması gereken muallimlerimizi hedef tahtasına koydular. Bu art niyetli çabalar neticesinde bizi, öğretmen, imam döven ve bununla övünen bir topluma dönüştürdüler. Hiçbir ilimiz yok ki öğretmenler, veli veya öğrenci saldırısına uğramış olmasın. Peki, niye kardeşim? Bu ülke insanı evladına eğitim veren veya arkasından namaz kıldığı hocaya, öğretmene niçin bu kadar saygısızlaştı? Öğretmenler, imamlar kısacası eğitimciler yani toplumu inşa edenler niye bu kadar hor görülür oldu? Niye veliler, çocuklarını öğretmene karşı koruma refleksi gösteriyor veya bu psikoloji içine giriyor? Okullarda dövülen, sövülen, her türlü yaramazlık, terbiyesizliğe karşı eli kolu bağlı bırakılan eğitimcilerin bu hali pürmelali nereye kadar devam edecek?
Öğrencilerimiz ders başarısı konusunda her geçen gün geriye gidiyor. Artık hiçbir öğrenci evde ders çalışmaz oldu. Öğretmenden korkmak şöyle dursun öğretmeni vurmaya başlayan bir nesil ve öğretmenini vuran evladına aferin çeken bir veli profili… Ne yapalı? Siz söyleyin.
Tüm bu sorunların sebebini aradığımızda elbette ki eğitimcilere bakan sebepler var. Fakat asıl sebep olarak biz bu durumu ta 1. Dünya Savaşı'ndaki mağlubiyetimize bağlıyoruz. Evet, ne yazık ki bu mağlubiyetten sonra elimizden medeniyetimiz, dinimiz, örfümüz kısacası her şeyimiz çalınmak istendi. Bu işi yani bizi yok edebilmek için de toplumun banisi olan öğretmenleri, imamları, kanaat önderlerini kısacası toplumu toplum yapacak herkesi hedef tahtasına oturttular. Gerek filmlerde, dizilerde, haberlerde bu niyetle yani öğretmeni itibarsızlaştırma amacıyla her türlü işi yaptılar. Peki, başardılar mı? Bir etrafa bakalım. Başarmışlar mı? Çocuğunuzun okulunda kaç öğretmen veliden azar işitmiş, dayak yemiş veya şikayet edilmiş bir okul idaresine sorun da görün.
Bu sorunu anlatmak için boşuna kendimizi yormaya gerek yok aslında. Yukarda yazdığımız her şey malumun ilamından başka bir şey de değil. Asıl olan sorunu ortaya koymak değil. Bu sorun nasıl çözülür sen ondan haber ver diyen olursa eğer, o zaman yazı amacına ulaşır inşallah.
İlk olarak deriz ki bu sorunda devletin payı büyük. Yani devlet öğretmenleri, imamları, kanaat önderlerini eskiden olduğu gibi (eskiden kastımız 1. Dünya Savaşından önceki dönemdir.) sahiplenmeli ve hak ettikleri itibarı iade etmelidir. Nasıl ki doktora uzanan el ve dil devlet tarafından hak ettiği cezaya çarptırılıyorsa, evlatlarımızın mürebbileri olan öğretmene uzanan el ve dil hak ettiği cezayı bulmalıdır.
İkinci olarak bu medyaya bir ayar verilmelidir. Münferit hatalar öğretmenlere mal edilerek halkı kışkırtan kişiler tespit edilip gerekli işlemler yapılmalıdır ki boşboğazların yüzünden neslimizin mimarları olan öğretmenlerimiz üzülmesin.
Öğretmenlerin ve imamların yetersizliklerinden şikayetçiyseniz eğer bu sorunu gidermek için yetkili sendikalar, STK'lar ve siyasi partilerin de görüş ve önerilerinden yola çıkarak ciddi bir çalışma yapılıp soruna çözümler bulunabilir.
Ama en önemli çözüm halktan gelir. Yani her kişi bu konuda, yani öğretmene değer verme konusunda, duyarlı olur ve çocuğuna eğitim veren ellere hürmetle eğilirse iş çözülür. Mesela Başbakan Binali Yıldırım'ın Ramazan ayında iftara ilkokul öğretmenini çağırması, öğretmenine saygı ve vefa açısından takdire şayandır. Aynı şekilde geçen haftalar vefat eden öğretmenin taziyesine gitmesi de ülke insanına güzel bir örnektir. Bu vesile ile bu tür örnek davranışlar çoğalmalı ve basına yansımalıdır.
Aslında duyarlı medya eğitim ile ilgili olumlu haberleri çoğaltmalıdır. Çünkü bu ülkede hep olumsuz eğitim haberleri yapılıyor. Yahu bu öğretmenlerin hiç mi iyi bir şey yaptıkları yok da kimse haberine taşımıyor. Tabi ki de hayır. Özellikle İslami diyebileceğimiz medya organlarının dahi gayri İslami yayın yapanların tarzında eğitim ile alakalı yayın yapmaları da eğitimcileri ayrı yaralıyor. Bu konuda daha duyarlı olunmalıdır. Gerçekten yıllardan beri bilinçaltımıza kazıdıkları bu olumsuzlukları bir anda silip atmak zor olsa da çaba gösterilince inşallah öğretmenler ve eğitimciler eskiden olduğu gibi hak ettikleri itibarı göreceklerdir. Ama elbirliği ile bu sorunu önemsemek gerektiğini düşünüyoruz.
Selam ve dua ile…