Bitlis'in Adilcevaz ilçesinde HÜDA PAR ilçe teşkilatı tarafından iftar programı düzenlendi. Programa HÜDA PAR İstişare Kurulu üyeleri M. Ali Ortaç ve Zeynelabidin Gülsever, İl Başkanı Celal Gül, İlçe Başkanı Aziz Erçetin, Tatvan İlçe Başkanı Sedat Gül, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Kur'an-Kerim tilavetiyle başlayan programın selamlama konuşmasını yapan Erçetin, Ramazan ayının rahmet ve bereketine kendilerini ulaştıran Allah'a hamd ederek, iftar programına katılımlarından dolayı herkese teşekkür etti.
Daha sonra söz alan Ortaç ise "Huzur dinini benimsemiş İslam dünyası, maalesef bugün huzura muhtaç bir hale gelmiş. Bugün halkı Müslüman olan İslam ülkeleri huzura muhtaç olmuş. Müslüman aile ve yuvalar, Müslüman bireyler gönüllerindeki bir huzura muhtaç hale gelmiştir. Oysa dinimiz zaten huzur dinidir. Müslümanlar olarak Allah'ın bizim için uygun gördüğü bu dini hakkıyla yaşamıyoruz, gönüllerimizde bu huzuru hissedemiyoruz. Şehirlerimiz, ülkelerimiz ve dünyamız huzursuz bir hale gelmiş." dedi.
"Kur'an'i bir hayatı benimseyip, hayatımızı ona göre sürdürmeye gayret edelim"
Ramazan ayının, İslam'ın gerçek anlamda yaşanması için fırsata çevrilmesi gerektiğini dile getiren Ortaç, şunları söyledi: "Kur'an'ı gerçek manada yaşamak adına fırsata dönüştürmemiz gereken bir aydır. Bizler için bir dönüm noktası olması lazım. Kur'an-ı Kerim bu ayda nazil olmuştur. Bu ay İslam'ın şiarlarından bir şiardır. Namaz, ezan, minare, bacılarımızın başörtüleri gibi bir şiardır. Dolayısıyla bizler İslam'ın bu şiarına nasıl sahip çıkıyorsak İslam'ın diğer şiarlarına da sahip çıkmalıyız. Bu ayda hayatımıza bir farklılık katmamız lazım. Hayatımız bu aydan sonra bu aydan önce olduğu gibi devam etmemeli. Kur'an'a daha çok bakmamız gerekiyor. Allah'ın bizlere emrettiği ve hayatımızda olmayan neler var? Bu sorunun cevabını bu ayda bulup tamamlamalıyız. Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de bizlere yasakladığı, haram kıldığı hangi hususlar, kirler ve eksikler benim hayatımda mevcut? Bu Ramazan'dan sonra benim kendimi bu yasaklardan, kirlerden arındırmam lazım. Nitekim Allah, 'Doğrusu bu Kur'an sana ve ümmetine bir öğüttür, ondan sorumlu tutulacaksınız.' buyuruyor. Mademki bu Kur'an'dan yaşayıp yaşamadığımız için hesaba çekileceğiz, öyleyse gelin bu Ramazan'da Kur'an'i bir hayatı benimseyelim. Bundan sonra da Kur'an'a göre bir hayat sürdürmeye gayret edelim."
"Ancak birlik olursak Kur'an'ı hakkıyla yaşayabiliriz"
Ortaç, Kur'an-ı Kerim'in Müslümanlardan kardeş olmayı, birlik olmayı ve güçlü olmayı istediğine değinerek, "Kur'an bizden dosdoğru bir hayat sürdürmeyi, doğru sözlü, doğrudan yana olan bir Müslüman olmamızı istiyor. Sadece Allah'ın rızasını gözeterek ibadet eden, zulme karşı birlik olmamızı, zalime karşı olmamızı, çirkinliğin karşısında ve iyiliğin yanında olmamızı istiyor. Anne ve babamıza hürmetkâr, komşumuza, akrabamıza ihsanda bulunmayı, bütün ehli kıbleyi kardeş kabul etmemizi istiyor. Aramızda İslam kardeşliğini tesis etmemizi istiyor. Birlik olmamızı, güçlü olmamızı, İslam adaletini hâkim kılmamızı istiyor. Evet, güçlü ve birlik olursak ancak Kur'an'ı hakkıyla yaşayabiliriz." şeklinde konuştu.
Program, konuşmaların ardından yapılan duayla sona erdi. (İLKHA)