Bitlis Valiliği, Bitlis Eren Üniversitesi ve Tatvan Ticaret Odası’nın ortaklaşa düzenleyeceği "Pomza ve Perlit Çalıştayı" başladı.
Bitlis Eren Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen Çalıştay’a Bitlis Valisi Ahmet Çınar, Üniversite Rektörü Prof. Dr. Erdal Necip Yardım, Tatvan Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Bilal Dağdağan, kurum amirleri, akademisyenler ev İran’dan misafir hocalar katıldı.
Çalıştay’ın açılış konuşmasın ı yapan Bitlis Eren Üniversite Rektörü Prof. Dr. Erdal Necip Yardım, üniversitelerin temel görevlerinden birisinin de eğitim ve öğretim olduğunu belirterek, "Bu çalışmaları yürüterek en iyi eğitim ve öğretimi vermeye çalışırlar. Bunun yanında üniversitelerin en önemli görevlerinden biriside araştırmadır. Bunu yaparken de toplumun yararına olan konuları tespit eder, içinde bulunduğu toplumun ekonomik, sosyo kültürel dinamiklerini öncelikli olarak çalışmaya gayret gösterir. Bu üniversitenin o topluma borcudur. Bu çalıştay çok hızlı bir şekilde organize edilerek bu aşamaya geçirildi. Bundan sonra da bütün paydaşları bir araya getirerek uluslararası bir sempozyum haline dönüştürme gayretimiz olacaktır." dedi.
"Bu şehrin kalkınmasında birey olarak her birimizin sorumlulukları var"
Çalıştayın hayırlı olması dileğinde bulunan Bitlis Valisi Ahmet Çınar, bu şehrin kalkınmasında her kesin büyük sorumlulukları olduğunu hatırlatarak, "Kurumlarımızın, STK’larımızın, hocalarımızın, üniversitemizin, Ticaret odalarımızın, bu şehrin kalkınmasında birey olarak her birimizin sorumlulukları var. Bunu biz yapmazsak olmaz. Biz yapmazsak başkaları da yapmaz. Çünkü bu görev, bu nöbet bu zaman diliminde bizdedir. Onun için her birimize düşen büyük sorumluluklar var." dedi.
"Pomza ve perlit ürünüyle bir çıkış yakalayabiliriz"
Pomza ve perlit rezervlerin büyük bir bölümü Türkiye’de, bunun yüzde 70’ide Bitlis’te olduğunu dile getiren Çınar, şunları söyledi: "Amerika’ya kadar buradan ürün gidiyor. Bir tekel durumumuz var. Tekel durumu demek pazar sorunun olmadığı anlamına geliyor. Giderek gelişen, büyüyen, çeşitlenen bir sektör. Kozmetiğe kadar kullanılan bir ürün. Şimdi sanayimiz zayıf nerdeyse yok. Ekonomik verilerimiz düşük. Bölgemizin sorun ve sıkıntıları ortada. İşsizlik sorunu Türkiye’de en üst seviyede olan illerden bir tanesi. Milli gelir ve kalkınmışlık itibariyle de Türkiye’nin sonda 4-5 sıralarında yer alıyor. Sadece pomza ve perlit ürünüyle bir çıkış yakalayabiliriz. Buradan kamyonlarla toprak göndermek bir nebze ekonomik faaliyettir. Ama bu biraz işin hamallığına giriyor. Bu Allah’ın verdiği nimeti hoyratça kullanan, kendini yormayan ucuzluğa kaçmış olur."
"Çalışmalar sadece toplantılarla sınırlı kalmamalı. Çalışmalar; ürüne, üretime ve ekonomiye yansıması gerek"
Nelerin yapılması gerektiğini anlatan Çınar, sadece durumun basın önünde poz vermekle olmaması gerektiğini, arka planda halkın beklentisini karşılayacak, işi pratiğe dökmek gerektiğini vurguladı.
Çınar, "Bütün kurumlar ve kişiler buradayız. Basın mensupları da burada. Güzel resimler çekiyorlar ve habe rde oluruz. Ama sokaktaki insan der ki ‘Helal olsun. Üniversitemiz, valiliğimiz, Ticaret sanayi odamız, her kes bir olmuş her halde iyi şeyler yapacaklar’ diye beklenti içerisindeler. Bu popülerliğimizin arkasında vatandaşların bunun devamı geleceği olan umududur. Bu netice alınmayan toplantılardan olmaması lazım. Bu çalışmaların arkasının gelmesi lazım. Bunun ürüne, üretime ve ekonomiye yansıması gerek. Üniversitemizde yeni atılımların olacağına inanıyorum. Rektörümüze teşekkür ediyorum." diye konuştu.
"Pomza ve perlit medeninin yüzde 70’i Bitlis ilimizdedir"
"Beyaz altın" rezervleri için yapılan bu ilk adımın memlekete hayırlı olmasını dileyen Tatvan Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Bilal Dağdağan ise şunları söyledi: "Türkiye rezervlerin yüzde 70’ne sahip bir ilde yaşıyoruz. Çok iyi hatırlıyorum. 1985-90’lı yıllarda buradan pomza Mersin limanına, oradan da Amerika’ya ihraç ediliyordu. Eğer kıymetsiz olsaydı, buradan Amerika’ya kadar götürülmezdi. Tabi orada bu ticareti yönlendirenler Ermeni lobileri olduğu için Türkiyeli müteşebbisler bu alanda çok fazla ilerleyemediler. Ama biliyoruz ki inşaat sektöründe, gıda, kozmetik, su damıtma, tıp alanlarında kullanılıyor. Topraksız tarımda kullanılıyor. Yıllarca milli servetimizi, milli kaynağımızı üç kuruşa heba ettik. İnşallah bu çalıştaya katılan hocalarımızdan alacağımız fikirlerle katma değeri daha yüksek seviyelere ulaştırmayı hedefliyoruz."
Son olarak Dağdağan, Ulaşım için demiryollarıyla gerekli görüşmeleri yaptıklarını belirterek, "Buraya gelen vagonlar dolu geliyor ve boş gidiyor. Ama 10 bin tonluk bir bağlantı yapmasanız vagon tahsisi yapamıyorsunuz. Bu da bir sorundur bunun çözümü için uğraşıyoruz. Zaten boş dönen vagonlar aynı mazotu ve enerjiyi harcıyorlar. Ulaştırma bakanlığıyla gerekli birimlerle paylaştık. Bir çözüm üretilirsen büyükşehirlere bu madeni ulaştırırsak bizim için yeterli." diye konuştu.
Konuşmaların ardında, akademisyenlerin oturumlar halinde yapacakları çalıştaya geçildi. Çalıştay, iki gün süreyle devam edecek. (İLKHA)