Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkanı İbrahim Çoşkun, “10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü” münasebetiyle yaptığı basın açıklamasında, “Haksızlıkların, hukuksuzlukların, adaletsizliklerin, korkunç düzeyde kitleselleşip küreselleştiği dünyamızda, 67. yıldönümünü yaşadığımız bugün, bütün bir insanlığın ayıbı, açıklanmaz tezadı, zalimce ironisi olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şubesi Başkanı İbrahim Çoşkun’un yaptığı açıklamada, Küresel emperyalist politikalar sonucu onlarca köyün, kasabanın, şehrin bombalanmakta olduğunu; her gün yüzlerce insanın öldüğünü, kan ve gözyaşı içinde kaldığını belirterek; savaş ve katliamların şiddeti, ulusal sınırlar içinde baskı ve darbe rejimlerinin hak ihlallerinin unutulur hale getirildiğini ifade etti.
Bugün insan haklarının hiçbir kıymetinin kalmadığı karanlık bir dönemi yaşadığına vurgu yapan Coşkun, “Materyalizmin çarpık hayat anlayışı ve zalim pratiği arasına sıkışmış insan, bir çıkış bulamamanın ıstırabı ve çaresizliği içinde çığlık çığlığa cinnet geçirme noktasına gelmiştir. Hiçbir insan hakkına ve onuruna kıymet vermeyen güç odakları, iğrenç siyasal veya emperyalist hesapları uğruna, sözde bütün değerlerini ayaklar altına alıp çiğnemişlerdir. İnsan hak ve özgürlükleri temeli üzerine kurulduğu söylenen modern dünya, Gazze’de, Filistin’de, Arakan’da, Suriye’de, Irak’ta, Mısır’da ahlak ve ilkeleri bakımından iflas ve intihar etmiştir.” dedi.
Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi esasına göre teşkilatlanan Birleşmiş Milletler’in, mazlumlara yapılan saldırılara seyirci kalmakla yetindiğini belirten Coşkun, “Srebrenitsa katliamında bunu gördük. Yaşadığımız dünya, Birleşmiş Milletler dâhil, mazlum hiçbir millete sığınak veya korugan olacak bir sistemi ikame edememiştir. Sonuçta yüz binlerce, milyonlarca insan evlerinden yurtlarından edilerek bir anda aç, susuz, çaresiz, vatansız, topraksız kalmakta, mülteci durumuna düşmekte, bebeklerin cansız bedenleri sahile vurmaktadır. Dünyanın ne yazık ki kararan vicdanı, yaşanan trajediyi duyarsızlıkla bile değil, nefretle, itici, ötekileştirici, öteleyici bir tutumla izlemektedir.” ifadelerini kullandı.
Algı mühendislerinin yüz binlerce Müslüman sivilin, kadın, çocuk, yaşlı denmeden öldürülmeleri karşısında bigâne kaldığına vurgu yapan Coşkun, açıklamasında son olarak şu ifadelere yer verdi: “Bütün dünya mazlumlarını hiç olmazsa insan olarak haklarını savunmaya, insan onuru için sömürüye ve emperyalizme karşı diri bir bilinç ve birliktelik oluşturmaya davet ediyoruz.” (Ramazan Casuk- İLKHA)