Boşandıktan sonra pişman olduklarını belirten beyefendi okuyucumuz şöyle diyor:
“Altı yıl evli kaldık. Bir kızımız oldu. Bu süreçte kavga etmediğimiz bir günümüz olmadı. Birbirimize çok zarar verdik, psikolojilerimiz alt üst oldu. Çevremizdekileri de hep kendimizle meşgul ettik. Şimdi düşünüyorum da herkesi üzmüşüz, itibarımızla oynadığımız yetmezmiş gibi müslüman bir aile için de güvensizlik intibaı oluşturarak ayrıca vebal almışız. Sonra o küçücük çocuğun da dünyasını mahvettik. Şimdi aradan iki yıl geçti, çocuk annesinde kalıyor ve ben nafaka ödüyorum. Daha müsamahalı olabilirdim, o kadar inat etmeme de gerek yoktu, basit meselelere çok takılmışım, abartmışım. Pişmanlık azabıyla kahroluyorum.
Bir sene sonra duydum ki, boşandığım eski eşim de pişman olmuş. İster istemez sık sık karşılaşıyoruz. Onun pişmanlığını da hissediyorum. Ama artık iki yabancı olduğumuzu da biliyoruz. Kadının başkasıyla evlenip ondan ayrılmadıkça bana helal olmadığının da farkındayım.
İçim kıyılıyor. Türlü türlü evhamlarla boğuşuyorum. Diyelim ki başkasıyla evlendi. Peki evlendiği kişi ya onu boşamazsa ne olacak? Bazıları güya bu işin çözümü için hile yapıyorlarmış ama ben böyle bir yola nasıl tevessül ederim, sonra nikahımız ya sahih olmazsa? İnanın o kadar kötü durumdayım ki..”
Sorudan anlaşıldığına göre iki taraf da konunun fıkhi yönünü iyi biliyorlar. Dolayısıyla malumun detayına girmeye gerek yok. Maalesef, şu an uygulanmakta olan devletin medeni kanunu bu hususta tamamen İslam'a zıt bir tutum içindedir.
Şeytan aleyhillane tam da böyle hallerde pusuda bekler ve adeta vesvese yağdırır. Önce hülle gibi hile ile işi halledebileceğinizi bunun için örnekler bulunduğunu filan söyler, günahsa da tevbe ile Allah'ın affedeceğini söyler. Sonra içinizde yanan heva ve hevesin iyice tutuşmasını ve bir noktada sizin sınırı aşmanızı bekler.
Gelinen noktada farklı adaylar aramak daha gerçekçidir. Son pişmanlık fayda etmez denmiştir. Buradaki durum, son bile değil sonradan pişmanlıktır ki, bunu ise konuşmak dahi fuzulidir.
Bahsettiğiniz gibi, eski eşiniz şu anda size iki kat yabancıdır. O nedenle onunla muamele de buna göre olmalıdır.
İslam'ın, üç talakla boşanan kadının tekrar eski kocasına dönebilmesi için getirdiği; ‘bir başka erkekle tam bir evlilikten boşanma şartı'yla ilgili birçok hikmetler söylenebilir. Ancak bu mevzunun boşandıktan sonra hatırlanmasının da görüldüğü gibi bir kıymet-i harbiyesi yoktur.
Dediğimiz gibi, evlenmek için yeni seçeneklere odaklanmak, bu anlamda öncekini unutmak en kolay yoldur.
Mademki, içinizdeki hislerin evham olduğunu da söylüyorsunuz. O zaman şeytanın şerrinden Allah'a sığınıp size hayırlı bir kapı açmasını niyaz edersiniz. O da kendi koyduğu sınırlara riayet edenlere elbette yardım eder.
Boşanmaya giden sergüzeştinizdeki itiraflarınız da değerlidir. Onların farkına varmayı da bir lütf-u ilahi bilip insanlardan ziyade Allah'a arz edersiniz. Böylece bu imtihanda O'nun hususi ihsanlarına mazhariyetle yüce makamlara erişirsiniz inşaallah.
Dua bekleriz.