Sınavlar ülkesi Türkiye’de yaşıyoruz. SBS, YGS, ALES, KPSS, KPDS, ÜDS…
Yani sınavlarla gözlerimizi hayata açıp, sınavlarla kapatıyoruz dersek abartı olmaz. Çepeçevre bizi saran sınavlar için okuyoruz da okuyoruz. Fakat okunanlar yıllarca sınav endeksli okunduğundan; bu sınav benim şu imtihan, yazılı, vize ve final senin diye girilen, yapılan, tabi olunan sınavlardan elde-hafızada kalan fazla bir şey olmuyor.
Yine de sınavlarla oturup kalkıp yatıyoruz. Hayat imtihan mı olmuş ne!
Doğrusu hayat tümüyle zaten imtihan değil mi?
Hem de imtihanın en büyüğü en alası bu dünya hayatı değil mi? Hem de dünyadaki …S, …S, …S şeklinde devam eden onlarca yalancı sınavlardan da değil.
Peki, onlarca oyalayıcı, yalancı sınavlardan olmayan bu sınav neyin nesi? Sınav süresi, sınav materyali var mı? Bu sınavın gayesi amacı nedir, diye baktığımızda şöyle bir tabloyla karşılaşıyoruz: Bir ömür uzunluğunda bir zamanın verildiği bir sınav.
Sınav materyali, sınavdan sorumlu olunan kitap: Rabbül âlemin Subhanehu ve Teâlâ’nın kelamı Kur’an-ı Kerim
Ne büyük nimet ki bu büyük sınavda sınav esnasında, sorumlu olunan kitaba bakmak, kopya çekmek yasak değil serbest. Hatta sınav kitabını açıklamak, uygulamalı göstermek ve başarının tüm püf noktalarını pratiğiyle aktarmak üzere öğretmenler-peygamberler de gönderilmiş.
Doğruları ve yalancıları, kimin en iyi şekilde Rabbül alemin’e ibadet edeceğini, kulluk yapacağını; Kimin iyilik kimin kötülük edeceğini, kimin hayır ehli kimin şer ehli olduğunu ortaya çıkarmak üzere yapılan bir sınav.
Hz. Ebu Bekir’i, Hz. Hamza’yı, Hz. Musa’yı, Hz.Habil’i; Ebu Cehil’den, Ebu Leheb’ten, Firavun’dan, Kabil’den ayırmak üzere elmas ile kömürü; alüminyumla altını birbirinden ayrıştırmak için yapılan bir sınav.
Sınav süresi bir ömür olmakla beraber, sınav sonucu ebedi bir hayatı şekillendirir. Ebedi bir hayatın nasıl olacağını, bir ömür süren dünyadaki sınav gösterecektir. Dünya sınavında sınav kitabı Kur’an-ı Kerim ve sınav öğretmeni Muhammed aleyhisalatu vesselam’ın öğreti ve uygulamalarının takipçisi olan, bu öğreti ve uygulamaları hayatına rehber kılıp yaşayan; doğru olan, doğru davranan, doğrulardan yazılanların mükâfatı ebedi bir cennettir.
Dünya’da büyük bir sınavda olduğunu unutan, sınav kitabından, öğretmeninden bihaber yalana endeksli bir hayat inşa eden ve yalancılardan sayılanların mükâfatı(!) ebedi bir cehennemdir.
Madem öyle, dünya hayatı için daha doğrusu büyük imtihanda başarılı olabilmek için bir adım, bir basamak mesabesindeki ıvır zıvır sınavlara gereğinden fazla ehemmiyet vermeyelim.
Bu sözlerim bu sınavlara girmeyelim ya da girip de çalışmayalım manasına gelmiyor. Elbette bu sınavlara girmemiz ve bu sınavlara çalışmamız lazımdır. Fakat devemizi sağlam bir kazığa bağlamışsak, dersimizi çalışmışsak, strese girmeye gerek yok, rahat olalım. Hayat memat meselesi hiç değil; mütevekkil olalım.
Bedenen, aklen ve ilmen aciz kimseleriz hakkımızda neyin hayır neyin şer olduğunu bilemeyiz. Kimi için bu küçük sınavları kazanmak hayırdır; kimi için de şerdir. Kazanıp da şerle olmaktansa kazanmayıp hayırla kalmayı tercih etmeliyiz. Tabiî ki en güzeli hem kazanıp hem hayırla olmaktır. Sınav neticesinde gireceğimiz üniversitelerde, gideceğimiz şehirlerde Hakka hizmetkâr olmaktır. Yoksa hukukçuların, tıpçıların ve öğretmenlerin on binleri bir para istemeyeceğiniz kadar da profesör var Türkiye’de. Allah yolunda harcanmayan malın kıymeti olmadığı gibi Allah yoluna adanmayan ilimlerin, makam, mevki ve unvanların da kadr-u kıymeti yoktur. Onun için Rabbimiz “Din, dünya ve ahretimiz için hayırlı olanı nasip eyle bize” diye dua edelim.
Bundan sonrasını Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya bırakalım. Teslimiyet ve sükûnet içerisinde sınavımıza girelim, sınav neticesini aynı şekilde karşılayalım.
*Sınav için başka yerleşim yerlerine giden öğrencilere evlerini, barklarını açan, onları ağırlayan ve onlara yardımcı olan dernek yönetici üye ve gönüllülerinden Rabbim şimdiden razı olsun. Yine Rabbim şimdiden Pazar günü YGS’ye girecek öğrenci kardeşlerimize zihin açıklığı versin, onları muvaffak etsin; dünya ve ahretleri için hayırlı olanı nasip etsin.
Büyük imtihanı başarıyla tamamlayanlardan olmak temennisiyle.
Doğruhaber Gazetesi