Hafta sonu Diyarbakır’da, 3 bin 500 Sivil Toplum kuruluşunu temsilen 600 delegenin katılımıyla gerçekleşen Kürt meselesine İslami Çözüm çalıştayına katılan Bingöllü katılımcılar, çalıştayın önemine değinerek, bu girişimin İslam ümmetinin sorunlarına çözüm anlamında önemli bir adım olduğunu vurguladı.
100 yılı aşkın bir süredir, birbirinden çeşitli nedenlerle ayrı kalan camia ve STK’lar ilk defa böylesine geniş katılımlı bir şekilde bir araya gelmelerinin, önemli olduğunu belirten Bingöllü katılımcılar, bu buluşmada 6-8 Ekimde vahşice katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının şahadeti büyük rol oynadığına dikkat çekti.
Çalıştayı değerlendiren Bingöl Kalem Der Başkanı İbrahim Dağılma, çalıştay üzerine söylenecek çok şey olduğunu belirterek, "Her şeyden önce Türkiyeli Müslümanlar için umut verici bir toplantıydı. 100 yıllı aşkın bir süredir, birbirinden çeşitli nedenlerle ayrı camia ve STK’lar ilk kez böylesine kararlı ve seviyeli bir şekilde bir araya geldi.” dedi.
“İslam’ın insanlığa söyleyeceği sözü var. Bu da ‘huzur, adalet, hak ve mutluluktur”
İslam’ın dünyaya ve insanlığa söyleyeceği sözü olduğunu ifade eden Dağılma, "Bu da, huzur, adalet, hak ve mutluluktur. Ama ne yazık ki, Müslüman kesimler, bu hakikati hakkıyla temsil edemediler. Bu çalıştay bu temsil gerekliliğini Müslümanlara hatırlattı. Müslümanlar bu iradeyi, gayreti ve sorumluluğu gösterdikleri için Allah razı olsun.” diye konuştu.
Çalıştayı değerlendiren Sosyolog Vahit Eser, 30 yıldır devlet ve PKK’nın çözemediği Kürt meselesine barış ve kardeşlik temelli somut ve net önerilerin dillendirildiği faydalı bir çalıştay gerçekleştirildiğini ifade etti.
Kürt meselesine barış ve kardeşlik temelli somut öneriler dillendirildi
Eser, “İslami cemaatler cemiyetler âlimler ve kanat önderleri 30 yılı aşkın devam eden devasa bir soruna ilk defa İslami çözüm üretmek için organizeli bir çalışma yaptı. Hiç kimse bu çalışmaya katılanları rol kapmayla itham etmesin. Katılanlar asli görev ve rolünü üslendiler. 30 yıldır devlet ve PKK’nın çözemediği Kürt meselesine barış ve kardeşlik temelli somut ve net önerileri dillendirdiler. Önemli olan bundan sonra somut adım atılmasıdır.” ifadelerini kullandı.
"Çalıştay 3500 STK ve camia ve cemaatin desteğiyle yapıldı"
Çalıştayın çok olumlu ve faydalı geçtiğini dile getiren Solhan Çağrı Derneği Başkanı Muhsin Barış ise, "Bu Çalıştay 3500 STK ve camia ve cemaatin desteğiyle yapıldı. Bu Çalıştayın amacı adalettir, barıştır, kardeşliktir ve vahdettir. Kendi iç barışını sağlayamayan milletler tarihe yön veremezler. Bu nedenle Kürtler kendi iç barışını sağlamalıdır. Bunun zor bir süreç olduğunu biliyoruz. Batının Doğu üzerindeki tahakkümünü kaldırmak için güçlü olmalıyız. Güçlü ve birlik olursak bu barışı kendimiz sağlayabiliriz. Barış ancak basiret, hikmet, adalet, cesaret ve kararlılıkla sağlanabilir.” dedi.
“Çözüm sürecine Hizbullah Cemaati de dâhil edilmelidir”
“Kürt meselesini bir örgüt ve bir istihbarat kurumu çözemez.”diyen Barış, “Hükümetin, bu çözüm sürecini sadece PKK ve HDP’yi muhatap alarak çözmeye kalkması büyük bir hataydı. Kesinlikle bu hatadan vazgeçilmeli. İslami Cemaat, STK, toplumda temsiliyeti olan bütün kesimlerin dâhil edilerek bu meselenin çözülmesinin daha kalıcı ve gerçekçi olduğuna inanıyoruz. Bu çözüm sürecine Hizbullah Cemaati de dâhil edilmelidir.” diye konuştu.
Barış, “Burada Kemalizm’in Kürtlere, İslam'a, tesettüre ve Müslümanlara yaptığı zulümler yetmedi mi? Onun üzerine bir de PKK tekrardan aynı zulümleri yapıyor. Artık İslam’la ve Müslümanlarla savaşmaktan vazgeçin. Kemalizm’in 90 yıldır yapamadığını sizler de yapamayacaksınız.” dedi.
“Yasin Börü ve arkadaşlarının şahadeti Müslümanları biraraya getirdi”
Sadece yanlışları söylemenin yetmeyeceğini, tedbirlerin de alınması gerektiğini vurgulayan Barış, "Tedbirler de yetmez alternatifler ortaya koymalıyız. Örneğin Roboski'ye uzanan ilk el İslami cemaat ve camiaların eli olmalıydı ve mazlumlara en çok Müslümanlar sahip çıkmalıydı. İslami Çözüm Çalıştayı'nda bu kadar camia, cemaat ve STK’nın bir araya gelmesinde Yasin Börü ve arkadaşlarının şahadeti büyük rol oynamıştır. Bundan dolayı Yasin Börü ve arkadaşlarının rahmetle anıyoruz.
Sonuç olarak kardeşliğimizi eskitmiş olabiliriz. Ama kardeşlikten başka bir yolumuz da yoktur. İslami camialar, STK’lar çözüm önerilerini daha yüksek bir sesle dile getirmelidir. Terörün ilacı adalettir. Kurtuluş ancak İslam’dadır.” vurgusunda bulundu.
“Çalıştay, gelecek açısından umut vericidir”
Bingöl’ün Karlıova ilçesinde bulunan Kar-Der başkanı Murat Akansu da, Bu çalıştayın en sevindirici ve en umut verici yönünün Türkiye'de 3 bin 500 İslami STK ve camianın bir araya gelmiş olması olduğunu söyledi.
Akansu, “Bu çalıştay, gelecek açısında umut vericidir. Bu coğrafyada yıllardır gündemimizi ve bu coğrafyanın kaderini belirtmede Seküler, Laik, Sosyalist çevreler etken olurken bu tarihten itibaren, bu Müslüman coğrafyada artık Müslümanların kendi gündemlerini belirleyecek. Çalıştay, Müslümanların kendi gündemlerini belirlemede bir milat olması hasebiyle sevindiricidir. Bu tarihten itibaren Türkiye hükümetleri Müslüman camiayı muhatap almak zorunda kalacaktır.” şeklinde konuştu.
"Bu birliktelik Kürt meselesiyle sınırlı kalmamalı"
Çalıştaya katılan Bingöllü iş adamı Bayram Girişen, çalıştayın İslam ümmeti adına hayırlı bir çalışma olduğunu söyledi.
Bu çalıştayların artmasını ve sadece Kürt meselesinin çözümü ile sınırlı kalmaması gerektiğini belirten Girişen, "Ne zaman ki Müslümanlar, planlanmış 6-7 Ekim olayları ve oyunlarını bozdular, tüm Türkiye kamuoyu bu bölgede İslamsız bir siyasi çözümün olmayacağını anladı. Ve bu anlaşılma İslami sivil toplum örgütlerini cesaretlendirmiş, Kürt Meselesine İslami Çözüm çalıştayı, birbirinden uzak kalan Müslümanları bir araya getirmiştir. Müslümanların bir araya gelmesinde önemli bir rolü olan Yasin Börü ve arkadaşlarının şehadeti, Müslümanların vahdetine giden yol olacağını düşünüyorum. Bu nedenle bu çalıştaya katılan tüm siyasi parti, cemaat, camia ve sivil toplum örgütlerine teşekkür ediyorum ki, bu işe katkı sondular…” şeklinde konuştu. (Nihat Kanat - İLKHA)