Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hasan Aşkın, PKK ile devlet arasında yaşanan 40 yıllık çatışma sürecinde en büyük darbenin Kuzey Kürdistan ekonomisine vurulduğunu belirti.
Konuyla ilgili olarak İlke Haber Ajansı’na değerlendirmelerde bulunan Aşkın, hükümetle yürütülen çözüm sürecinin bölge ekonomisi üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu ifade ederek, Çözüm sürecinin sekteye uğratılmasıyla bu olumlu etkilerin kaybolacağına ve ekonomik kaybın daha da artacağına işaret etti.
“Sermaye hiçbir zaman riskli havayı sevmez”
Sermayenin hiçbir zaman riskli ve puslu havayı kabul etmediğini aktaran Aşkın, Çözüm Süreciyle başlayan olumlu havanın son bir haftadır devam eden çatışmalarla tekrar yerini tedirginliğe bıraktığını belirtti.
Aşkın, “Çözüm süreci ile başlayan ılımlı ve sağduyulu hava, bölgemizde ekonomik alanda olumlu adımların gelişmesine vesile olmuştu. Ancak çözüm sürecinde bile zaman zaman PKK tarafından yapılan eylemler yatırımcının bölgeye gerçek anlamda yönelmesini engellese de, kısmen olumlu gelişmeler yaşanmaktaydı. Takdir edersiniz ki sermaye hiçbir zaman riskli ve puslu havayı sevmez. Dolayısıyla biz bölgeye yatırımcıları çekmek istiyorsak, bölgenin kalkınmasını istiyorsak, bölgeye huzurun ve rekabetin gelmesi gerekir. Bunun için de savaşın olmaması, kanların akmaması ve sükûnetin sağlanmış olması gerekir.” dedi.
40 yıllık çatışma sürecinin faturası 500 milyar dolar
40 yıldır Türkiye’de PKK ile mücadele alanında 500 milyar doların üzerinde ekonomik kaybın olduğunu vurgulayan Aşkın, bunun büyük bir kısmının bölgemizin kaybı olduğunu dile getirerek, “Eğer bugün istenilen düzeyde bir ekonomik kalkınmayı gerçekleştiremiyorsak, bunun temel sebeplerinden bir tanesi de bu çatışmanın olduğu bir ortamdan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Çözüm süreciyle başlayan olumlu bir hava, bölgede iş adamlarımızın yatırım yapmaya başlamasına vesile oldu. Dış yatırımcılar gelmeye başladı. Gerek dış ülkelerden gerekse de batı illerimizden, özellikle de tekstil alanında birçok iş adamı verilen teşviklerle yatırım yaptığı ve istihdam sağladığını biliyoruz. Bunlar tabi ki olumlu gelişmelerdir. Ancak yeniden başlayan çatışma süreci, bu yatırımların durmasına ve ciddi anlamda sermaye göçüne neden oldu.” şeklinde konuştu.
“Çatışma ortamı işsizliği de beraberinde getiriyor”
Geçmişte olduğu gibi bugün de yaşanan çatışmanın can kaybının yanı sıra, özellikle bölge ekonomisinin can damarlarını kestiğini ve burada en büyük mürebbinin HDP/PKK olduğuna dikkat çeken Aşkın, son bir haftadır yaşananları şu sözlerle değerlendirdi:
“Son bir hafta da gerçekten halkın içerisinde ciddi bir tedirginlik olduğunu hissedebiliyoruz. Esnafla konuşuyoruz, işlerinin tamamen durma noktasına geldiğini söylüyor. Bu içler acısı bir durumdur, halk tedirgin, esnaf tedirgin, yatırımcı tedirgindir. Atılması gereken adımları atamıyor. Elindeki sermayeyi yatırıma dönüştürmeyi düşündüğü halde şu an askıya alıyor. Bu durum bölgede hem ekonomik kalkınma hem de istihdam noktasında özellikle genç nüfusun yoğun olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde işsizliğin daha artmasına neden oluyor.”
Geçmişten ders çıkarılması gerektiğini de sözlerine ekleyen Aşkın devamla, “Gönül ister ki sağduyu hakim ve kamu düzeni de tamamen sağlanmış olsun. Ama hükümetin çözüm süreci adı altında yaptığı ihmalkârlıklar maalesef farklı algılanıp, bunun yerine şiddet ile doldurulmuş ve halk baskı altına alınmış.” diyerek bu durumun ekonomik verileri de ciddi anlamda tehdit ettiğini belirtti.
Aşkın son olarak şunları söyledi:
“İnşallah hükümet de attığı yanlış adımların farkına varır ve en kısa süre de halkın can ve mal güvenliğini sağlar. Bu adımlar atıldıktan sonra inanıyoruz ki bölgemiz gerektiği ekonomik kalkınmaları yapabilecektir.” (Murat Dalgın-İLKHA)