Dua Yayınları standında okurlarıyla bir araya gelerek kitaplarını imzalayan Yazar Yunus Emiroğlu ve Mehmet Baran, İLKHA muhabirine konuşarak her geçen gün okuma oranlarının azaldığı günümüzde kitap okumanın önemine değindi.
Türkiye'de okuma seviyesinin düşük olduğunu, kitap fuarlarının bir nebze de olsa okuma kültürüne katkı sağladığını söyleyen Yunus Emiroğlu, "Batman'da çok güzel bir ortamdayız. Batman'da '3'üncü Kitap Fuarı' gerçekleştiriliyor. Geçen sene de katılmıştım. Bu sene de hoş bir manzara, güzel bir atmosfer var. Bu fuarın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Malumunuz ülkemizde okuma seviyesi oldukça düşük ama bu tür fuarların, çalışmaların okuma kültürüne ciddi manada katkı sunduğuna inananlardanım. O açıdan bu tür çalışmaların arttırılmasını, hatta biraz daha kapsamlı, özellikle bölgede bunların yoğunlaşmasında fayda var." dedi.
"Okuma kültürüne katkı sunmalıyız"
Okumanın teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayan Emiroğlu, "Okuma kültürüne katkı sunmak sadece fuarlar tertip etmekle olmuyor. Okumayı sevdirmek biraz da ailede başlar. Biraz okulda bu devam eder. Bir tekâmül sürecidir. Çevremizde okuma oranını arttırmaya dair teşvik edici bir takım faaliyetler içerisine girmek gerekiyor. İşin bir de ekonomik boyutu var. Gerçekten halkımızın alım gücü düşük. O açıdan kitap alıp okumak, hele hele asgari düzeyde çalışan insanlar için çok zor. Birkaç tane de öğrenciniz varsa, kiracıysanız bazen 10 lira bile fazla gelebiliyor. O açıdan STK'ların, valiliklerin, mülki amirlerin bu konuda biraz daha destek olmasında fayda var." diye konuştu.
"Kitap okuma ruhunu aşılamalıyız"
Konuşmasının devamında Emiroğlu şunları söyledi:
"Kitap okuma ruhunu aşılamak gerekiyor. Okumaya dair fikriyatın gelişmesi için, böyle bir ruhun tekâmüle ulaşması için çok fazla gayret etmek gerekiyor. Bu da söylemden ziyade biraz daha bunu pratize etmekle mümkün. Bir anne ve baba evde eğer okumaya biraz zaman ayırıyorsa, okulda hoca derse girerken elinde ders kitabı dışında bir kitapla girip çıkıyorsa; çarşıda, pazarda, otobüste, sokakta elimizde okumaya dair bir şey varsa bunu gören gençler bundan etkilenecektir. Örnek olmamız lazım ki, biraz daha etkili olabilsin."
"Okumak dinimizin bir emridir"
Müslümanların bilinç sahibi olması gerektiğini, bunun da ancak okumayla mümkün olabileceğini belirten Yazar Mehmet Baran, "Okumak özellikle dinimizin emri olduğu için bu konu Müslümanları çok daha fazla ilgilendiriyor. Fakat sadece Müslümanlar değil, her bir toplum kendi geleceğini kurabilmek için geçmişini bilmesi lazım. Bununla birlikte kendi geleceğini başkasının eline kaptırmama, başkasının sömürüsü olmama adına bilinçli olması, okuması lazım. Özellikle de Müslümanların okuması lazım. Okudukça cehalete karşı savaş açmış olacak ve cehalet de biz Müslümanların en büyük düşmanıdır. Cehaletin okumayla gidebileceğini hepimiz biliyoruz." ifadelerini kullandı.
"Her eser okunmaz"
Kitap okumanın önemli olduğunu fakat rastgele her kitabın da okunmaması gerektiğini dile getiren Baran, "Okudukça çok daha fazla kendi benliğimizi, özümüzü kavrayabiliyoruz ve kendi özümüze dönebiliyoruz. Ama şurası da bir gerçek ki; rastgele kitap okumak da gençlerimiz üzerinde olumsuz etki yapıyor. Her eser okunur mu? Bir Müslüman, İslami inancı dışında kitaplar okumamalı. Özellikle gençler yanlış içeriğe sahip kitapları kesinlikle okumamalıdır. Böylesi kitaplar okunduğu zaman kişiye faydadan çok zarar verecektir." şeklinde konuştu.
"Cehaletle mücadeledeki silahımız okumaktır"
Kitabın cehalete karşı bir silah görevini gördüğüne işaret eden Baran konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Müslümanlar için okuma konusu sadece kitap fuarlarıyla sınırlı kalmamalıdır. Kendilerinden istifade edebileceğimiz çok sayıda kitap vardır. Okuma alışkanlığının sürekli canlı ve gündemimizde olması gerekir. Özellikle gençlerimizin ciddi manada kendilerini yetiştirme adına okuması lazım. Fuarların okuma noktasında katkısı vardır, okumaya ciddi teşvik de oluşturmaktadır. Bu, teşvik olsun ya da olmasın aslında bizim cehaletle mücadelemiz konusunda aktif ve kesin silahımız kitaptır, okumaktır."
İLKHA