Adana’da, evinde olduğu sırada polis baskını sonucu katledilen Molla Arif Keser ve PKK’nin, Muş’a bağlı Yukarı Yongalı (Çengilli) köyünde 9 Eylül 1993 yılında hayvanlarını otlatırken katlettiği Yusuf Yaşlak sevenleri tarafından bayramın 2'nci günü mezarları başında anıldı.
Şehitlerin sevenleri topluca mezarlığa akın etti. Mezarlığa gelen halk Kur'an-ı Kerim okuyup dualar etti. Yapılan duaların ardından bölgenin tanınmış âlimlerinden Molla Mahfuz Ural bir konuşma yaptı.
İnsanlık tarihinde peygamberlerin izinde gidenler insanlığın kurtuluş reçeteleri olduğunu ifade eden Ural, "İnsanlar bu gün burada toplanmışsa bu aziz şehitlerimizin yüreklerde ki sevgisindendir. Allah yolunun yolcusu bu iki şehit kardeşimizin sevgisindendir. Şehitlik insanlık tarihinde pek az insana nasip olmuştur. Her Allah dostu şahadeti arzulamıştır. Hz Ebu Bekir ölüm döşeğine düştüğünde bile şehitliği arzulamıştır. Hz Ömer ömrünün sonuna kadar şehitliği arzulamıştır. Hz Ebu Bekir ölümüne yakın kılıcını eline alıp 'Şehit olmadım ama kılıcım elimdeyken ölmek istiyorum.' demiştir. Hz Ömer şehit olurken 'Elhamdülillah arzuma kavuştum' demiştir. Ölümün ne zaman nasıl geleceği belli olmaz. Allah’tan her daim ölümün en güzelini şahadeti istemek gerekir. Bu iki kardeşimiz bu büyük şerefe layıktı. Allah onlara nasip etti. Allah bize de şehit gibi yaşayıp şehit gibi ölmeyi nasip etsin."şeklinde konuştu.
Şehitleri ziyarete gelen Emre Yılmaz şehitlerin mezarların başında olmanın hüzünlü bir duygu olduğun söyleyerek, "Şehitlerin olduğu mezarlıkta bulunmak hüzünlü bir duygu burada ki iki kardeşimizde Allah yolunda, Allah dostu insanlardı. Molla Arif medrese okumuş Âlim bir insandı. Şehit Yusuf ise köyde koyun çobanlığı yapan takvalı bir kardeşimizdi. İkisi de şehit gibi yaşadı. Allah onlara şahadeti nasip etti. İki güzide insanımız kanlarıyla onlarca insanın hidayetine vesile oldu. İnşallah bu iki güzel insanın davasını bizler omuzlayarak daha ileriye götüreceğiz." dedi.
Program şehit ailelerine yapılan bayram ziyaretiyle son buldu. (Ayetullah Tarhan-İLKHA)